Kubilay’ı şehit edenlerin torunları işbaşında!
Filistin Kurtuluş Örgütü’ne karşı bizzat İsrail tarafından desteklenerek büyütülen Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırı sonrası İsrail, Gazze’de soykırım yapmaya başladı!
Kadın, çocuk, yaşlı demeden masum insanların tepesine bomba atan İsrail tek hedefe odaklanmış durumda, Gazze’de bir tane bile Filistinli bırakmamak!
Bu odakla gözleri dönen İsrail güçleri, geçtiğimiz gün bir hastaneyi vurdu, çaresizce derman arayan yüzlerce masum hayatını kaybetti!
Bir bebek elindeki bir dilim ekmekle bu hayattan koparıldı!
Abiler son nefesini vermek üzere olan kardeşlerine kelime-i şehadet getirtti!
Gazze’de bir insanlık dramı yaşanıyor!
En başından beri söylüyoruz Hamas İsrail, İsrail Hamas’tır.
Nasıl ki Hamas’ın masumları canice katletmesine ses çıkarttıysak, elbette İsrail’in bu vahşeti karşısında da susmamız mümkün değil!
Ancak bunu yaparken Türkiye Cumhuriyeti devletine düşmanlık yapmakta neyin nesi onu anlamış değiliz!
İnsanlıktan yanaysan insanlıktan yanasındır, bunun tarafı olmaz!
Ancak geçtiğimiz akşam “din kardeşlerimiz” diyerek sadece Filistin’deki zulme dikkat çekmek için sokağa çıktığını belirten bir güruh, İsrail’in konsolosluk binasına havai fişek attı, engel olmak isteyen polislere kaldırım taşıyla saldırdılar!
Çıkan arbedede 43 polisimiz yaralandı!
Sosyal medyada insanları sokağa çağıran bazı troller ise elini kolunu sallaya sallaya dışarıda geziyor!
Türk milliyetçileri ise, “Ülkemde sığınmacı istemiyorum” dediği için cezaevlerine hapsediliyor!
Filistin’deki zulme dikkat çekmek için toplandığını iddia eden bir güruh, neden hilafet naraları atar?
Hilafet varken senin halifen cihat çağrısı yaptığında kaç kişi geldi yanına?
Kaçı sırtından vurdu seni?
Diğer taraftan bir güruhta “Rojova’dan Gazze’ye özgürlük” naraları attı!
Hiçbir zaman yan yana gelmez denilen kitleler nasılda Türkiye Cumhuriyeti düşmanlığında kol kola giriyorlar ama!
Türkiye’yi Ortadoğu bataklığının içine sürüklemeye çalışanlar, yan yana geliyor ve var güçleriyle saldırıyorlar!
Hilafet hilafet diye bağıranlara soralım bakalım:
IŞİD, iki Türk askerini yakarken neden sessiz kaldınız?
Bırakın sessiz kalmayı, bu insanların varlıklarını bile reddettiniz!
“Türk askeri Gazze’ye” naraları atmayı biliyorsunuz ama kaçınız Suriye’de, Irak’ta vatanı için şehadet şerbetini içen bir Türk askeri için yas tuttunuz, yürüyüş düzenlediniz!
Neden düzenleyesiniz ki hilafetle yönetilmediğimiz için şehadet şerbetini içen o Mehmetler size göre şehit bile değildir!
Zihniyetiniz, 1930’da İzmir’de Kubilay Asteğmen’i şehit eden derviş Mehmet ve isyancılarla aynı!
Halbuki Kubilay Asteğmen, cumhuriyet rejimine karşı ayaklanan kitleye bile tatbikat mermisiyle müdahale eden ve zarar görmelerini istemeyen bir masumdu!
Bugün dedelerinin izinden gidenler, Türkiye sığınmacı istilasına uğrarken sessiz, Türk kimliği tehdit altındayken sessiz, Türk askeri şehit olurken sessiz!
Bir de insanlıktan yanayız demeleri yok mu?