İspanya'da her şey farklı sonuç hep aynı
İspanya ile Arnavutluk futbolunu karşılaştırdığımız zaman, kırmızılar, fersah fersah öndeler…
Yani, İspanyollar…
İspanya’nın Arnavutluk ile bugüne kadar oynadığı müsabakalarda doğal olarak ezici bir üstünlüğü bulunuyor…
Dünya futbolunda da haklı bir yere sahip olan kırmızılar, bu şampiyonada 2’de 2 yaparak, Arnavutluk karşısına çıktılar…
B grubundaki ilk maçında Modricli Hırvatistan’ı 3-0’la geçen kırmızılar, ikinci maçlarında ise önemli bir rakibi, yani İtalya’yı 1-0’la sollayarak, yollarına devam ettiler…
Grubun zirvesinde bulunan İspanyollar, bu maça da galibiyet parolası ile çıktılar…
İki ekip bugüne dek tarihlerinde 8 kez karşılaşırken, söz konusu maçların tamamını İspanyollar kazandı…
Kırmızılar, bu maçlarda 31 gol atarken, kalelerinde ise sadece 3 gol gördüler.
*
Arnavutluk ise grupta İtalya’ya 2-1 mağlup oldu, Hırvatistan ile de 2-2 berabere kaldı…
Kırmızı-siyahlılar, İspanya’yı mağlup etmek isteseler de, böyle bir güçlerinin olmadığını kendileri de biliyordu…
Arnavutların işi kolay değildi…
Ve öyle de oldu…
İspanyollar, Arnavutların Avrupa macerasını tek golle sonlandırdılar.
*
Maçtan önce kırmızılarda en çok merak edilen 16 yaşındaki Lamine Yamal’ın Arnavutluk maçının ilk 11’inde olup olmadığıydı!
Kadrolar açıklandığında sadece Yamal değil, İspanyolların İtalya karşısında görev yapan on oyuncusu, teknik direktörleri Luis de la Fuente tarafından makaslandılar…
İspanyolların hocası, bir üst turu garantileyince, Arnavutluk karşısına görülmedik bir rotasyonla çıktı…
İki takımda 4-2-3-1 sistemi ile sahaya yayıldılar…
Karşılamanın ilk 10 dakikası her ne kadar dengeli geçse de, İspanyolların oyunda biraz daha egemen oldukları görüldü…
Bariz gol pozisyonları yoktu, ama gol girişimleri vardı…
Nitekim 13. Dakikada Olmo’nun araya bıraktı, Torres atletizmini güzel de bir final vuruşuyla tamamladı ve İspanyolları 1-0 öne geçirdi…
İspanyollar hem orta sahadaki, hem de kenarlardaki üstünlüklerini Arnavutluk takımını kabul ettirince, oyunun rengi belli oldu…
1-0’ı bulan İspanyollar, daha rahat oynarken, Arnavutlar ise serseri pozisyonlarla rakip kaleye gitmeye çalışsalar da, rakip savunmayı aşmakta zorlandılar…
İspanya takımında Torres’in atletizmi, Olmo’nun yaratıcı pasları, Grimaldo’nun taşıyıcılığı Arnavutların kimyasını bozdu…
İlk yarının hemen hemen tamamında oyunu tutan İspanyollar olurken, Arnavutların tek ciddi tehditleri 45’de geldi…
Asllani’nin sert şutunu İspanyolların genç kalecisi Raya, adete uzadı ve Arnavutların beraberlik golüne engel oldu.
Karşılaşmanın ikinci yarısında da kalite farkı kendini gösterdi…
Hem kollektif, hem de bireysel anlamda Arnavutlardan bariz bir üstünlüğü olan İspanyollar, oyunu tuttukları gibi, istedikleri zaman vites yükseltip, vites düşürdüler…
Bu yarıyla birlikte oyunun İspanya adına rölantiye dönüştürülmesi anlaşılabilir bir tercih olurken, Arnavutlar bunu fırsata çevirmeye çalışsalar da, bu isteklerinde başarılı olamadılar…
60’ın sonlarına, 70’in başlarına oyuna bir heyecan geldiyse, Arnavutların inatçılığı, oyunu bırakmamasından kaynaklıydı…
Mücadelenin son anlarında Arnavutlar ciddi tehditlerle gelseler de, İspanyollar savunmada kale gibi durdular ve maçı 1-0 kazanarak 9 puanla bir üst tura çıktılar…
Arnavutlar ise turnuvayı tek puanla kapattılar ve evlerine döndüler.