Sera Kadıgil ya senin çocuğunu köpekler parçalasaydı?
Türkiye’de her şeyi elimize yüzümüze bulaştırdığımız gibi bu sokak hayvanları olayını da elimize yüzümüze bulaştırdık!
Zaten Türkiye’de adettendir, hiçbir iş düzgün bir şekilde yapılmaz.
Hatta düzgün yapana kınayan gözlerle bakılır!
Hatta ve hatta “enayi misin vs.” gibi cümleler kurulur!
Sokak hayvanları olayında da bu yaşanıyor!
Bir grup var diyor ki; “Sokak hayvanlarını öldüremezsiniz, onlarla beraber yaşamak zorundayız”
Bir grup var diyor ki; “Köpekler insanlara saldırıyor, öldürüyor”
Buna karşın diğer grup diyor ki; Öldürmek midir bunun yolu? Kısırlaştırın.
Diğer grup diyor ki; Kısırlaştırılan hayvan, saldırmayacak mı? Sadece üremeyecek.
Sonra diğer gruptan bir kesim dini söylemlere sarılıyor ve, “Onlar Allah’ın sessiz kulları, onlara bu zulmü yapamayız” diyor!
Sonra diğer gruptan bir kesim çıkıyor: “Hadislerde köpek katli var” vs. diyor!
Bu öyle kısır bir tartışma ki, her iki tarafta da ortada “bir can” var!
Ama herkes kendi görüşünü karşı tarafa dayatmaya çalışıyor!
Yahu kardeşim bu iş böyle yapılmaz ki!
Son rezilliği gördünüz mü?
AKP’nin meclise sunduğu sokak hayvanlarına yönelik kanun teklifinin komisyon görüşmeleri vardı önceki gün!
Görüşmelere sokak köpeklerinden kaçarken kamyonun altında kalan ve hayatını kaybeden 10 yaşındaki kızı Mahra Melin Pınar’ın annesi Derya Pınar da katıldı!
Gözünden sakınarak 10 yaşına getirdiği çocuğu sahipsiz köpeklerin kovalaması sonucu ölen bir anne olarak acılıydı!
Kim acı duymaz ki böyle bir olaydan!
Daha niceleri var sahipsiz sokak hayvanlarının saldırarak öldürdüğü!
Derya Pınar acılı bir anne olarak, AKP’nin sunduğu kanun teklifini destekliyordu!
Teklif neydi?
Saldırgan ve hastalıklı hayvanların uyutulması, diğerlerinin ise kısırlaştırılarak popülasyonunun azaltılması!
Her şeye muhalif TİP’li Sera Kadıgil kalktı bu acılı anneye, “Kısırlaştırmayan AKP öldürdü senin çocuğunu” diye bağırdı!
Yasaya muhalif olan başka bir muhalif vekil de “Şov yapmaya gelmiş buraya” diyerek çıkıştı anne Derya Pınar’a!
Yahu aynı durumda siz olsaydınız böyle cümleler sarf edebilir miydiniz?
Sizin çocuğunuz köpeklerden kaçarken kamyonun altında kalsa ve hayatını kaybetse ne hissederdiniz?
Eğer siz o durumda olsaydınız ve biri size böyle bir cümle kursaydı ortalığı ayağa kaldırırdınız eminim!
Sokak hayvanlarının öldürülmemesini isteyebilirsiniz, bu size “katliam” gelebilir!
Bu düşüncenizi ifade de edebilirsiniz elbet ancak acılı bir anneye böyle bir sözü söylemezsiniz üstelik o annenin elinde çocuğunun kanlı ayakkabıları varken!
Bu kadar insanlıktan çıkmamak lazım!
Bu işin çözümünü de birbirlerini düşman olarak gören milletvekilleri veremez!
Bu konuda bilimsel bir heyet kurulmalı ve artısı eksisi değerlendirilerek çıkacak rapora ilişkin karar verilmeli!
Ne acılı bir anneyi oraya getirip görüşmelere dahil etmek doğru, ne her şeye muhalif olmayı kendine iş edinmiş vekilleri!
Bu iş duyguların dahil edilmemesi gereken bir iş!
Oturulup bilim insanları tarafından “Türkiye’de ne kadar sahipsiz köpek var” buna bakılmalı!
Bu hızla üremeye devam ederlerse “popülasyonları ne kadar artacak” buna bakılmalı!
Bilimsel verilerle ilerlenmeli ve karar buna göre verilmeli!
Kuru popülizme alet edilecek bir konu değil bu konu!