Ya Mustafa Kemal olmasaydı?
"Bu toprakları yeniden vatan yapan zafer; Büyük Taarruz" başlıklı yazısında, "Atatürk'ün önderliğine Kurtuluş Savaşı kazanılmasaydı" diye bir vurgu yaptı tarihçi Sinan Meydan.
Bu ihtimal bence yok hükmündedir.
Anadolu'yu vatan yapmak için 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basan Mustafa Kemal, "başarısız" olacağına asla inanmadı.
19 Mayıs 1919'dan, Cumhuriyet'in ilan edildiği 29 Ekim 1923'e ve ebediyete intikal ettiği 10 Kasım 1938'e kadar geçen sürede Mustafa Kemal Atatürk;
- Askeri,
- Siyasi,
- İdari,
- Dış siyaset,
- Eğitim,
- Ekonomi alanlarında unutulamaz destanlara imza atan Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu dehasıdır.
Meydan'ın "Atatürk'ün önderliğine Kurtuluş Savaşı kazanılmasaydı" cümlesini bence şöyle sorgulamalıyız:
Ya Mustafa Kemal olmasaydı?
Ben yanıtımı hemen vereyim.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti olmazdı.
Anadolu topraklarını işgal eden emperyalist devletler Türklere asla bir devlet kurdurmazlardı.
İşte bu noktada söylememiz gerekir ki 1071'de Alparslan'ın Malazgirt Meydan Muharebesi destanının da bir hükmü kalmazdı.
İstanbul'un fethini de Osmanlı Devletinin tarihe geçen savaşlarını da kutlayamazdık.
Anadolu toprakları yaklaşık 850 yıl sonra yeniden Bizans İmparatorluğunun parçası haline gelirdi.
Gelelim günümüze.
1071'deki Malazgirt destanını 947 yıl sonra Cumhurbaşkanlığı himayesinde Okçular Vakfı organizasyonunun televizyon, radyo ve billboard reklamları ve büyük törenleriyle kutluyorsak şunu soracağım:
Bugün 30 Ağustos Büyük Taarruz Destanının yıldönümünde Zafer Bayramımızı Ankara'daki son yıllarda olduğu gibi zoraki görüntüsü veren resmi birkaç tören ile mi geçiştireceğiz.
Yoksa en az Malazgirt'i anma törenleri kadar coşkulu şekilde Afyonkarahisar'ın Kocatepe'sinde mi kutlayacağız.
Son yıllarda maalesef ne devlet, ne bir vakıf, ne bir dernek, ne bir parti; Kurtuluş Savaşı Destanı için AKP'nin yıllardır yaptığı Malazgirt ve İstanbul'un Fethi törenlerini de gölgede bırakacak bir organizasyon yapmadılar.
Bugün artık biliyoruz ki ne Recep Tayyip Erdoğan ne de AKP 23 Nisan'ı, 19 Mayıs'ı, 30 Ağustos'u ve 29 Ekim milli bayramlarımızı halkla birlikte büyük coşkulu organizasyonlarla kutlamak istemiyor.
Bununla da kalınmıyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün adı bile neredeyse unutulmak, unutturulmak isteniyor?
Süleyman Soylu
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tüm bakanlık birimlerine gönderdiği genelgede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın resimlerinin bina girişlerine asılmasını istedi.
Peki, bu uygulama kimin zamanında başladı bilir misiniz?
Söyleyeyim, 12 Eylül 1980'de demokrasiye darbe vuran Kenan Evren tarafından tüm kamu kurum ve kuruluşlarına Kenan Evren'in askeri üniformalı resimlerinin asılması için emir verildi.
Ancak Evren'in bu emri ile Soylu'nun genelgesi arasında bir fark vardı ki o da Mustafa Kemal Atatürk'ün resminin de tüm devlet binalarında en üste asılması emri idi.
İşte size DepoPhotos adlı profesyonel fotoğraf arşivinden aldığım tarihi bir fotoğraf.
Kenan Evren'in çalışma odası ve duvarda Atatürk ile Evren'in fotoğrafları bulunuyor.
Haydi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bir genelge daha yayınla ve tüm devlet daireleri ile belediye binalarına Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de fotoğraflarının da asılması için talimatı ver.
Büyük Taarruz Destanı ile doğan Zafer Bayramınız kutlu olsun.
Haydi, evlerimize, işyerlerimize bu büyük bayramımızı coşku ile kutlamak için Türk Bayraklarımızı asalım.
Akrabalarımızı, arkadaşlarımızı ayni dini bayramlarda olduğu gibi arayıp Zafer Bayramlarını kutlayalım.
Hiç kimse kuşku duymasın ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet payidar kalacaktır ki şu gerçeği asla unutmayalım:
Mustafa Kemal olmasaydı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olamazdı…
