Erdoğan’a kimin ihtiyacı varmış?

Tayyip Erdoğan’ın ziyareti öncesi, Almanya’nın en büyük gazetelerinden biri olan Bild’de önemli bir haber yayınlandı.

“Erdoğan ikilemi” başlığıyla yayınlanan analiz haberde bir taraftan Erdoğan’ın HAMAS’a verdiği destek sebebiyle eleştiri getirilirken, ‘’Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma günü Olaf Scholz'u ziyaret ediyor. Bu gerçekten iyi olabilir mi? Ne yazık ki evet, özellikle de dünyadaki durum hükûmetimizi taviz vermeye zorladığı için. Türkiye, aksi takdirde AB'ye gidecek milyonlarca mülteciye destek sağlıyor. Artan sığınmacı sayısı göz önüne alındığında, Erdoğan'a her zamankinden daha acil ihtiyacımız var’’ denildi.

Bu habere yorum gerekmez; sadece arif olan değil olmayan da anlar ki başta Almanya olmak üzere, Avrupa Birliği ülkeleri, Erdoğan sayesinde nüfus yapılarını koruyor, buna karşılık sığınmacılara harcanmak üzere Türkiye’ye para gönderiyor...

***

Türkiye’nin nüfus yapısının değiştirilmesi, 100 yıl sonra gizliliği kalkan 1896 tarihli ABD Kongresi’nin kararında bir hedef olarak vardır. Tabii ABD Kongresi gizli kararında Osmanlı Devleti’nin nüfus çoğunluğu Hristiyanlara geçecek olan eyaletler şeklinde ve ABD tarafından tayin edilecek bir temsilci tarafından yönetilmesi esas alınmıştır.

Emekli amiral İlker Güven, Kongre Kütüphanesi’nde bulduğu ABD Kongresi’nin 31 Ocak 1896 tarihli 54. gizli kararı, Maya Dergisi'nin Eylül 2007 sayısında "Dostumuz Amerika ve Avrupa" başlığıyla yayınlanmıştı.

Kararın bir maddesinde “Uluslararası Hıristiyan Komitesi’nce din, mezhep ve milliyetçi özelliklere bakılmaksızın geçici bir Hıristiyan yöneticiyi Türkiye'nin başkanı olarak seçilmesini müteakip, Osmanlı İmparatorluğu'nun mevcut bölgelerinin sınırlarla ayrılması, bu bölgelerin Hıristiyan eyaletleri kabul edilip, Hıristiyan gücünün Türkiye Birleşik Devletleri adında toplanması sağlanacaktır.

Geçici hükümet Türkiye Birleşik Devletlerinin sınırlarının içerisindeki etnik özelliklerine uygun olarak oluşacak Ermeni devleti müttefikimize tüm Hıristiyan devletlerinin askeri destek sağlamaları istenecektir.” deniliyordu.

***

ABD yönetimlerinin bu hedefi, Türk Milleti’ne dayalı olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti ile başarısızlığa uğramıştır. “Ilımlı İslam projesi” de bu karara dayanılarak geliştirilmiştir. Yani FETÖ, başında beri bir ABD istihbarat operasyonudur ve yazık ki Türkiye’de oluşturdukları Gladio yapılanmasının eseridir; PKK da aynı ekibin kurdurduğu bir örgüttür...

Günümüzde, dinine bakılmaksızın, milyonlarca insanın Türkiye’ye sürülmesi ve AKP iktidarının “ensar-muhacir politikası” ile halkı ikna ederek Türkiye’nin nüfus yapısını çok önemli ölçüde değiştirmesinin ana stratejisi, 1896 tarihli ABD Kongresi gizli kararında bulunabilir.

AKP’nin ideolojisi, Türkiye’yi bir İslam devleti yapmak hedefini halkın önüne koyarak, devleti Türk devleti olmaktan çıkarmaya dayalıdır. Zaten “Türk Milleti’nden Türkiye Milleti’ne geçiş süreci”nden bahseden kişi halen Cumhurbaşkanı başdanışmanıdır. Bunun anlamı, Türkiye’de Türk egemenliğine son vermektir!

Bu hedefin sahibi, aslında AKP’den önce ABD ve Avrupa’dır. AKP’ye siyasi destek vermek, ABD ve AB’nin projelerine destek vermektir. Sığınmacılar sorunu, ABD ve AB’nin Türkiye stratejilerine uygundur.

Bütün bu sebeplerle, Cem Gürdeniz’in Veryansın TV’de yayınlanan yazısında belirttiği gibi; “Türkiye’nin Cumhuriyetin ikinci yüzyılında, ana muhalefet partisinin 70 yıl aradan sonra terk ettiği altı oka geri dönmesi ve nerede kalmıştık demesi; ya da altı okun içini dolduracak yeni bir siyasi partinin ortaya çıkmasından başka yarını yoktur. Bu yarını kurmanın en uygun dış koşulları oluşmuştur. Türkiye’nin Kaçınılmaz Yarını Kemalizm’dir.”

Yazarın Diğer Yazıları