Ne olacak bu ABD'nin ve Dolar'ın hali?

2000 yılından itibaren, ABD egemenliğinin her an sona erebileceği görüşünü savunuyoruz. Bunu da doların egemenliğinin sona ermesine bağlıyoruz.
Şimdi 3 Mayıs 2000 günü, Trabzon Türk Ocağı’nın düzenlediği konferansta ortaya koyduğumuz tespitlere bakalım:
“Dünyada dolaşan ve küresel politikaların temel dayanağı olan Amerikan Doları’nın dörtte üçünün, yine SDR denilen ve IMF’ye üye ülkelerin kabul etmek zorunda olduğu sanal paranın hiçbir karşılığı olmadığını bütün insanlık bilmelidir.
Çözüm, açıklık ve adalet ilkelerini esas alarak, küresel soygun sistemi konusunda uluslararası bir kamuoyu oluşturmak ve buna dayanarak, karşılığı olmayan para birimlerini reddetmek, her ülkenin kendi gerçek üretimleri kadar gelir sağlamasının şartlarını oluşturmakta aranmalıdır.”

* * *

11 Aralık 2000 tarihli Kurultay’da da çözümü tekrarladık:
“Birkaç güçlü ülke bir araya gelse ve karşılıkları bulunmadığı için SDR ve Amerikan Doları’nı tanımadığını açıklasa, Amerika ve Avrupa ekonomileri bir dakika içinde çöker! Kâğıt üzerinde kurdukları dünya imparatorluğunun gücü, bir üflemeyle yıkılacak kadar zayıftır.
Bütün mesele, teslimiyete direnecek bir kararlılığı ortaya koyacak siyasi iradeyi, önce Ankara’da, sonra bütün dünyada oluşturmaktır.
ABD, bugün saldırgan bir politika sürdürüyorsa, ideolojik sebeplerin ötesinde, ekonomik durgunluğa düştüğü içindir. Fakat bu savaşlar da ABD’yi kurtaramayacaktır. Çünkü dolardan kaçış, ABD’yi çökertecektir!”
2006 yılı Mart ayına geldiğimizde dolardan kaçış hızlandı. Biz de “Doları olanlar, dolara bağlananlar, ’kimse bizi uyarmadı’ demesin!” diye uyarıda bulunduk.
“ABD’nin Afganistan ve Irak işgallerini cebinde veya hesabında dolar bulunduranlar, dolarla alışveriş yapanlar finanse ediyor, başkası değil! Özellikle, petrodolarlarını ABD’de bulunduran İslam ülkeleri ile Japonya ve Çin!” görüşünü de ilave ettik.
Bu tarihten sonra dolar bir ara yükselir gibi oldu ise de yeniden düşüşe geçti.
Bu arada, Ekonomiden Sorumlu Çin Başbakan Yardımcısı Li Yong, ABD Doları’nın yüzde 25 değer kaybedebileceğini, bunun sonucunun da şok edici olacağını söyledi.
Bu tahmin de gerçekleşti.

* * *

Görüşüne değer verdiğimiz uzmanlardan Yaman Törüner 26 Kasım 2007 tarihli yazısında “Dolar gücünü kaybediyor” diye yazıyor:
“Amerikan Hazinesi dışarıya trilyonlarca dolar borçlu. ABD borçlarını azaltmak adına doların faizini ve değerini düşük tutmaya kalkınca, iki taraflı zarar edeceklerini düşünen Çin ve Japonya gibi devletler, dolardan yavaş yavaş vazgeçip başka ülkelerde yatırım yapmaya veya en azından paralarını euroya çevirmeye başladılar.
Bütün bunlara ek olarak, ABD ile olan ilişkileri bozulan ülkeler, rezervlerini dolar dışındaki paralarla veya altınla tutmaya başladılar. IMF ve Dünya Bankası’nın durumu ve bu kurumlardaki ABD’nin karşı konulamaz hâkimiyeti de sorgulanmaya başlandı. Müslüman ülkeler, Asya ülkeleri ve Güney Amerika ülkeleri kendi IMF benzeri yapılarını kurmak için çalışıyorlar.
Birçok düşünür tarafından, küreselleşmenin milliyetçi devletleri yok edeceği savunulurken ve küreselleşme ‘yeni sömürü düzeni’ diye tanımlanırken, daha başlangıcında, küreselleşmenin, kendi çocuklarını yemeye başlama olasılığı ortaya çıkıyor.”
Bütün insanlığa hayırlı uğurlu olsun.

Yazarın Diğer Yazıları