Cenk Tosun'un yeri kulübe değil saha

Cenk Tosun'un yeri kulübe değil saha

“Ben söylemiştim” veya “ben yazmıştım” gibi göze sokmalar benim tarzım değil, ama bir yanlışı da düzeltme adına, konuya açıklık getirmek üstüme vazife…
Eğer elinde Cenk Tosun gibi bir forvet oyuncun varsa , ki var, onun yeri kulübe değil, sahadır…
Gücü tükenmediği müddetçe sahada olmalıdır…
Kulübede değil…
3-0’lık Portekiz yenilgisinden sonra, “41'lik Pepe oynuyor bizim 33’lük Cenk Tosun kulübede paslanıyor” başlıkla yazımda Montella’yı eleştirmiş ve A Milli Takımın forvetsiz oynadığının altını çizmiş, “hem de elinde Cenk Tosun gibi bir forvet oyuncusu olmasına rağmen” diyerek devam etmiştim…
Montella, Gürcistan maçında Cenk Tosun konusunda baştan yanlış yaptı, Portekiz maçında yanlışına devam etti, Çekya maçında kısmen de olsa yanlıştan döndü…
O nedenle, önce meseleyi doğru analiz etmek gerekir…
Milli Takımın Cenk gibi bir forvete ihtiyacı var mı?
Kesinlikle var…
O zaman, Montella veya Hamit Altıntop ya da takımı kim yapıyorsa, oyuncuyu kaybetmek değil, kazanmak zorundalar!
TFF’nin başındaki adam, davranışlarıyla, attığı yanlış adımlarla futbolumuzu ve futbolcumuzu yeterince ayrıştırıyor, kutuplaştırıyor…
Takımdaki sevgi ve saygı ortamının, dahası duygu birlikteliğinin dağılması için elinden geleni yapıyor!
Buna fırsat tanımamak lazım…
Şunu gözden kaçırmamak gerekir…
Bu takım, genç, kırılgan, duygusal anlamda çabuk demoralize olan ve morali bozulan oyunculardan kurulu…
Teknik anlamda bir İspanya, bir Almanya, bir Fransa gibi olmasa da, o eksiğini duyguları ile kapatan bir takım…
Yani, duyguları ile oynayan ve bu yolla başarılı olan bir takım…
Çekya maçında oyuncularımız, sahaya koydukları müthiş karakter ve duyguları ile maçı kazandılar…
O nedenle, büyüdü…
O nedenle, gönül aldı…
Dolayısıyla, duygularıyla, moralli olmalarıyla oyunlarını büyüten ve geliştiren bu genç jenerasyonun kale gibi arkasında durmalıyız…
Doğru tespit, doğru tedavinin yoludur…
Yönetenler bu konuda biraz kafa yormalılar.
*
Tekrar Cenk Tosun meselesine gelirsek, yukarıda da belirttiğim gibi, bu oyuncudan bir şekilde yararlanmalıyız…
Cenk Tosun gibi bir gol ayağı varken, kimse kusura bakmasın ama, Arda’dan da, Barış Alper’den de forvet olmaz…
Bu iki isim müthiş oyuncular…
Haklarını yersek çarpılırız…
Ama, mevkileri rakip kaleciye en yakın yer değil…
O bölgenin en verimli oyuncusu Cenk Tosun varken, Arda’nın ya da Barış Alper Yılmaz’ın oyuna forvet olarak başlamaları anlaşılabilir gibi değil…
Barış, inanılmaz kuvvetli ve sağ çizgide boydan boya müthiş oynuyor…
“Arda” derseniz, konuşmaya bile değmez, kaliteli ayaklara sahip bir oyuncu…
Forvet arkasında müthiş işler yapıyor…
Ama, ikisi de klasik santrafor değiller…
O bölgenin adamı Cenk Tosun…
Niye mi?
Dengeli ve tecrübeli bir kere…
Pratik, çabuk, adam eksiltebilir, final vuruşları iyi…
A Milli Takımda forvet sorunu sanıldığı gibi çözülemeyecek bir sorun değil…
Montella yeter ki, fantezi peşinde koşmasın…
Montella’nın ve kurmaylarının kafa yormaları ve fazla mesai harcamaları gereken yer savunmamızın göbeği!
Diyeceğim bu kadar.

Yazarın Diğer Yazıları