Sıra milli egemenlikte
Hükümetin TBMM’ye gönderdiği tasarıya göre Anayasa Mahkemesi üyelerinin yemin/ant metni değişiyor. Mevcut metindeki “Türk milleti tarafından demokrasiye âşık Türk evlatlarının vatan ve millet sevgisine emanet ve tevdi olunan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını koruyacağıma...” diye başlayan cümle, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını koruyacağıma...” şeklinde değişiyor. Çıkarılan Türk milleti ifadesidir.
Kısaca, egemenlik Türk Milletinden alınıp, coğrafi bir ifade olan “Türkiye”ye veriliyor. Böylece Türk’ün bin yıllık egemenliği sona eriyor.
Yemin metninden Türk kavramı çıktı diye, milletin egemenliği biter mi? Sonra Türk ile Türkiye’nin ne farkı var diyenler de olabilir. Açıklayalım. Başbakan yıllardır, anayasanın 66’ncı maddesindeki Türk vatandaşı yerine “vatandaş”, devletin Türk olan kimliği yerine “Türkiye vatandaşlığı”nın getirileceğini söylemiyor muydu? Gerekçe olarak da; bu ülkede 36 etnik grup var, Türk de bunlardan biridir. “Türkiye Türklerindir demek haksızlıktır.” Burada yaşayan başka gruplar da var. Türkiye herkesindir. Devletin kimliği bir etnisiteye/Türk’e göre olursa, inkarcılık, ayrımcılık ve çatışma çıkar. Terör bunun sonucudur. Halbuki, herkesi kucaklayan “Türkiye vatandaşlığı” dersek, herkes kendini özgür bir şekilde ifade eder, ayrımcılık ortadan kalkar, kardeşlik gelir demiyor muydu?
Bu gerekçe, Türk Milleti ve kökeni ne olursa olsun herkesin bu milletin eşit ve şerefli evladı olduğu gerçeğini inkara dayanıyor. Bu inkarcılık, bilim adamlarının “Türk Milleti dikkate alınmazsa, insanlık tarihi yazılamaz dediği” dünyanın en eski bir milletine ve medeniyetine karşı yapılıyor. Ve bu millete hiç çekinmeden bir etnik grup denebiliyor. Aynı ifadeleri partinin diğer yetkilileri de tekrarlıyor.
Bitmedi. Türk Milleti’ni inkar hastalığı, ırkçı PKK ve teröristbaşının da temel dayanağıdır. Devlete ortak olmak için, Türk Milleti de etnik bir topluluk diye dayatıyor. Bunun için ırkçı bölücüler, “Tek”lere karşıyız. Türkiye Cumhuriyeti bir ırka göre kurulup diğerleri inkar edildi. Türkiye vatandaşlığı ortak kimlik olmalı. “Türk” adı anayasa ve kanunlardan çıkarılmalı diyor.
Aslında bu, Türk Milleti’nin egemenliğine son vermek üzere Haçlıların hazırladığı Büyük Orta Doğu Projesi’nde (BOP) aynen vardır. Yıllardır yazıyoruz. Vatanını, Milletini ve bağımsızlığını mukaddes bilenler, PKK’nın yan kuruluşu gibi çalışan İnsan Hakları Derneği (İHD) imzasıyla 1998’de yayımlanan “Kopenhag Siyasi Kriterleri ve Türkiye Mevzuat Taraması” kitabına bakmalıdır. Burada, Anayasa’dan başlayarak bütün kanunlardan “Türk” kelimesinin çıkarılması, egemenliğin el değiştirmesi dahil her şey mevcuttur.
Dikkatinizi çekerim bu kitabın önsözünde yazıyor; 1998’de AB Genişlemeden Sorumlu Komiseri Verheugen’e İstanbul’da elden verilmiş. Biz AB’ye 1999’da aday yapıldık. Bugüne kadar önümüze konan siyasi şartların tamamı bu kitaptan alınmıştır. TBMM’den geçen AB yasaları, bu kitaba aynen uymaktadır.
Esasen egemenliğimize göz konulduğu gün gibi açıktır. 10 Aralık 1999’da AB adayı yapıldığımız Bakanlar Kurulu toplantısında, Helsinki’den gelen Zirve kararındaki, Kıbrıs, Ege ve Türkiye bütünlüğü ile ilgili konulara dikkat çekerek, gerekli düzeltmelerin yapılmasını ısrarla talep etmiştim.
Ayrıca ATO’nun Ağustos 2003’de yayımladığı, “Avrupa Birliği Uyum Paketlerinden Federasyona, Etnik/Irkçı Siyasallaşma Projesi” adını taşıyan kitabımızda bu meseleyi ele almıştık. Kitabın isminden de anlaşılacağı üzere, bugünlere geleceğimizi bütün açıklığıyla izah etmiştik.
Egemenlik meselesi, atomun parçalanması gibi yıkıcı sonuçlar doğuracak, devletlerin ve milletlerin en hassas, en çatışmalı ve en kanlı ihtilaf alınlarındandır Bununla oynanmamalıdır.
Dünya düzenine bakalım. Genel duruma göre, egemenlikler, bir millet üzerine bina edilebilmektedir. Uluslararası hukuk da böyle diyor. Bunun için Alman Milleti, Alman Devleti ve Alman vatandaşı diyoruz. Yunan Milleti, Yunan Devleti Yunan vatandaşı, Fransız Milleti, Fransız Devleti ve Fransız vatandaşı, Japon Milleti, Japon Devleti ve Japon vatandaşı, Çin, Amerikan, Rus, İspanyol ilah. Millet yoksa, kimlik de devlet de, egemenlik de yoktur.
Eski yemin metnine bakalım. Kurucu iradenin, Türk Milletine ait diyor. Kurucu iradeye ait olan Devlet düzeni, parti iktidarları tarafından değiştirilemez. Alman Anayasası’nın 20/4 maddesinde, “Bu anayasa düzenini ortadan kaldırmak isteyen herkese karşı, başka bir çözümün bulunmaması halinde, bütün Almanlar direniş hakkına sahiptir” kuralı yer almaktadır.