Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüseyin Macit YUSUF
Hüseyin Macit YUSUF

Anavatan çok net: Egemen eşitlik şart

Geçtiğimiz hafta Anavatan Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy ve Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu tarafından birbiri ardına yapılan açıklamalar Kıbrıs sorununa bulunacak çözüm için oldukça önemlidir,tarihi adımdır. Türkiye çok net bir şekilde bundan sonraki olası müzakerelerde federasyon görüşmeyeceğini açıklamıştır. Bu önemli açıklamaları Türkiye'nin taahhüdü olarak tarihe not düşmek adına burada paylaşmak istiyorum.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres'in KKTC'de 11 Ekim'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında 5+1 konferansı toplayacağını bildirmesinin ardından Türkiye Dışişleri sözcüsü Aksoy Kıbrıs basınına yaptığı özel açıklama ile federasyon görüşmelerine son noktayı koydu. Aksoy'un açıklamasına göre bundan sonra federasyonu dışlayan yeni bir sürece girildi.. Aksoy açıklamasında şunları söyledi:

"2017 Crans Montana'da yapılan Kıbrıs Konferansı'nda tüm fırsatlar Kıbrıs Rum tarafınca tepilmişti. Biz de bundan sonra yeni bir müzakere sürecinde artık federasyon temelinde konuşmayacağımızı söylemiştik. Bunu hem biz, hem de Sayın Akıncı Konferans kapanmadan önce dile getirmiştik. Şunu da herkes biliyor: Kıbrıs Konferansının başarısızlığa uğramasının sebebi Rum tarafının Türk tarafının eşitliğini tanımamasıdır. Refahı paylaşmak istememesidir. Doğalgaz konusunda olduğu gibi. 50 yılı aşkın müzakere sürecinde, federal çözümle ilgili tüm ayrıntılar görüşüldü. Bundan sonra bize göre federasyonla ilgili konuşacak hiçbir şey kalmamıştır. Siyasi eşitliğin kabul edildiğine dair öne sürülen tüm unsurlar muğlaktır. İçi boştur. Artık Adadaki gerçekler ve egemen eşitlik temelinde bir çözümün konuşulmasının zamanın geldiğine inanıyoruz."

Çavuşoğlu da 5'li konferans konusunda Crans-Montana'nın bittiği yerden müzakerelere tekrar başlamanın mümkün olmadığını söyledi. Çavuşoğlu açıklamasına şöyle devam etti:

"Önceliklerimiz farklı… Sayın Akıncı'ya da açık ve net şekilde söyledik. Federasyon için ucu acık bir maceraya giremeyiz. Sonuç alıcı müzakereyi değerlendirip, öbür seçenekleri ele almamız gerekiyor. Federasyon için müzakere yaparsak bir yere varamayacağımızı emin şekilde biliyoruz."

Anavatan makamlarının federasyon görüşmelerine nokta koyan tarihi açıklamaları Kıbrıs sorununda yeni bir dönemin başlangıcıdır. Bundan sonra görüşülecek olan federasyon değil iki bağımsız egemen devlete dayalı bir anlaşmadır. Teşekkürler anavatan. Şimdi görev KKTC Hükümet'i ve Yüce Meclis'indir. KKTC hükümeti ve Meclisi de federasyona nihai noktayı koyacak kararları üretmelidir.

Yunan provokasyonu

Her fırsatta Türkiye'ye saldırmayı maharet sayan Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'ne yaptığı üç günlük ziyaret öncesi Türkiye'nin Kıbrıs'ta 'işgalci' olduğunu iddia ederek, "Türkiye buna son vermeli. Kapsamlı çözüm böyle sağlanır" diye provokatif açıklamalarda bulundu. Sakellaropulu adaya vardığında da düşmanca tutumunu sürdürdü ve adanın Helen olması için çalışacaklarını, Türkiye'nin sözde yeni işgal teşebbüslerine karşı Kıbrıslı Rumlarla dayanışma içerisinde olacaklarını bildirdi.

Bölgesel konferans

Birleşmiş Milletler 75. Genel Kurulu'na seslenen Anavatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu Akdeniz'le ilgili olarak "Ülkemizi dışlama amaçlı nafile adımların başarı şansı kesinlikle yoktur. Doğu Akdeniz'de hiçbir dayatmaya, saldırıya, tacize asla müsaade göstermeyeceğiz. Bölge ülkelerinin haklarının göz önünde bulundurulduğu, Kıbrıs Türklerinin de yer aldığı bölgesel konferans düzenlenmesini teklif ediyoruz" açıklaması yaptı. Bu çağrı, Kıbrıs Türklerini ve adadaki haklarımızı yok saymaya çalışanlara yönelik yerinde bir açılım olmuştur.

Türkiye'nin son dönemde rahmetli Denktaş'ın izlediği siyasetle örtüşen adımları memnuniyet vericidir. KKTC'nin tanınması kampanyasının başlatılarak Kıbrıs Türkünün uluslararası toplum içerisinde hak ettiği yeri alması ile Denktaş'ın ruhu şad olacaktır…

Yazarın Diğer Yazıları