Cumhurbaşkanı adaylığı isim belirleme konusunda ana muhalefet CHP cephesinde kayda değer bir kıpırdanma yaşandı önceki gün. Eski 4 Bakanla ilgili soruşturma önergelerinin harareti TBMM dışına taşarken Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti. Kritik görüşmenin perde arkası ve sonrası bilgilerine geçmeden CHP kulislerinde yapılan fikir jimnastiklerinden biraz bahsedeyim.
Kemal Kılıçdaroğlu-Deniz Baykal görüşmesinde önce Cumhurbaşkanı adaylığı için CHP kulislerinde Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in adı konuşuluyordu. Bu arada Deniz Baykal kulis sohbetlerinde CHP-MHP ve HDP uzlaşısı ile kendisinin adaylığı konusunda sinyal veriyordu. Farklı düşünen CHP’liler de vardı; “CHP’li bir aday olmayacak. Parti ile ilgisi olmayan biri aday olacak”  diyenler.. Abdüllatif Şener’in, Namık Kemal Zeybek’in, Mansur Yavaş’ın isimlerini zikredenler...
Baykal’ın Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşme CHP içindeki söylentileri farklı bir noktaya çekti. Deniz Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan  muhalefetin ortak aday göstermesi için girişimde bulunmasını istedi. CHP Genel Başkanı ortak aday çıkarmanın zorluğunu anlattı. Baykal, denenmesi gerektiğinde ısrar etti ve “MHP ve HDP’nin de uzlaşabileceği bir isim arayışı için temaslara başlanılmalı. Uzlaşma olursa Türkiye’nin kaderi değişir” dedi. Baykal, Cumhurbaşkanlığına aday olmak istediğini açıktan söyledi Kılıçdaroğlu’na.
Deniz Baykal’ın bu talebi görüşme öncesi farklı kanallardan Kemal Kılıçdaroğlu’na hissettiriliyordu ama CHP Genel Başkanı’nın kafasındaki ağırlıklı isim Yılmaz Büyükerşen’di. Görüşmeden sonra Kılıçdaroğlu ankete gitme kararı aldı. Baykal ve Büyükerşen için anketler yaptıracak, sivil toplum kuruluşlarının da nabzı tutulacak. Cumhurbaşkanı adaylığı ve anket için Kemal Kılıçdaroğlu’nun kafasında 3’üncü “sürpriz isim” den de bahsediliyor. Belki de Kılıçdaroğlu ters köşe yapacak.
Deniz Baykal’ın dayattığı muhalefetin ortak aday şartına gelince... Edindiğim bilgilere göre; Kemal Kılıçdaroğlu bunu stratejik olarak doğru bulmuyor, “Bloklaşırsak öbür tarafı çok çabuk bloklaştırırız. Onun için bütün partiler önce adayını çıkarsın sonra ikinci turda birleşilebilinir” düşüncesinde.
Deniz Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştükten sonra dün Atina’ya uçtu. CHP genel merkezindeki havaya bakarsak Deniz Baykal’ın istediği şartların sağlanması çok zor. Anketler bakalım ne söyleyecek?..

AKP’de büyük temizlik...
AKP MKYK’sında alınan “3 dönem şartına devam” kararının ardından tasfiyenin 73 milletvekili ile sınırlı kalmayacağı konuşuluyor. 2015 genel seçimlerinde 73 kişiye yaklaşık 130 milletvekilinin daha ekleneceği söyleniyor. Yani; Recep Erdoğan, AKP milletvekillerinin yarısından fazlasını tasfiye edecek. AKP kurmayları, Recep Erdoğan’ın önümüzdeki milletvekili seçiminde büyük bir ahde vefa örneği sergileyeceğini iddia ediyor. “Ne” diye sorduğumuzda, geçen dönem milletvekili adayı gösterilmeyen 60 civarında ismin bu sefer listelere konulacağını söylüyorlar. “Ahde vefa bunun neresinde” diye soruyu tekrarladığımızda ise, 17 Aralık operasyonundan sonra Erdoğan’ın kendisine destek verilmesi için eski mebuslara verilen akşam yemeği hatırlatılıyor. Recep Erdoğan, 60 civarında ismi bu yemeğe katılanlar listesinden seçecekmiş.
Duyduklarımdan sonra aklıma, 2011 seçiminde listeye giremeyince Erdoğan hakkında ağzına geleni söyleyip sonrasında da 17 Aralık  akşam yemeğine koştur koştur giden AKP eski mebusları geldi.
“Siyasetin güzelliği” demek böyle bir şey!..
Ha!.. Unutmadan ekleyeyim; Mevcut seçim sistemiyle devam kararı alınınca AKP içinde tekrar “Kasım’da erken seçim” konuşulmaya başlandı. Bence zayıf bir ihtimal. Çünkü, Haziran ayına kadar bu kararın Meclis’ten çıkarılması lazım. Ama Türkiye siyasetinde neyin ne olacağı da pek belli olmaz!..

Boş komisyon
En son söyleyeceğimizi en baştan söyleyelim;
AKP’li eski 4 Bakan hakkında kurulacak Meclis Soruşturma Komisyonu boş komisyon olacak. Komisyonun yapısına bakalım; 9 AKP’li, 4 CHP’li, 1 MHP’li, 1’de HDP’li üye. Başkanı AKP’li olacak. Recep Erdoğan’ın 17 Aralık operasyonunu “darbe” olarak ilan edip paralel yapıya savaş açmasından sonra AKP çoğunluğundaki komisyondan “Yüce Divan’a gönderme” kararının çıkmasını beklemek saflıktan öteye bir şey olmaz.
Zaten komisyonu boşa çıkarmaya yönelik gelişmeleri de kurulmadan önce yaşamaya başladık. Yolsuzluk soruşturmasının en önemli ayaklarından biri olan TOKİ dosyası hakkında verilen takipsizlik kararı. Baksanıza!.. Eski Bakan Erdoğan Bayraktar Meclis kürsüsüne çıkıp  savunma yapmaya bile tenezzül etmedi. Alınan takipsizlik kararını diğer  Bakanlar için de duyacağımızı tahmin etmek hiç de zor değil..
Ağustos ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde birer birer gelecek takipsizlik kararları ile Meclis Soruşturma Komisyonu’nun işlevi ne olacak?.. 2+2 ay çalışma süresi olan komisyon, Cumhurbaşkanlığı seçimi bitene kadar top çevirecek ve kayıkçı kavgası yapacak. Sonra da çıkıp “gördünüz mü komisyonda aklandık” diyecekler..