Rusya Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Salih Yılmaz, 1 Ağustos'ta ziyaretlerine gelen ABD Büyükelçilik yetkilisinin "Doların 7 TL olacağını öngörüyoruz" dediğini öne sürmüştü.
Yılmaz, "Bugün ziyaretimize gelen ABD elçilik görevlisine 'amaçladığınız nedir?' dedim. 'Doların 7 TL olacağını öngörüyoruz' dedi. 'Bu yaptığınızla Türkiye'yi kaybedeceksiniz' dediğimde 'belki de öyle istiyoruz' cevabını aldım." demişti.
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, Twitter mesajı yayınladı ve "Bir Amerikalı yetkilinin, Amerikan dolarının 7 TL olacağı tahmininde bulunduğu yönünde tamamen temelsiz ve sorumsuz haberlerin Türk medyasında yer alması çok talihsiz ve rahatsız edicidir. Bu, uydurulmuş ve temelsiz bir yalandır." açıklamasında bulundu.
***
AKP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise Twitter hesabından "Türkiye siyasi istikrarı ve geleceğe dönük somut hedefleri olan bir ülkedir. Son dönemlerde finansal piyasalarda yaşanan ve ekonomik temellerle izah edilemeyecek dalgalanmalar er geç durulacaktır." diye mesaj yayınladı.
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal da TRT Haber'de katıldığı bir programda, dövizdeki yükselişe karşı gerekli tedbirlerin alındığını söyledi.
Mahir Ünal, "Türkiye ekonomisi son derece sağlamdır. Finans sektörü, bankacılık sektörü son derece sağlam ve güçlüdür. Türkiye bu sorunları aşacak güçte, gerekli tedbirler alınıyor. Vatandaşlarımız rahat olsun. Hükümetimiz sorunları çözüyor." dedi.
Bütün bu açıklamalara rağmen dolar, 5 lira 30 kuruşa kadar yükseldi.
***
"Gerekli tedbirler alınıyor" deniliyor ama Türk Ordusuna yönelik Ergenekon, Balyoz gibi operasyonlarla birlikte, Türk Ordusunun kozmik odasına girilmesi, Türkiye'ye dönük işgale karşı sivil direnişte bulunacak yapılanmanın deşifre edilmesi ve FETÖ marifetiyle ABD istihbaratına iletilmesi, Türkiye'nin bağışıklık sistemini yok etmeye dönük girişimlerdi. 15 Temmuz darbe girişimiyle, Türk Ordusu, etkisiz hale getirilmek istendi. Darbe girişimi bastırılmış olmasına rağmen, Sevr Antlaşması'nın maddelerinde dayatıldığı gibi askeri liseler kapatıldı, harp okullarının eğitim sistemi değiştirildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri, paralı askerlik sistemine göre yeniden düzenlenmek isteniyor.
ABD, ikinci defa Türkiye'ye dönük işgal tatbikatında bulundu.
Bu arada muhalefet partileri de kontrol altına alınmak istendi.
***
Özelleştirme adı altında ülkenin sinir sistemi olan haberleşme alt yapısından dolaşım sistemi olan bankalarına kadar, Türkiye'nin stratejik kurumları yabancılara satıldı.
Bütün bunlar, Türkiye'nin direncini ortadan kaldıramadı. Üretim ekonomisi yerine sıcak paraya dayalı tüketim ekonomisi, siyasi iktidarı ayakta tuttu ve bu arada yönetim sistemi değiştirildi.
Bu girişimler, devletin temelini ortadan kaldıramadı ama son olarak ülkenin bağışıklık sistemini tamamen yok edecek girişimler sergilenir oldu. Öyle ki inşaat sektörü bile iflas bayrağını çekti!
***
Siyasi iktidar, tedbir alındığından bahsediyor ama Türk lirasının değer kaybetmesine karşı da hiçbir ciddi tedbir alınmış değil.
ABD ve Rusya, Suriye politikasında anlaşmış durumdalar!
Bu şartlarda iktidarıyla muhalefetiyle birlik olarak Türkiye'nin radikal bir çözüm geliştirmesi gerekiyor.
