Kubbeler miğferdi; hedef tahtası oldu!

Tayyip Erdoğan, “Minareler süngümüz, kubbeler miğfer; camiler kışlamız, müminler asker” diye şiir okuduğu için halkı birbiri aleyhine kışkırttığı gerekçesiyle mahkûm edildi. Kararla birlikte Erdoğan’ın siyaset yapması da yasaklandı. Derken, bu şiir halk arasında yaygınlaştı ve Tayyip Erdoğan’ın referansı İslâm olan bir siyaset anlayışını savunduğu, mevcut rejimin ise kendisine izin vermediği yolundaki propagandalar ülkeyi sardı. Amerika ve Avrupa Birliği yetkililerinin de baskısı ile Erdoğan’ın siyaset yasağı kaldırıldı. Amerikan Büyükelçisi’nin dönemin Yüksek Seçim Kurulu Başkanı’nı ziyareti sonucunda, Erdoğan’ın milletvekili seçilmesi de sağlandı. Bugün, bütün bu olayların sahneye konulan bir senaryo olduğu konuşuluyor.
***
2004 yılında, ABD Başkanı Bush, Tayyip Erdoğan’a “Büyük Orta Doğu Projesi Eş Başkanlığı” görevi verdi, o da kabul etti. Son seçimlerde bu görevi kabul ettiğini inkâr ettiyse de karşısına, canlı yayınlarda yaptığı konuşmaların kayıtları çıkarılınca sessiz kaldı.
Büyük Orta Doğu Projesi’nin ne demek olduğunu ise yine dönemin ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice açıkladı: “22 İslam ülkesinin haritası değişecek!”
Haritaları da NATO toplantılarında Türk subaylarına gösterdiler. Türkiye, İran, Irak, Pakistan ve Afganistan parça parça ediliyordu.
ABD, bir taraftan da “Gerçek Furkan” adı altında Kuran-ı Kerim’i bile yeniden yazdırıp Mısır’da dağıtmaya başladı. O sırada ABD’nin Ankara Büyükelçisi Edelman “ABD’nin 21. yüzyıldaki en büyük stratejisi İslam’ı dönüştürme stratejisidir” diyordu.
İşte bu dönüştürme stratejisi gereği Irak ve Afganistan’da iki milyona yakın Müslüman katledildi. Şii ve Sünni camileri bombalanıp birbirine düşürülen Müslümanların direniş kabiliyeti de zayıflatıldı. Amerikan ve İngiliz askerleri, camilerin minarelerini de kubbelerini de yıktı. Camilerin içinde bile Müslümanları katlettiler.
Bu sırada, Türkiye’de İslâmiyeti referans aldığını söyleyen Tayyip Erdoğan’dan bu canavarca katliamlara yönelik en küçük bir tepki duyulmadı. Son zamanlarda Filistin’deki katliamlara tepki göstererek durumu kurtarmaya çalışıyor.
***
Bu arada İngiltere’de, Afganistan’a gönderilecek askerlerin eğitimi sırasında, askeri poligonlarda, hedef tahtası olarak, yeşil kubbeli maketlerin kullanıldığı haberi patladı.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin talebi, Meclis çoğunluğunun kararı ile iki bin kadar Türk askeri Afganistan’daki Amerikan ve İngiliz işgalini kolaylaştırmak için görev yapmaktadır!
Hani kubbeler miğferimiz olacaktı?
Tayyip Erdoğan döneminde, kubbeler, Haçlı ordularının hedef tahtası olmuştur. Erdoğan’ın bu konuda söyleyecek bir sözü yok mudur?
GÜNÜN GAFI: AKP Manisa Milletvekili İsmail Bilen, Anayasa Komisyonu’nda yaptığı konuşmada “Bu Anayasadan en çok çekenler solcular ve ülkücüler değil mi? Muhafazakârlar da sıkıntı çekti ama siz daha çok çektiniz. Bunun değiştirilmesi doğru değil mi?” dedi. Bilen, herkesi kör, alemi sersem zannediyor galiba! Söylediği söze kendisi inanıyor mu acaba? Tutuklanan solcular ve ülkücüler, 1982 Anayasası kabul edilmeden önce işkenceden geçirildi. Anayasa’nın kabulünden sonra ülke adım adım normalleşmeye başladı. Anayasa, evrensel hukuk kurallarını içeren bir metindir.

Yazarın Diğer Yazıları