Türkiye’de firavunluk söker mi?
Taksim Gezi eylemleri başladığında İngiltere’nin The Guardian gazetesi, “İstanbul’daki protestolar, Türk baharının tohumlarını ekiyor” başlığını kullanmıştı. Daha sonra Tayyip Erdoğan, “Türk baharı 2002’de AKP iktidarı ile başladı” itirafında bulunmuştu. Basında bazı yorumcular da Türk baharının 1950’de Demokrat Parti iktidarı ile başladığını yazmıştı.
Sık sık Ankara’dan arayıp Irak’ta olup bitenlerle ilgili olarak kendisine gelen bilgileri paylaşan bir Türkmen dostum ise Türkiye’deki protestoların asıl şimdi gerçek Arap Baharı’nı tetikleyeceğini ve bütün İslam dünyasını emperyalizmin elinden kurtarabileceğini söylemişti...
Mısır’da Mursi ve Müslüman Kardeşler Örgütü, “Arap Baharı” denilen gösteriler sonunda iktidara gelmişti. Müslüman Kardeşler’in arkasında doğrudan ABD parası ve Tayyip Erdoğan ile Ahmet Davutoğlu’nun siyasi desteği ve organizasyonu vardı...
Türkiye’deki eylemlerde ise yurdun hemen her köşesinden “Hükümet istifa, Tayyip istifa” talepleri yükseldi. Ardından Mısır’da da Mursi ve Müslüman Kardeşler Örgütü’ne karşı çok daha büyük eylemler başlayınca “Türkmen dostumun öngörüsü mü gerçekleşiyor?” diye düşündüm...
***
Mısır ordusu 48 saat içinde tarafları uzlaşmaya çağırdı. Mursi bu uyarıyı reddedince Mısır Genelkurmay Başkanı General Abdülfettah el Sisi, resmi Facebook sayfasında yayınladığı “Son saatler” başlıklı yazısında, “Tanrıya yemin ederiz ki Mısır ve onun halkını teröristlere, radikallere ve ahmaklara karşı savunmak için kanımızı dahi kurban ederiz” dedi.
Bu arada Müslüman Kardeşler yönetiminin önde gelen üyesi, Mursi’nin en yakın danışmanlarından biri olan İsam Haddad, ABD ve Avrupa Birliği’ne cumhurbaşkanının göstericilerden korunması için Mısır’a uluslararası askeri güç gönderme çağrısında bulundu! Yani kimin ABD ve AB ile işbirliği içinde olduğunu alenen gösterdi...
Rus uzman Dimitri Maryasis ise “Bence Mursi gittikten sonra büyük bir ihtimalle ‘Arap Baharı’nın ikinci aşamasına şahit olacağız” yorumunu yaptı.
***
Türkiye’de ve Mısır’da gösteriler sürerken İran’dan garip bir açıklama geldi. İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Hasan Firuzabadi, ABD’nin bazı ülkelerde karışıklık yaratmaya çalıştığını, bu sebeple Türkiye ve Mısır’da halktan liderlerine arka çıkmalarını istedi.
Firuzabadi, “Müslüman ve kardeş Türk halkı, devrimci liderlerinin arkasında durmalı. Aynı şekilde kardeş ve devrimci Mısır halkı da seçilmiş, devrimci Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin arkasında durmalılar. Yeni planların etkisiz hale getirilmesi için tüm Müslümanlar, Suriye halkının yaptığı gibi devrimci liderlerine destek vermeliler” dedi.
İran medyasında ise farklı fikirler var. Press TV yorumunda
Mursi’nin son bir ayda Mısırlıları Esad’ı devirmeye yardımcı olmaya çağırmak gibi “garip adımlar” attığı belirtildikten sonra “Ve Mursi, Mısır’ın gemisini Türkiye ve Erdoğan’a bağladı” iddiasına yer verildi.
Yorumda “Suriye’deki devrim için Erdoğan’ın desteği önceden onaylanmış olmasaydı hiçbir zaman planlanamazdı” denilerek Amerikan parmağının nerede aranması gerektiği vurgulandı...
Mustafa Yıldırım, bu konu ile ilgili yazısında önemli bir uyarıda bulunuyor: “Mısır’da Müslüman Kardeşler Örgütü’nü destekleyen İran yönetimi, Suriye’de onlara karşı çıkıyor. Aynı İran yönetimi, AKP’yi Suriye’de ABD ile işbirliği yapmakla suçluyor; ama Türkiye’deki direnişe karşı çıkıyor ve Müslümanları inkılâpçı AKP liderlerini desteklemeye çağırıyor! (...) Bir gün bakarsınız birbirlerine düşman sandıklarınız (ABD ve İran) size karşı birleşivermişler!”
***
Acem politikasına akıl sır ermez... Mısır’da ise bir firavun daha devrildi devrilecek... Peki Türkiye’de firavunluk söker mi?