Enflasyonda manipülasyon anayasal suçtur
TÜİK''in enflasyon verileri akademik çevrelerde ve medyada tartışılıyor. TÜİK verileri doğrudur veya yanlıştır diye doğrudan hüküm vermek imkanımız sınırlıdır. Ama gerek TÜİK''in enflasyon verilerini kendi içinde ve gerekse diğer kurumların enflasyon verileri ile karşılaştırırsak, enflasyon kadar enflasyon karmaşasının da ekonomik istikrarı bozan ve çalışanların mağduriyetine yol açan sonuçlarını görebiliriz.
1. Anayasa''nın 55 maddesi ''''Devlet Çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli önlemleri alır" diyor.
Gıda fiyatları her zaman ortalama TÜFE''den daha fazla artıyor. Söz gelimi temmuz ayında yıllık TÜFE yüzde 79,6 oldu. Ancak gıda fiyatları daha fazla yüzde 94,65 oranında arttı.
TÜİK''in TÜFE sepeti içinde gıdanın payı yüzde 25,32''dir. Bu pay bir ortalama olduğu için en zengin ve en yoksulun payı aynı kabul edilmiştir. Gerçekte ise işçi ve memurun harcama sepeti içinde gıda''nın payı yüzde 40 ve üstündedir. Bu durumda işçi ve memur için gıda payını yüzde 40 olarak hesaplarsak, TÜFE oranı 97,29 oluyor. Devlet ve özel sektör işçi ve memura zam yaparken gerçek enflasyon altında yüzde 79,6 oranındaki TÜFE üstünden yapıyor. TÜİK gerçek enflasyon altında ücret verilmesinin sorumlusudur.
Doğrusu, TÜİK''in ayrıca bir geçinme endeksi hazırlaması gerekir. Ücret ve maaş artışlarının bu endekse göre yapılması gerekir.
2. Anayasa 167 maddesi ''''Devlet; para, kredi, sermaye mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır.'''' Şeklindedir.
İTO''nun Temmuz ayında toptan eşya fiyatları 87,95 ve fakat TÜİK''in Yİ-ÜFE yüzde 144,61''dir. Arada 56,66 yüzdelik puan fark var.
Yine Temmuz ayında TÜİK''in TÜFE oranı yüzde 79,6 iken, İTO İstanbul Geçinme Endeksi 89,95''tir. Üstelik bu fark son yıllarda arttı. Önceleri aynı düzeyde idi.
Öte yandan; TÜİK''in Temmuz ayı yıllık Yİ-ÜFE oranı 144,61''dir. Yine TÜİK''in TÜFE oranı yüzde 79,60''tır. Arada 65 yüzdelik puan fark var. Eğer firmalar bu kadar maliyet farkını taşımış olsalardı şimdi hepsi iflas ederdi. Demek ki, TÜİK, TÜFE''yi düşük gösteriyor.
Enflasyonda belirsizlik nedeni ile taraflar sözleşmeleri dolar veya Euro ile yapmak istiyor. Ama yapamıyor. Zira dövizle sözleşme yapılması yasaklandı. Ama Hükümet kamu- özel işbirliği sözleşmeleri dolara endekslidir ve müteahhitlerle dolarla sözleşme yapıldı. Birçok sektörde alış-veriş dövizle yapılıyor.
TÜİK''in enflasyonda manüplasyon yaptığı iddiaları, yatırımları engelledi. Çünkü yatırım yapacak olanlar, şaibeli enflasyon verilerine göre fizibilite yapmak istemiyor. Dahası İTO yarı kamusal kurumdur. İTO ile TÜİK arasında fark olunca, istanbul''da yatırım yapacak olanlar hangi veriyi kullanacakları konusunda terüddüte düşüyor ve yatırım yapmaktan vazgeçiyorlar.
