Bu hutbeyi de Ermeniler mi hazırladı?
Müslümanların Ramazan Bayramı’nda Irak, Afganistan, Filistin ve Türkiye’de Müslümanlara karşı soykırım sürerken ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Ermeni soykırımını kabul
kararı aldı.
Ve bayramın ilk günü de ABD destekli PKK terörüne bir şehit daha verdik. PKK terörü de İslam âleminin en büyük dayanağı olan Türkiye’yi çökertme projesinin bir parçası olması sebebiyle, sadece Türkiye’ye değil, İslâm dünyasına bir saldırıdır.
***
Böyle bir ortamda bütün dünyadan 138 Müslüman din adamı ve ilahiyatçı, dünyanın Hıristiyan liderlerine “Gelin artık barışalım” çağrısı yaptı.
29 sayfalık mektupta Kur’an, İncil ve Tevrat’tan alıntılar yapılarak, “Aynı Tanrı’ya inanıyoruz. İyilik için yarışıyoruz. İnsanları seviyoruz. Biz barışmazsak dünyada barış olmaz” denildi
Türkiye’de ise bakın bayram namazında nasıl hutbeler okundu:
Kadıköy Müftülüğü’ne bağlı bütün camilerde; mesela Fenerbahçe Camii’nde okunan hutbede ABD Temsilciler Meclisi’nin Ermeni soykırımını tanıyan kararı hatırlatıldıktan sonra, “Hıristiyanlar, insanoğlunun günahkâr olarak doğduğunu kabul eder. Bu sebeple yeni doğan çocukları veya yeni Hıristiyan olanları vaftiz ederler. İslâmiyette ise bütün insanlar günahsız doğar. Bizim nesillerimiz, hiçbir sorumluluğumuz olmayan Ermeni soykırımı iddiasından dolayı sorumlu tutulamaz” denildi!
Cemaat arasında bulunan emekli bürokratlardan İbrahim Metin, hutbeden sonra cemaatin arasında ayağa kalkarak yüksek sesle “Bu hutbe, atalarımızın bu suçu işlediğini kabul etmek anlamını taşır. Oysa o dönemde soykırıma tabi tutulan Türk Milleti’dir. Bu hutbe, Kadıköy Müftülüğü’nün bir tasarrufudur. Dolayısıyla herkes müftülüğe başvurarak, hem Türkiye Cumhuriyeti’nin politikasına, hem de gerçeklere aykırı böyle bir hutbeyi, kimin ne amaçla hazırladığını sorması gerekir” dedi.
***
Biz bir ara Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bir yayınında, dinlerarası diyalog esintileriyle yazılmış yazıları gündeme getirmiş ve “Diyanet’i Vatikan mı yönetiyor?” diye bir soru sormuştuk. Zira dinlerarası diyalog projesinin, Hıristiyan olmayanları Hıristiyanlaştırma projesi olduğunu Vatikan açıklıyordu. Bu projeye hizmet edenler de Allah’ın değil, Vatikan’ın kullarıdır.
Şimdi, “Ermeni iddialarına hak veren bu hutbeyi de Ermeni diasporası mı hazırladı?” diye sormam gerekiyor şu mübarek bayram gününde!
Hatta “Bu hutbeyi, Hırant Dink’in bahsettiği, Yusuf Halaçoğlu’nun da gündeme getirdiği Kripto Ermeniler mi hazırladı?” diye de ilave etmem gerekiyor!
Mektupta imzası olan Müslüman din adamlarına da bir sözüm var; Müslümanların inandığı Allah ile Hıristiyanların inandığı Allah aynı değildir. Müslümanlar, teslisi kabul ederek dinden çıktı da bizim mi haberimiz olmadı?
***
Müslümanların bayram gününde bile askeri, ekonomik, kültürel ve siyasi saldırılarına devam eden Hıristo-Yahudi dünyasından medet ummak, bunu yaparken kendi dininin temel ilkelerinden taviz vermek, Müslümanları daha da alçaltır!
Allah’a eş koşmayan, zulme boyun eğmeyen bütün Müslümanların bayramı kutlu olsun.