Vatana ortak çıkaran proje ve İstanbul seçimi!

Türkiye'de iktidarı da muhalefeti de birlikte kontrol eden ve aralarında yaratılan suni gerginlikleri, halkı ve düşünen insanları meşgul etmek için kullanan bir güç merkezi var!

Tabii böyle bir kontrolün mümkün olması için kontrol edenlerin her partide ve devletin önemli merkezlerinde "görevli"lerinin bulunması gerekir!

***

Türkiye, en az üç ayını İstanbul seçimleri için harcayacak! Bu arada, Suriye'nin kuzeyinde Araplar ve Türkmenler boşaltılarak, bir Kürt devleti kurulması için zemin oluşturuldu!

Kuzey Irak'ta Barzani devletçiğinin kuruluşuna en büyük katkıyı Türkiye vermişti. Ordusunu eğiten Türkiye, alt yapısını kuran Türkiye idi! Şimdi aynısı Suriye'de mi yapılıyor?

Tayyip Erdoğan, ''Bu ülkeyi bölemeyecekler" dedikten sonra. "Kürdistan, Kuzey Irak'ta, çok seviyorlarsa oraya gitsinler." diye birilerine sesleniyor! Bu seslenişle aslında o devletçiği kabul ettiğini, tanıdığını göstermiş olmuyor mu?

Tabii, Barzani bağımsızlık ilan etmeye kalkıştığında Türkiye, Irak ve İran'ın ortak tavrına karşı ABD'yi bile o an için yanında bulamadı ama kurgu her geçen gün gelişerek devam ediyor.

***

Araplar ve Türkmenler, Türkiye'ye sürülünce, 70 bini IŞİD patenti ile dışarıdan getirilen, 70 bini de Suriye, Irak ve Türkiye'den getirilen PKK'lılar olmak üzere 140 bin teröristle Amerikalılar Suriye'nin kuzeydoğusuna hâkim oldu. Her iki örgüt de ABD kuklasıdır. Tavşana "kaç" tazıya "tut" demişlerdir.

Amerikalılar, şimdi Türk yetkililerin uzun süreden beri Suriye'deki PKK'lılar ile görüştüğünü söylüyor. Yalanlayan da yok.

Bu ne demektir? Türkiye'nin, Irak'ın kuzeyindeki özerk yapıdan sonra Suriye'nin kuzeyindeki özerk yapıyı da tanıması demektir. Hani Fırat'ın doğusuna bir gece ansızın gideceklerdi?

***

Ümit Özdağ, "Erdoğan'ın Suriyelileri Türkiye'ye getirmekteki asıl amacı, Türk devletinin demografik yapısını değiştirerek ümmet kimliğine dayanan yeni bir sosyoloji yaratmak ve bu sosyoloji üzerine, amaçladığı hilafet rejimini oturtmak..." demişti.

AKP sözcüsü, Ömer Çelik ise Türkiye'den bahsederken Ümit Özdağ'ın analizini doğrularcasına, "Burası tek millet olarak bizim vatanımızdır. Aynı zamanda Türkmenlerin, Kürtlerin, Arapların vatanıdır. Tüm etnik grupların sığınağıdır." diye konuşmuştu.

Oysa Anayasal olarak Türkiye'de egemenlik kayıtsız şartsız Türk Milleti'ne aittir.

Suriye'den bir proje çerçevesinde Türkiye'ye sürülen beş milyon kişiyi vatanın sahibi gibi düşünmek, kimin idealidir?

Türkiye'de Afet İşleri Genel Müdürlüğü, 2011 yılında, daha Suriye karışmamışken, 1.5 milyon çadır siparişi vermişti. Yani çadır başına beş kişiden 7.5 milyon kişiyi barındıracak bir proje için hazırlık yapılmıştı!

Suriyeliler için silahlı eğitim kampları kurulmuştu!

Devletin kritik noktalarında bulunanların bilgisi olmadan böyle hazırlıklar yapılabilir mi?

***

Anlaşılıyor ki siyasi partileri, siyasi figürleri oynatan perde gerisindeki kontrol mekanizması, devletin temel kurumlarında iyice kök salmış durumdadır. Fakat "devlet içindeki devlet" durumundaki bu yapı, Türkiye'ye değil, İsrail ve ABD projelerine hizmet ediyor.

Gerek Kuzey Irak'taki gerekse Suriye'nin kuzeydoğusundaki devletçikleri, örgüt aşamasında İsrail, sonrasında ABD silahlandırmadı mı? Türkiye ise ABD ambargosuna uyarak İran'dan petrol ve doğalgaz alımını kesti!

Halk, İstanbul seçimlerine kilitlenmişken, bütün ülke Türklerin altından çekiliyor! Türkiye'ye, PKK üzerinden Türk-Arap-Kürt konfederasyonu dayatılıyor! Üstelik siyasi partilerde bu projeyi kabul edenler var! ABD, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de doğalgaz ve petrol aramasını engellemeye çalışıyor. Ege'de, Türk adaları ve kıta sahanlığının bir bölümü Yunan işgalinde!

Ordu küçültülüyor ve milli ordu olmaktan çıkarılıyor! Vatanımızı, çökertilmiş tarımla yani açlık tehlikesiyle karşı karşıya ve 21 gün askerlikle mi koruyacağız?

Yazarın Diğer Yazıları