O gün neler oldu?

31 yıl önce bugün, yani 2 Temmuz 1993’de Cumhuriyet tarihinin en trajik olaylarından biri yaşandı Sivas’ta.

Pir Sultan Abdal Şenlikleri’ne katılmak için kente gelenlerin kaldığı Madımak Oteli’ne radikal bir grubun düzenlediği baskın ve çıkardığı yangın sonucu 37 kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

Radikal grubun hedefinde öncelikle İslam düşmanı diye nitelendirilen Salman Rüşdi’nin bir kitabını Türkçeye çevirttiği gerekçesiyle Aziz Nesin vardı.

Sivas’ın yerel gazetelerinde, Aziz Nesin’in kente gelip söyleşi yapmasına ve kitaplarını imzalamasına tepki gösteriliyor, “Müslüman mahallesinde salyangoz satılıyor. Bu adamın aramızda ne işi var” diye soruluyordu. Dağıtılan el ilanlarında da “Aziz Nesin’den hesap sorma günüdür” deniliyordu.

Aziz Nesin’in “Bütün uygar ülkelerde olduğu gibi çok konuşulan bir kitabın Türkiye’de de yayımlanmasını istedim. Bu kitabı çok değerli bulduğum, çok beğendiğim anlamına gelmez” diye yazmasını hiç dikkate almamışlardı.

Cuma namazından çıkanlar, “Sivas, Aziz’e mezar olacak”, “Kur’an’a kalkan eller kırılsın”, “Şeriat gelecek, zulüm bitecek”, “Muhammed’in ordusu, kâfirlerin korkusu” sloganları atarak Aziz Nesin ile şenlik için gelen diğer kişilerin konakladığı Madımak Oteli’ne yürüdü.

Bu kalabalığa kısa sürede yeni gelenler eklendi, oteli kuşatanların sayısı kısa sürede binlerle ifade edilmeye başlandı.

Tüm bunlar olurken Sivas’taki yerel yöneticiler gerekli refleksi gösteremedi, göstericilerin dağılması konusunda gerekli talimatları veremedi.

Destek amacıyla çağrılan askerî birlikler de önce tereddüt içinde kaldı, ancak iş işten geçtikten sonra müdahalede bulundu.

Sonuçta otelde çıkarılan yangında 37 kişi yanarak ya da dumandan zehirlenerek yaşamını yitirdi. Ölenlerden 2’si gösterici, 2’si otel çalışanı, 33’ü ise şenliğe gelen sanatçılar ve aydınlardı. Aziz Nesin son anda itfaiye ekibince kurtarıldı.

Sivas’taki protesto yürüyüşünün korkunç bir şekilde sona ermesinin arkasında Ankara’da henüz 7 günlük bir hükûmetin iş başında olmasının da rolü vardı.

Tansu Çiller başkanlığında kurulan DYP-SHP Koalisyon Hükûmeti’nde Başbakan Yardımcılığını Erdal İnönü yürütüyordu. İçişleri Bakanlığı görevini Mehmet Gazioğlu üstlenmişti.

Cumhurbaşkanlığı makamında, Turgut Özal’ın ölümü üzerine 1.5 ay önce seçilmiş olan Süleyman Demirel oturuyordu.

///////////////////

Morgda yatan genç

++++++

Sivas olayını araştıranlardan biri de değerli sanatçı Genco Erkal oldu.

Erkal, araştırmasına dayanarak yazıp sahneye koyduğu ve rol aldığı “Sivas 93” isimli belgesel oyunu yıllarca oynadı.

Onun anlattığı çok çarpıcı bir olayı özetleyerek nakletmek istiyorum:

Yanan oteldekilerden bir genç, itfaiye erleri tarafından son anda çıkarıldı.

Kapıda bekleyen ambulanslardan birine konuldu, hastaneye götürüldü.

Muayene eden doktor "Maalesef ölmüş" dedi, "Duman zehirlenmesi…"

Görevliler alıp morga taşıdılar, diğer ölülerin yanına yatırdılar.

Çok geçmeden teknik bir arıza sonucu hastanenin elektriği kesildi ve ertesi sabaha kadar gelmedi.

Sabah morga gelenler arasında "duman zehirlenmesi" nedeniyle öldüğü raporlara yazılı olan gencin dayısı da vardı.

Cenazeyi alıp defnedilmek üzere memleketine götürecekti.

Ama morgda yeğeninin elini tutunca çok şaşırdı dayı.

El, canlı bir insanınki kadar sıcaktı.

"Yeğenim yaşıyor" diye bağırdı.

Gelen görevliler hemen hastanenin acil servisine taşıdı yeğeni.

Burada tedavi altına alındı ve yaşama tutundu.

Şayet hastanenin elektriği kesilmemiş olsaydı, geceyi morgda geçirecek ve donarak ölecekti.

Bir mucize gerçekleşmişti.

/////////////////////////////

Gazi Koşusu atlarına

Türkçe isimler yakışır

+++++

Gazi Mustafa Kemal Atatürk adına gerçekleşen Gazi Koşusu’nun 98’incisi geçtiğimiz Pazar günü Veliefendi Hipodromu’nda yapıldı.

Yarışı kazanan atın ismi Dragon Flame.

Aynı yarışmada koşan atlar arasında Blue Sunset, Borrego, Countach, Iron Sky, Madras, Rıde The Lıgting, Severus Snape, Son Of Cooger, Tor Golg, Zizka, Bosetti, Look At The Star, Mangusta gibi isimler taşıyanlar da var.

Geçmiş yıllarda Gazi Koşusu’nu kazanan atların isimleri de ilginç:

Secret Power, Call To Wictory, The Last Romance, Piano Sonata, Graystorm, Blaze Town, Divine Heart, Anatoly, Mystical Storn, Panrıver, İnpecter, Popular Demand, Fernando...

Böyle sürüp gidiyor.

Akıl alır gibi değil.

Siz, hem Atatürk adına bir yarışma düzenleyeceksiniz hem de o Atatürk’ün dilin yabancı sözcüklerden kurtulması, sadeleşmesi için yaptığı çalışmaları göz ardı edip atlara yabancı isimler koyacaksınız.

Atatürk, yazdığı Geometri kitabında yabancı terim kullanmak istememiş tüm terimleri kendisi bulmuştu. Bunlar arasında boyut, uzay, yüzey, düzey, çap, yarıçap, yay, kiriş, çember, teğet, açı, taban, eğik, yatay, düşey, dikey, üçgen, dörtgen, köşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yamuk, eşit, çarpı, bölü, oran, orantı, alan, varsayı, artı, eksi, kesit, türev, konum ve gerekçe de vardı.

...

Gazi Koşusu’nu düzenleyen kurum ve kulüplere çağrımdır:

Atatürk adına düzenlenen bir yarışta atlara lütfen Türkçe isimler koyalım!

Yazarın Diğer Yazıları