Üstü acılı turşulu ekmek kadayıfı

Ulusal Kanal Haber Müdürü Deniz Adalı''nın hazırlayıp sunduğu "Odak Noktası" programına Perşembe akşamı; TBMM eski Başkan Vekili Yılmaz Ateş, Devlet eski Bakanı ve DSP eski Genel Başkanı Masum Türker ve Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Nusret Senem ile katıldım.

HDP kapatma davası konusu tartışılırken peşinen ve özetle dedim ki;

Terörü kınamayan, terör örgütleri ile dolaylı ya da doğrudan bağlantısı olan, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve milletinin bölünmez bütünlüğüne tuzak kuran partiler bir daha açılmamak üzere kapatılmalıdır.

Yerlerine başka isimlerle açılacak partiler de derhal kapatılmalıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında ve yasalarında bu konuda birçok hüküm çok açık şekilde vardır.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianame ekinde bebek katili Abdullah Öcalan''ın , "İmralı Notları" kitabı da kapatma delili olarak yer aldı.

Yarın duruşma sırasında "Çözüm Süreci" kapsamında Dolmabahçe''de AKP''li başbakan yardımcısı, bakan ve genel başkan yardımcıları ile toplantılara katılan bir HDP''li savunmasında şöyle derse;

-"Çözüm sürecini AKP''lilerle birlikte yürüttük. Onlar suçsuz ise bizler de suçsuzuz.

- Biz suçlu isek onlar da yargılanmalı ve siyasi yasak onları da kapsamalı."

Nusret Senem araya girip özetle dedi ki;

- "451 HDP''li savunma yapmayacaklar, onlar işledikleri suçlar nedeniyle Anayasa Mahkemesi''nde yargılanmıyorlar. Onlara en fazla 5 yıl siyaset yasağı verebilir mahkeme…"

"Savunma verme hakları var" diye anımsadım ama karşımdaki Nusret Bey, yılların hukukçusu olduğu için o zaman savunma yapacak parti yetkilileri bu konuyu gündeme getirirler dedim.

* 451 HDP''linin savunma hakkı var mı?

Gece program bittikten sonra hemen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında parti kapatma konularında görev yapan avukat Ömer Faruk Eminağaoğlu''na WhatsApp''tan şöyle sordum:

- Anayasa Mahkemesi''nde yargılanacak başsavcılık iddianamesinde yer alan 451 HDP''li savunma yapacaklar diye anımsıyorum. Yapacaklar mı, yapmayacaklar mı?

Değerli hukukçu kardeşim Eminağaoğlu her zaman bana doğru hukuki bilgileri anayasa ya da yasa maddelerini ekleyerek verir.

Eminağaoğlu dedi ki;

Anayasa Mahkemesi''nin Kuruluşu Ve Yargılama Usulleri Hakkındaki 6216 sayılı yasanın sorunuza yanıt olacak hükmü şöyledir.

- Siyasi parti kapatma davaları

- MADDE 52- (3) Son fıkra:

- "Hakkında siyasi yasaklılık istenenler iddialarla ilgili savunmalarını yazılı olarak sunabilirler."

Anayasa Mahkemesi (AYM) 451 kişinin savunmalarını alacak ama "duruşmasız yargılama" ile haklarında bir hüküm oluşturacak... AYM sözlü savunma hakkı da vermeli.

Sorumluluğu bulunan kişilere de en fazla 5 yıl "siyaset yapma yasağı" verecek.

* Nusret Senem

Bu gerçekleri Eminağaoğlu''ndan dün sabah bir kez daha teyit edince Av. Nusret Senem''i arayarak canlı yayında verdiği bilginin yanlış olduğunu 451 HDP milletvekilinin "yazılı savunma hakkı" olduğunu söyledim.

Senem dedi ki;

- "Türk Ceza Yasası anlamında bir yargılama olmayacağını söyledim yayın sırasında."

Karşılıklı sohbette Senem, "AYM''nin 5 yıl yasağı müeyyidedir" diye ifade edince bunun Türkçesinin yaptırım, yani ceza olduğunu vurguladım.

* Bu nasıl ceza?

Değerli okurlarım 2008 yılında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "AKP Kapatma Davası" açtığını ve Anayasa Mahkemesi''nde sadece 1 oyla kapatılmadığını hatırlatayım.

Ancak AYM, "Laiklik karşıtı odak" olduğu hükmü vererek AKP''yi mahkûm etti.

Kapatılmaktan kurtulan AKP, anayasayı 2010 yılında değiştirirken parti kapatma ve siyasi yasak konularında önemli değişiklikler yaptı.

AYM tarafından kapatılan DEP milletvekilleri Leyla Zana, Hatip Dicle, Mahmut Alınak, Selim Sadak, Sırrı Sakık, Orhan Doğan, Zübeyir Aydar ve Ahmet Türk, dokunulmazlıkları da kaldırılarak Meclis''te zorla tutuklandılar.

AKP''liler de bu duruma düşmemek için 2010 anayasa değişikliğine bir hüküm koydular.

Bu hüküm için bugünkü HDP davasından örnek vereyim.

451 kişilik listede bulunan HDP milletvekillerine, "5 yıl siyaset yasağı" verilirse ne olacak?

- Meclis''te ''Bağımsız Milletvekili'' olarak devam edecek.

Tutuklanmayacak, milletvekilliği düşürülmeyecek.

Bu hukuku şöyle tanımlayayım:

- Ekmek kadayıfı üzerine acılı turşu...

Yazarın Diğer Yazıları