''Bereli'' kim?
Türk Mukavemet Teşkilatı bir şekilde gündeme gelince, konunun işlendiği Kıbrıs dizisini de ele almak gerekiyor. Tabii yine uzman bilgisine başvurarak... Biliyorsunuz dizide Bereli adı verilen ve her ciddi sorunda ortaya çıkan ve gereğini yapan bir karakter var. Dizinin son bölümlerinde gerçek adının Ali Rıza olduğu vurgulanıyor.
TMT''nin başında Albay Ali Rıza Vuruşkan vardı, dizideki Bereli ise yüzbaşı... Anlaşılıyor ki yaşanmış olaylardan yola çıkılmış ama gerçeğe sadık kalınmamış. Nitekim Kıbrıs Millî Koordinasyon Komitesi Başkanı Yakan Cumalıoğlu, "Samson''u dizinin assolisti gibi takdim ederken yaratılmış ''Bereli'' diye isimlendirilen Rambo gibi birisi vasıtasıyla mücadeleye ayar çekilmeye çalışılmış ve Kıbrıs mücadelesi seyredenler nezdinde küçük düşürülmüştür." diyor.
Herhalde "TMT''de görev yapan subaylar elbette büyük kahramanlıklar göstermiştir ama akıl ve mantık çerçevesinde... Dizi belki heyecanla seyrediliyor ama gerçeklere sadık kalınmamış" demiş oluyor.
Cumalıoğlu diyor ki "Bir Zamanlar Kıbrıs dizisinde, hali hazırda Kıbrıs görüşmeleri gündemde sıcaklığını muhafaza ederken kamuoyu oluşturulması yönünde bir katkıda bulunulacağını sanırken sükutuhayale uğradık. Kıbrıs Millî direnişinin sembol isimlerinden rahmetli Dr. Fazıl Küçük ve rahmetli Rauf Denktaş''ın çaresizlik ve acziyet içerisinde salya sümük ağlarken gösterilmesi; Lefkoşa sokaklarında elinde silahla ''Kaçma Rauf'' diye bağıran Samson''un temsili olarak gösterilmesi o günleri hasbelkader yaşamış bizlerde infial yaratmış ve midemiz bulanmıştır.
Dizinin ası gibi ön planda takdim edilen Samson için bir gerçeğin bilinmesinde fayda görüyoruz. Eli kanlı bir Türk düşmanı olarak katliamlara katılmış bir kişi olduğu doğrudur. Ama hiçbir zaman Lefkoşa''nın Türk kesiminde elinde silahla Denktaş''ı kovalamak bir yana o süreçte Türk kesimine girememiştir. Kanlı Noel''den çok önce Mahi gazetesinin sahibi olup bir iki İngiliz vurup tetikçilik yapan bu zat, o dönemde Lefkoşa Sancaktarımız kod adı Gandi olan Bnb. Ahmet Göçmez''in karşısına getirilip dikildiğinde altını pisletmiş bir korkaktır.
Bu dizinin amacının ne olduğu tarafımızdan anlaşılamamıştır. Bölgemiz bir ateş çemberi içerisinde. Kıbrıs''ta yaşananlar, Ege Adalarına ve Yunanistan''a silah yığınağı yapılması geçmişten ders çıkartma alışkanlığı içerisindeki biz Türklerce şüpheyle ve endişeyle izlenmektedir. Birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz bir süreçten geçiyoruz. Bir yeraltı mensubunun öldürülmesini yorumlarken millî değerleri ve kurumları aşağılayıcı ifadelerden kaçınmak gerekir kanaatindeyiz. Eğer millî hassasiyet konusunda konuşmak fikir serdedilmek isteniyorsa cenaze merasimi ve bayrak konusu ortada duruyor. Hassasiyetinizi gösterin."
***
Kıbrıs''la ilgili yazmışken KKTC ile ilgili bir gelişmeyi de duyurmak istiyorum. KKTC''de yeni hükümeti kurma çalışmaları devam ederken Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu''na yeniden görev verilmesin diye içeride ve dışarıda çabalar var. Oysa Ertuğruloğlu, Denktaş ile birlikte çalışmış, onun direncine sahip, uluslararası arenada sadece KKTC''nin değil Türkiye''nin; yani Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu''nun da elini rahatlatan bir Dışişleri Bakanı... Kimse vazgeçilmez değildir ama şu anda Ertuğruloğlu''nun donanımına, tecrübesine ve kararlılığına sahip ikinci bir kişi yok!
Öyleyse iç ve dış çevrelerin telkinlerine uyarak, bu devlet adamının önünün kesilmeye çalışılması, asıl hedefin kişisel çıkarlar olduğunu gösterir ki bu da KKTC''ye de Türkiye''ye de zarar verir.
...
SON DAKİKA: Ben bu yazıyı gazeteye gönderdikten sonra yeni KKTC hükümeti açıklandı. Dışişleri Bakanlığı''na Hasan Taçoy getirildi. Taçoy''un Dışişleri tecrübesi yok! Hayırlı olsun...