Kürtler BM’den, Aleviler AİHM’den medet bekliyor

TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, HSYK’yı eleştirerek “Bir tarafta özerklikten bahsedenler hakkında bir şey yapmayan yargı, diğer bazı insanları tutukluyorsa yargının yeniden değerlendirilmesi gerekir. Bu amaçla HSYK’nın yeniden yapılandırılmasını istiyoruz” dedi.
Bu durumda, Habur’da gûya teslim olmaya gelen teröristler için seyyar mahkeme kurduran Adalet Bakanlığı da yeniden yapılandırılmalı!
Sadık Yakut, Türkiye topraklarının bir kısmını devlet egemenliğinden ayırmayı planlayanlara karşı hiçbir şey yapılmadığını söylüyor.
Yani Cumhuriyet Savcıları kendiliğinden harekete geçmiyor. İyi de Adalet Bakanı’nın soruşturma emri verme yetkisi var. Hatta özel yetkili savcıları bile harekete geçirebilir. Adalet Bakanı’nın elini kolunu bağlayan mı var?
Anlaşılan Sadık Yakut’un kafası epey karışık.

* * *

Söz yargıdan açıldı, devam edelim:
Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkin açılan davanın tutuklu sanığı emekli deniz Binbaşı Levent Bektaş, “özgürlük hakkı ile özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiği” gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu. Avukat Hüseyin Ersöz’ün yaptığı açıklamada, tutuklamanın bir tedbir olduğu, ancak 16 ayı aşkın bir süredir özgürlüğünden mahrum bırakılan müvekkili açısından bu tedbirin infaza dönüştüğü belirtildi.
Ersöz, tutuklama kararına ve tutukluluk halinin devamına karşı yapılan itirazların genel ve kalıp gerekçelerle mahkemeler tarafından reddedildiğini, bunun iç hukuk yollarından artık bir sonuç alınamayacağı anlamına geldiğini vurguladı.

* * *

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuran bir kişi daha var! Cem Vakfı Genel Başkanı İzzettin Doğan, Alevilerin anayasal taleplerinin karşılanması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurduklarını söyledi.
“Alevi vatandaşlara din hizmetlerinin kamu hizmeti olarak sunulması, cemevlerinin resmi ibadethane statüsünde sayılması, inanç önderlerinin kamu görevlisi olarak istihdamı ve bu hizmetlerin verilebilmesi için genel bütçeden pay ayrılması” taleplerini içeren bir dava açıldığını hatırlatan İzzettin Doğan, önce İdare Mahkemesi’ne giden davanın reddedildiğini, bu ret kararının Danıştay tarafından da onandığını anlattı ve “Türkiye’de iç hukuk yolları tükenmiş olduğu için haklarımızı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde arayacağız” dedi!

* * *

Diğer taraftan, DTP’nin eski genel başkanı Ahmet Türk de PKK’nın eylemsizlik kararını değerlendirerek, bu konuda BM’nin devreye sokulması gerektiğini söyledi. Türk, “BM arabulucu olabilir, silahlar kampa bırakılabilir. Bu şansı bir daha yakalayamayabiliriz” dedi.
Terör örgütü PKK’nın üst düzey yöneticisi Remzi Kartal da “PKK’nın eylemsizlik kararının karşılık bulması durumunda, vicdanları tatmin edecek bir ortam söz konusu olursa ve demokratik talepler yerine getirilirse, örgütün silahları bırakması için BM devreye girebilir. Örgüt, silahları BM’nin göstereceği bir kampa teslim eder. Sorunun çözümü için diyalog şart. Hem Türk hem de Kürt analar ağlıyor. Bu sorunu çözelim” diye konuştu.
Yani Kürtler BM’den, Aleviler ve Ergenekon tutukluları AİHM’den medet bekliyor. Ahmet Türk, Kürt değil ama Kürtleri temsil ettiğini iddia ediyor!

* * *

CHP İstanbul Milletvekili Sacid Yıldız ise Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e, “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 71. maddesinin uygulanmaması nedeniyle son 10 yıl içerisinde kaç tutuklu-hükümlü hastanın cezaevinde ölümü gerçekleşmiştir” diye sordu.
Türkiye’nin fotoğrafı bu!

Yazarın Diğer Yazıları