UCM, kimler için kuruldu?
Emekli Orgeneral Ergin Saygun, medyagunlugu.com sitesinde yayınlanan "Yeni Dünya Düzeni" başlıklı yazısında "Genel kanı, tek kutuplu dünya ve buna bağlı bir global düzenin artık mevcut olmadığı, onun yerini mevcut kurallara dayalı uluslararası sistemi sallayan önemli gelişmelerin aldığıdır." ifadesini kullandı.
Saygun, "Ne oldu da kutuplar yok oldu?" sorusunu sorup cevaplar verirken mevcut düzene muhalefetten örnekler verdi. Örneklerden ikisi şöyle:
-Fransa eski sömürgesi olan 14 Afrika ülkesinden “Koloni Vergisi” adı altında her yıl yaklaşık 500 milyar dolar almakta, ekonomilerini kontrol için Afrika’ya özel para birimi olan Afrika frangının kullanılmasını zorunlu kılmaktadır. Bunlara da itirazlar ve karşı çıkmalar da devam etmektedir.
-Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde 5 ülkeye verilmiş olan veto hakkı sorgulanmaya tabi tutulmakta, ekonomik, siyasi ve hatta hukuki kuralları belirleyerek, uluslararası düzene ayar çeken Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu, Dünya Ticaret Örgütü, Uluslararası Adalet Divanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kurumlar da tartışmaya açılmaktadır. UCM Savcılık makamının, İsrail ile ilgili kararları da Batı tarafından kurulu düzene aykırı olarak değerlendirilmiş ve bazı Amerikalı senatörler bu mahkemenin “İsrail’i yargılamak için değil Afrika ve Putin gibiler için kurulduğunu” söyleyerek savcılık makamına baskı yapmışlardır.
Bu önemli makale şöyle bitiyor:
-Geldiğimiz noktada, Avrupa’da Türkiye’ye hak ettiği yeri bulmasının zor olduğu açıktır. Avrupa, “kültür farkı”, “medeniyet farkı” diyor, “demokrasiniz zayıf” diyor, “AİHM kararlarını uygulamadınız” diyor, diyor da diyor… Türkiye jeopolitik bir kırılma noktasındadır. Yeni oluşmakta olan düzendeki yerini henüz net olarak belirlememiştir. Türkiye’yi saran çember daha ne kadar daralacak, muhasım saflar daha ne kadar sıkılaşacak göreceğiz. Batı’nın Türkiye karşıtlığının, ülkemizi Rusya-Çin-İran ve Avrasya ile bütünleşmeyi tercih edecek boyutlara tırmandırıp tırmandırmayacağını da zaman içindeki gelişmeler gösterecektir.
***
Konunun güncel olan tarafı, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne yapılan baskılardır.
marbutahaber.com'da yayınlanan habere göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın yanı sıra Hamas liderleri Yahya Sinvar, İsmail Haniye ve Muhammed Deyf hakkında tutuklama emri çıkarılmasını isteyen Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı Kerim Khan, CNN’den Christiane Amanpour’a konuştu.
Khan, mülakatın bir yerinde, İsrail liderleri için tutuklama emri çıkarma isteğine karşı Batılı liderlerin tepkilerini anlattı. Savcı, “bazı seçilmiş liderlerin” kendisiyle “pervasız” şekillerde konuştuğunu, bir üst düzey liderin, UCM’nin “Afrika ve Putin gibi haydutlar için kurulduğunu” söylediğini aktardı.
newafricanmagazine.com'da yayınlanan bir incelemede ise "Eski İngiliz Dışişleri Bakanı Robin Cook'un ölmeden önce 'UCM, Birleşik Krallık başbakanlarını veya Amerika Birleşik Devletleri başkanlarını cezalandırmak için kurulmuş bir mahkeme değil' demişti." bilgisine yer verildi.
***
Orijinal adı, İngilizce “International Criminal Court (ICC)” olan mahkeme, Roma Statüsü imzalanarak 1 Temmuz 2002 tarihinde kurulmuş ve 11 Mart 2003 tarihinde çalışmaya başlamıştır. Mahkeme binası Hollanda'nın Lahey kentinde bulunmaktadır. Mahkemeye 124 ülke taraf olmuştur.
Vikipedi'deki verilere göre ABD hükûmeti, UCM'nin kurulmasını destekledi ancak Amerikalılar UCM'nin BM Güvenlik Konseyi tarafından kontrol edilen veya Amerikalı yetkilileri ve Amerikan vatandaşlarını mahkemenin yargı yetkisi dışında tutacak bir mahkeme olması için çaba harcadı; bu çabalar başarısız kalınca Roma Statüsü'nden imzasını çekti. O zamandan beri ABD, gerek İkili Dokunulmazlık Anlaşmaları vasıtasıyla; gerek UCM'yi destekleyen müttefiklere yaptırımlar öngören yasalar çıkararak; gerekse BM barış güçlerinde görevli Amerikalıları UCM'nin yargı yetkisi dışında tutacak girişimleri yoluyla UCM'yi etkisiz kılmaya çalışmaktadır.
***
Uluslararası Ceza Mahkemesi, gerçekten de bugüne kadar Uganda, Kongo, Orta Afrika Cumhuriyeti, Sudan, Kenya, Libya, Fildişi Sahilleri ve Güney Afrikalı liderleri yargıladı. UCM savcısının, ABD'nin himayesindeki İsrail liderleri hakkında tutuklama talebinde bulunması, ABD ve Batı Avrupa'da büyük şaşkınlığa ve öfkeye yol açtı! Mahkemenin tutuklama talebine uyması beklenmiyor!
UCM'nin aslında ABD, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin başta Afrika olmak üzere, bütün dünyayı sömürmeye devam etmesi, itiraz eden liderlerin yargılanması için kurulduğu anlaşılıyor.
Böyle bir dünya düzeni devam edemezdi, etmiyor...