Referans gazetesi, TBMM’de şimdilik geri çekilen “Suriye sınırının mayınlardan arındırılması” konusunda, 2006’da Genelkurmay Harekat Dairesi Başkanı olan 7. Kolordu Komutanı Bekir Kalyoncu’nun yaptığı bilgilendirme toplantısında “Mayın temizleme faaliyetinin ’hizmet alımı’yöntemiyle yapılması en uygun seçenek. Mayınlı sahaların temizlenme süresi, ihale bedeli ve diğer koşullar belirlenerek yüklenici firmayla başlangıçta kararlaştırılacak. Temizlenen arazilerin 49 yıllığına tahsisi bizim dışımızda bir olay. Ancak biz bazı kuralları uyguladığımız takdirde sınırlarımızda güvenlikle ilgili bir sorun olacağını sanmıyorum. Haritaların sayısal hale getirilmiş olması kaybolmadığının kanıtıdır” dediğini yazdı.
Bu durum, Erdoğan’ın “İzak yatırım yapacak, Ahmet, Mehmet, Hasan, Ayşe, Fatma çalışacak” pervasızlığının sebebini de açıklıyor.
Projeyi Türk Silahlı Kuvvetleri adına alenen kimse savunmadı. “NATO’nun NAMSA adlı kuruluşu temizlesin” tavsiyesinin de iler tutar bir tarafı yoktur.
İsrail’in Türkiye-Suriye sınırına yerleşmesi ne kadar sakıncalı ise NATO’nun aynı bölgede bulunması da aynı derecede Türkiye’nin güvenliğini ortadan kaldırır.
Şükürler olsun ki AKP’li milletvekilleri bu garabeti gördü ve kabul etmedi. Dün konuştuğum bir AKP’li milletvekili, “Bu tasarı, mayını AKP’nin altına yerleştirmektir. Halkın içine çıkamayız. Bunu da parti yetkililerine aynen böyle söyledim” dedi.

* * *

Konu ile ilgili yine önemli bir mektup var:
“Sayın Bulut, ABD’nin Irak’tan çekilme sürecinde, Güneydoğu bölgemizde bir isyan çıkarılabilir, bu isyanın temelinde ‘ikiz yasalar’ olacaktır.
ABD askerleri Irak’tan öyle 3-5 günde çekilmeyecek. Bu çekilme zamana yayılacak. Ama ABD’nin mutlaka Irak’tan çekilmesi lazım, çünkü Afganistan’a gidecek. Bu çekilmenin gerçekleşebilmesi için, Kuzey Irak’ta oluşan ’Kürdistan’ın Türkiye tarafından tanınması lazım. Çünkü ABD çekildikten sonra o bölge savunmasız kalacak. Irak’ın kuzey bölgesinin dışında kalan bölgeler, Irak petrolünü Kürtlere yedirmezler. Fakat kuzeyin bir koruması olursa işler değişir. Türkiye’ye ’Kürdistan’ı tanıtacaklar. Abdullah Gül’ün ’Büyük Fırsat’ dediği budur bence. İşi aceleye getirmeye çalışıyorlar.
ABD Irak’tan çekilirken Türkiye’nin Irak sınırına yayılacaklar. Bu yayılma yıllarca sürebilir. ABD askerlerini artık Güneydoğu’dan Afganistan’a sevk edebilir. Yani yeni bir toplama kampı ya da askeri üs oluşturmuş olur.
Türkiye’nin Irak sınırına ABD yerleşecek. Mayınlı araziler ihalesiyle de Türkiye’nin Suriye sınırına İsrail yerleşecek. Kısacası Türkiye’nin güney sınırı boydan boya ABD-İsrail ortaklığına devredilecek. İncirlik zaten onlarda. Trabzon’da bir üs istiyorlar. İzmir zaten NATO’da. İstanbul’da bir ABD elçiliği var ki Pentagon’dan büyük. Rumlar Başbakan’ın her lafını pusuda bekliyor, Başbakan bir laf ediyor, Rumlar hemen ’Tamam işte itiraf etti’ diyerek Türkiye’den hak talep etmeye çalışıyor. Gündemden düşürülen ve unutulan Kıbrıs’taki Orams davası var, Kıbrıs ha gitti gidecek.
Olayları parça parça değerlendirirsek hiç bir şey ifade etmeyebilir.
Fakat parçalar bir bulmacaya ait. Bu parçaları bir an önce bizim birleştirmemiz lazım. Eğer bizden önce başkaları birleştirirse ülke parçalanır. Saygılarımla.”
Onur Almışlar

* * *

Demek ki mayın sadece AKP’nin altına değil, Türkiye’nin altına döşeniyor. Bu defa Tayyip Erdoğan’a rağmen, AKP’lilerin de oyunu görmesi, kapalı kapılar arkasında Türkiye’nin kaderiyle oynayan sivil-asker bütün yetkilileri iyot gibi açığa çıkarmıştır! Türk Silahlı Kuvvetleri de bu kumpası kabul etmeyecektir.