Düzce depremiyle tatbikat yapmaya çalışan AKP’yi yine Düzce sarstı
Daha bundan 11 gün önce AKP’nin çök kapan tutun şovunun içeriğinin ne kadar boş olduğunu yazmıştım.
12 Kasım’da 1999 Düzce Depremi’nin yıldönümünde 18:57’de yapılmak istenmişti bu tatbikat.
Peki ne oldu bu tarihte dersiniz?
Daha uygulamanın erken uyarı sistemi mi, depreme hazırlık uygulaması mı olduğunu vatandaşa anlatamayan AKP hükümeti 18:57’de herkese uyarı mesajı atmayı dahi beceremedi.
Şu işe bakın ki dün sabaha karşı İstanbul Düzce merkezli bir depremle sarsıldı.
Ankara ve Eskişehir’den de hissedilen deprem yüzeye çok yakın olması nedeniyle çok şiddetli şekilde hissedildi.
Peki kim bu “çök kapan tutun” yöntemini uygulayabildi bu esnada?
İnsanlar korkuyla ne yapacaklarını şaşırdı.
Herkes olduğu yerde donup kalarak depremin bitmesini bekledi çaresizce.
Kimisi dua etti, kimisi sessizce bekledi sadece acaba binamız çökecek mi çökmeyecek mi diye?
Yani işimiz duaya kaldı yine!
Sağlam bir binanın içinde olan insan bu korkuya kapılır mı hiç?
Anlık bir korkuya kapılsa dahi binasının sağlamlığından emin olduğu için şoku hemen atlatır.
Hatta şoka bile girmesine engel olur insanın kendini güvende hissetme duygusu.
Zaten bir hükümetin görevi değil midir vatandaşına güvenli barınma imkanı sağlamak?
Peki AKP hükümeti 20 yılda bu hususta ne yaptı dersiniz?
Vatandaşının hizmetkarı olduğunu söyleyen AKP, 22 yılda toplanan 147 milyar TL deprem vergisini nereye harcandığını dahi açıklayamıyor daha?
Sorduğunuzda verdikleri cevap: Gereken yerlere harcandı.
Yani bu bir sır, tam bir muamma.
Peki gelelim AKP’nin dahiyane kentsel dönüşüm planının detaylarına.
AKP ne yaptı biliyor musunuz?
Kentsel dönüşüm kapsamında riskli! olarak tespit ettikleri binaların yenilenmesini şart koştu.
Vatandaşların dişinden tırnağından artırarak yaptığı 50-60 senelik binaların yenilenmesi gerektiğini istedi AKP.
AKP’nin riskli olarak sınıflandırdığı binalara beton çivisi dahi çakılmıyordu halbuki.
Yeni binalarda gık desen alt kattan duyuluyor.
Hiçbir şey yapmanıza gerek yok duvarlar kendi kendine zamanla dökülüyor zaten. (İşini ehliyle yapan müteahhitleri tenzih ederim)
Devletin kentsel dönüşümüne kalarak borçlanmak istemeyen vatandaşlar ne yaptı?
Çaresiz müteahhitlerin eline kaldı.
En azından onlarla yarı yarıya anlaşarak 4 5 katlı binalarına karşılık olarak 2 daire alabildi.
Yani birtakım müteahhitler zenginleşirken vatandaşın elindeki malı yarıya bölündü.
Evi yapılan vatandaşlar bu sefer kiracı durumuna düştü.
Ama devletimiz hemen onların yardımına koştu sağ olsun!
4 bin TL’den aşağı kiranın bulunamadığı İstanbul’da, 1.500 TL doğalgaz faturasının geldiği vatandaşlara 1.500 TL kira yardımı yaptı!
Bu hükümet size daha ne yapsın kardeşim!
İBB daha dün bu yardımı 4 bin 500 TL’ye çıkaralım diye teklif sundu meclise.
AKP’nin bu teklife karşılığı ne oldu biliyor musunuz?
1.500 TL kira yardımı yeter vatandaşa!
Sırf İBB yönetimi CHP’li diye AKP’liler bu teklifi reddetti.
Yahu bu vatandaş için gerekirse hepiniz el ele verip çalışmak zorundasınız.
Ortak acılarımıza neden olan afetlere karşı en azından el ele verin de vatandaşınız için çalışın!
Vatandaşa hizmetkar olarak geldiklerini söyleyenlerden beklentimiz budur bizim