Yunanistan, bir Türk devletine dönüşebilir!

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Brüksel’deki Türk Büyükelçiliği’nde yaptığı konuşmada Türkiye’nin ulus-devlet özelliğine kavuşmasında mübadelenin çok büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Bugün eğer Ege’de Rumlar (yaşamaya) devam etseydi ve Türkiye’nin pek çok yerinde Ermeniler devam etseydi, bugün acaba (Türkiye) aynı milli devlet olabilir miydi?” diye sordu, basında kıyamet koptu!
Atatürk’e saldırmak için yeni bir fırsat bulduğunu zannedenler ve meseleyi bilmediği halde fikir ileri sürenler var.

* * *

Doğu Karadeniz tarihi yazarı, araştırmacı Mehmet Bilgin diyor ki, “1. Dünya Savaşı sırasında kilise, Osmanlı devletindeki Hıristiyan azınlıkları, ‘Bizi desteklerseniz, size bağımsız devlet kurduracağız’vaadiyle kışkırtmış ve silahlandırmıştır. Azınlıkların liderlerini, misyoner okullarında ve kiliselerde yetiştirmişlerdir. Anadolu’daki Rumlarla Yunanistan’daki Türklerin mübadele edilmesi, İngiltere’nin teklifiydi. O şartlarda, bu teklif Atatürk’ün işine gelmişti. Yalnız gönderilenler arasında Türkçe’den başka dil bilmeyen Ortodokslar vardı.”
Anadolu’da 1923’ten önce yaşayan Hıristiyanlar, Lozan Antlaşması’na eklenen bir madde ve imzalanan bir sözleşme sonucunda, Yunanistan’daki Müslümanlar ile bütün haklarıyla birlikte değiş tokuş edilmiştir. Üstelik Lozan’da, mübadele fikri Türkiye’den değil, İngilizlerin el altından yönlendirmesi ile Norveçli Mr. Nansen tarafından önerilmiştir.

* * *


Fener Rum Patriği Bartholomeos ise 7 Mayıs 2000 günü, Orta Anadolu’da bir eski kilisede düzenlediği ayinden sonra yaptığı konuşmada “Türkiye’nin AB’ye üyeliği, Anadolu’da önceden varolmuş Hıristiyan toplumların yaşadığı bölgelerde yeniden Hıristiyanların yaşamasına izin vermelidir. Eğer AB üyeliği bunu müsait kılarsa ve Hıristiyanlar yaşadıkları bölgelere tekrar yerleşirse, o zaman Patrikhane de o bölgelerde bulunan kiliselerin yeniden ayine açılmalarını düşünebilir” demişti.
AB, bu niyeti hayata geçirmek için Tayyip Erdoğan hükümetine Müzakere Çerçeve Belgesi’ni sunmuştu. Bu belgenin 11’inci maddesine göre “Türkiye’nin bir üye ülke olarak yararlanacağı haklar ve yerine getireceği yükümlülükler sebebiyle Türkiye ve Avrupa Toplulukları arasında yapılmış olan tüm ikili antlaşmalar ve Türkiye’nin yapmış olduğu üyelik yükümlülükleriyle örtüşmeyen diğer uluslararası antlaşmalar geçersiz sayılacaktır.”
Bu maddenin kabulü, 30 Ocak 1923 tarihli “Türk ve Rum Nüfus Mübadelesine İlişkin Sözleşme ve Protokol” de geçersiz sayılacak anlamına geliyor!
Dolayısıyla, böyle bir tartışma çıkarılmasının bir sebebi olmalı değil mi?

* * *

Esasen, Ortodoks Rum diye Yunanistan’a gönderdiğimiz insanların bir kısmı, Attila’nın ölümünden sonra devlet fazla yaşamayınca, Macaristan’dan Anadolu’ya getirilip Karaman, Sivas ve Konya’ya yerleştirilen Tanrı dinine mensup Türklerdir. Halen Türkçe bilirler. Anadolu’daki mezar taşları Türkçe’dir! Türkçe konuşan Ortodoksların Türk olduğunu Yunanlılar da bilmektedir. Yunanlılar, Türkiye’den göçen Ortodokslara “Türkosporos” yani Türk tohumu demiştir ki, bu doğrudur.
Necati Demir; “Canik” adlı araştırmasında şöyle der:
“Her şeyden önce şunu belirtmek gerekir ki Doğu Roma devleti, 523’te İncil’i Türkçeye çevirtip Türkleri Hristiyanlaştırmaya başlamıştır. Hıristiyanlaştırılan Türklere daha sonra yine İncil vasıtasıyla Grekçe ve başka diller öğretilmiştir.”
Özetle, Türkiye biraz stratejik davransa, Yunanistan, kısa zamanda bir Türk devleti haline dönüşebilir!

Yazarın Diğer Yazıları