Gıda fiyatları ve soykırım!

Dünya Çevre Günü dolayısıyla TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası adına Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, çok önemli bir sorgulama yaptı ve çözüm önerilerini sıraladı. Önce maddeler halindeki sorgulamaya bakalım...

Suiçmez, ilk olarak artan nüfusa rağmen tarım arazilerindeki düşüşe dikkat çekiyor:

"TÜİK verilerine göre nüfusumuz 2002 yılında 65 milyon iken 2021 yılında 84.7 milyona yükseldi. Üretim alanı olan toplam tarım arazilerimiz ise güncel olmayan Tarım ve Orman Bakanlığı ile TÜİK verilerine göre 41.2 milyon hektardan 37.7 milyon hektara, işlenebilir tarım alanları 27.8 milyon hektardan 23.1 milyon hektara düştü. Tüketim artarken üretim alanlarımız sürekli düşüyor, niye?"

***

Peki tarım arazileri nasıl yok ediliyor?

* 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu''na konulan istisnalarla verimli tarım arazilerimiz, ekili, dikili ve özel ürün arazilerimiz üretim amacı dışında tarım dışı kullanıma açıldı. İllerdeki Toprak Koruma Kurulları, topraklarımızı korumamakta kararlı, niye?

* Ege Bölgesi''nde nehir havzalarında Jeotermal Enerji Santral tesisleriyle tarım alanlarımız yok oluyor ve tarım ürünlerimiz hızla kirleniyor, insan sağlığı ciddi tehdit altında. Rüzgâr enerjisi ve güneş enerjisi santralleri, plansız programsız denetimsiz olarak rant eksenli çevreye zarar verilerek kuruluyor, niye?

* 4342 sayılı Mera Yasası, getirilen istisnalarla meralarımızın amacı dışında kullanımına yol açtı. İllerde kurulan Mera Komisyonları meralarımızı korumamakta kararlı, niye?

* Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı''nca Maden Yönetmeliği''nde değişiklik ile Anayasa ve yasa ile korunan zeytinliklerimiz bilerek yok edilmek isteniyor, niye?

* Ülkemiz bitkilerde biyoçeşitliliğin merkezi ve ana vatanı. Biyoçeşitliliğimiz korunmuyor, niye?

* Müsilaj sorunu neden ülkemizde yaşandı ve çözüm henüz yok? Kirlilik, kaçak avcılık, av yasaklarına uyulmaması gibi etkenler ile balıkçılığa geri dönülmez zararlar verilmektedir. Niye?

* Ormanlarımız yangın ve imar felaketleriyle sürekli yok olurken, tek tek fidan dikerek ''yeşil alan varlığımız azalmadı'' deniliyor. Ormanlarımız, madencilik ve taş ocakları dahil doğayı açıkça yok eden kullanımlara açılıyor. Ormanlarımız bilerek iktidara yakın yerli ve yabancı rant odaklarınca yok ediliyor, niye?

* Yaşanan ciddi sorunların sorumluları ortada iken "iklim krizi" diye dünyada da ülkemizde de soyut bir günahkâr aramak niye?

* Erozyon ve çölleşme sorunu konusunda eski veriler, dijital ortamda süslenip sunum yapılıyor! Niye?

* Anayasa''ya aykırı olan Kanal İstanbul Projesi ile büyük miktarda orman alanı ve İstanbul''un içme suyu dahil su havzaları yok olacak. Rant amaçlı ''çılgın projeler'' ile ülkemiz çevresini bilerek yok etme çabaları niye?

* Kazdağları ormanlarından Fatsa ormanlarına, Alpu Ovası''ndan Çarşamba Ovası''na, İkizdere Taşocağı''dan Sinop ve Mersin Nükleer Santrali''ne, Salda Gölü Millet Bahçesi''nden Yalova Bahçe Kültürleri Enstitüsü Millet Bahçesi''ne, Aydın büyük ova koruma alanından Tekirdağ büyük ova koruma alanına, çevre sorunlarımız saymakla bitmiyor ve yeni talanlar ve yıkımlar her gün Resmî Gazete''de yayınlanıyor. Niye?

* Bugün ülkemizde yaşanan çevre sorunlarının temel nedeni siyasidir, yanlış politika tercihlerdir."

***

Gıda fiyatlarının genel enflasyon oranından kat kat fazla artmasının sebepleri, Suiçmez''in sorgulamasında mevcuttur.

Ülkenin doğasını tahrip ve talan etmek ise "bir siyasi tercih" olmanın ötesinde, Türk Milleti''ne yönelik soykırım heveslerine veya bin yıldır süren "Türkleri Anadolu''dan atmak" projelerine hizmet eder. Türkler, yıkım ve talan politikalarıyla topraklarından koparılırken, eş zamanlı olarak dışarıdan nüfus ithal ediliyorsa, herkesin bunun asıl sebebini iş işten geçmeden anlaması gerekiyor...

Devam edeceğiz...

Yazarın Diğer Yazıları