Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

Parmak boyamadan güvenli seçim olmaz

Seçim hilesi-şaibesi yazmaktan bıkacak mıyız?
Hayır...
Türkiye güvenli bir seçim atmosferine kavuşana kadar sormaya devam edeceğiz.

**

YSK, "çıkan haberler algı operasyonudur" diyor.
Peki, eşekler bu algının neresinde? Ahırlara kadar seçmen kayıtları yapılmış...
24 Haziran seçimlerinde seçmen listelerinde yer alan 923 bin seçmenin 31 Mart seçimlerinde YSK'nın açıkladığı seçmen listesinde yer almadığı belirlenmiş.
Ne demek bu? Yaklaşık 1 milyon seçmen nereye gitti?
CHP'nin YSK'daki temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu bir önceki seçimle ilgili olarak; "Hem kendi kayıtlarımızda, hem karşılaştırdığımız YSK kayıtlarında mükerrer seçmen ve seçim sonuçlarını etkileyecek sahte seçmen bilgisine ulaşamadık" demişti.
Bilgisayar Mühendisleri Odası ve ODTÜ'nün hazırladığı raporlar ile bu açıklama çelişiyor...
Kim doğruyu söylüyor?
Bazı ilçelerdeki seçmen sayılarının bir önceki seçime göre 10 binler düzeyinde arttığı tespit ediliyor...
Artık sayıların bir önemi var mı?
Mühürsüz pusula ve zarfların oylama devam ederken "geçerli" kabul edilmesi sürecinden bu yana Yüksek Seçim Kurulu'nun neden olduğu şaibe ve güvensizlik hiçbir kılıfa sığmıyor!
Bu YSK ile yeni bir seçime nasıl gidilecek? Bu kuruma nasıl güvenilecek?
Seçim İşlerinden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel... Genç milletvekili, iyi niyetle çabalıyor belli ki; ama artık o koltukta oturmaması gerekir...
Dün yaptığı açıklamada "24 Haziran'da insan kaynağımız yetersizdi, kurduğumuz sistem çalışmadı" şeklinde özetlenecek sözler söyledi. "Ama önümüzdeki seçimlerde bunlar yaşanmayacak" dedi.
Peki seçmen buna nasıl inanacak? Artık bu son seçim... Ya; İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Büyükşehirlerden bazıları alınacak ya da; AKP iktidarı önümüzde seçimsiz geçecek 5 yıl boyunca kendi düşüncesinin Türkiye'sini inşa edecek...
31 Mart yerel seçimlerinin ne kadar önemli ve hayati olduğunun yalnızca bizler mi farkındayız?
Hazırlattığı oy sayım sistemi en kritik seçimde çalışmayan, sandıklara sahip çıkılması noktasında ciddi şüpheler yaratan Onursal Adıgüzel'in ve YSK'da bir çok seçim boyunca CHP adına görev yapan Mehmet Hadimi Yakupoğlu'nun CHP'li seçmenin güvenini tazelemek adına en azından koltuklarını bırakması gerekmez mi?
CHP başta olmak üzere İYİ Parti de dahil, seçimlerde sandığa sahip çıkılacağının güvencesini madde madde seçmene anlatmalıdır.
Parmak boyasını yeniden geri getirmek bunun bir adımı olabilir... Parmak boyası ile en azından bir kişinin birden fazla oy kullanmasının önüne geçmek mümkün olabilir.
"Parmak boyasına itiraz eden potansiyel hırsızdır" iddiası ile bu basit ve alışkanlık yapmış sisteme yeniden dönülmelidir.


*************

Emeklilikte yaşa takılanlar

"Adam olun da sözünüzü tutun" dedi...

Emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili iktidara yönelik yapılacak en doğrudan değerlendirmeyi yaptı İYİ Parti Milletvekili Ümit Dikbayır.

Emeklilikte gün sayısını doldurup yaş sınırına takılan milyonlarca mağdur, aylardır sorunlarının çözülmesini bekliyor. EYT mağdurları olarak seslerini duyurmak için büyük çaba harcıyorlar.

Yaklaşık 4 milyon kişinin aileleri ile birlikte izleyip beklediği süreç, siyasi olarak da partilerin birbirlerinin bileğini bükmeye çalıştıkları bir zemin haline geldi.
EYT mağdurlarına açıkça söz verdiği halde sözünden dönen MHP hedefte...
İYİ Parti ve CHP'nin sorunu çözmek için meclis gündemine taşıdıkları önergeler AKP-MHP ittifakı tarafından reddediliyor.

CHP'de Özgür Özel süreci yakından takip ediyor. İYİ Parti Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır da dün EYT mağdurlarına seslenerek; "Seçim sonrası için verilen sözlere kanmayın, 4-5 yıl seçim olmayacak. 'Programımıza koyduk' diyecekler, inanmayın... Seçimden önce sözlerini tutmazlar ise sandıkta gereken cezayı kesin" dedi...

Sosyal Güvenlik Uzmanları EYT mağduriyetinin giderilmesinin söylendiği gibi büyük bir yükü bütçeye getirmeyeceğini, Suriyeliler için harcanan paranın yanında devede kulak gibi kaldığını söylüyorlar...

Sözcü Gazetesi'ne konuşan uzman Özgür Erdursun aslında süreci özetlemiş;
"Türkiye insani yardım olarak dış ülkelere 8 milyar dolar para aktarıyor. Hatta 'ABD'nin bile üzerinde yardımda bulunuyoruz' diye hükümet övünüyor. Ancak kendi vatandaşımızın mağduriyeti söz konusu olunca 'kusura bakma sana para yok' diyorlar..."

Demek ki; Emeklilikte Yaşa Takılanlar aslında yaşa değil "başa" takılmışlar...
Hazır seçimler yaklaşmışken, "suyun başındaki kişiyi" ya ikna edin, ya da haklarınızın üzerine soğuk su için...

Yazarın Diğer Yazıları