Türk kimliği operasyonları ve Komando Ayvaz
Türkiye, Avrupa baskısı ile Türklüğü aşağılamayı cezalandıran, TCK 301’inci maddeyi değiştirme girişimini tartışırken, Türk vatanında, Türk kimliği ile büyümüş, profesör olmuş, üstelik Peygamber adı taşıyan bir kişi, bu konuda nasıl suç işleneceğine örnek verircesine
“Türk kimliğinin içeriği boştur” dedi!
Bu iddiayı cevaplandırmanın, Türk kimliğinin içinin nelerle dolu olduğunu ortaya koymanın bence hiçbir mantığı yok. Çünkü içi boş bir kimliği mensup olduğunu söyleyen kişinin hedefi de bu zaten.
Asıl tartışılması gereken, bu tür kişilerin, hangi maksatla ve ne adına böyle operasyonlara kalkıştığı konusudur.
* * *
Çünkü Türk kimliği üzerinde son zamanlarda CIA tarafından bir operasyon yürütülüyor zaten! Üstelik, bir dergi çerçevesinde; dünya çapında sözde araştırmalar yapıyorlar! Dergiyi, belgesel yayını yapan bir televizyon kanalına da dönüştürmüş durumdalar ve Türkiye’de Türkçe yayın da yapıyorlar.
Bu operasyon çerçevesinde gerek DNA araştırmaları ile gerekse başka yöntemlerle gûya insanlığın son 60 bin yılı araştırılıyor, aslında CIA tarafından daha önce belirlenmiş bir iddia için bilimsel veri aranıyor!
Bilimsel veri bulunamadığı için uydurma verilerle Türk kimliği üzerinde iddialar öne sürülüyor. Bu arada İngiliz dediğimiz milleti oluşturan etnik unsurlara “Orta Asya’dan ata aramak” gibi bir büyük gayret var. 3 bin yıllık bir mezardan İskoç eteği çıkarmak gibi!
Biliyorsunuz, bu millet Püritenizmden doğan Evangelizm sayesinde sadece İngiltere’yi ve eski sömürgelerini değil, ABD’yi de dünyayı da ekonomik ve kültürel olarak kontrol ediyor.
Dolayısıyla, insanlığın yüz yıllık, bin yıllık geleceğini belirleyebilmek için özellikle Türk kimliği, dolayısıyla Türkiye’de yaşayan insanların kimlik algılaması üzerinde çalışmaları gerekiyor. Türk kimliğini çökertirlerse, Orta Asya merkezli coğrafyada yaşayan Türklerin de kimlik olarak ortadan kalkacağını hesaplıyorlar.
* * *
Yıllar önce Türk milliyetini sadece vatandaşlık bağlamına indirgemek için Avrupa Birliği’nin ısmarlaması ile Eric Zürhrer adlı bir kişiye kitap yazdırdılar. Ne acıdır ki, adamın görüşünü Türkiye’de seslendiren Türk Milliyetçilerinin siyasi organizasyonunun genel başkanı oldu!
“Türk diye bir ırk yoktur” iddiasını ortaya koyan da The Wall Street Journal gazetesinin 28 Kasım 2006 tarihli sayısında, Hugh Pope idi!
Pope, iddiasını Boğaziçi Üniversitesi’nde yaptırılan bir ankete dayandırıyordu!
Newsweek dergisinin 28 Kasım 2006 tarihli sayısında da Owen Matthews bu araştırmayı yazısında kullandı.
Özetle, Türkiye’de yaşayanların kanlarındaki Türklük oranının ne olduğunu söylüyorlardı!
Kendi kanlarının ne olduğunu araştıracaklarına Türklerin etnik haritası üzerinde aslında bilimsel olmayan verilerle kimlik operasyonu yapıyorlardı.
Türkiye’de de önemli yazarlar, bu iddialar paralelinde yazılar yazarak, Huge Pope’un iddiasını tekrar etti.
İddiaların hiçbir bilimsel veri ile açıklanabilirliği yoktu.
Üstelik, Türk alfabesini oluşturan tamgalar, bütün Avrasya coğrafyasına yayılmıştır. Yani bu coğrafyanın en büyük ve en köklü milleti Türkler’dir. Hindistan’da en az 120 milyon Ural-Altay dili konuşan insan var! Yine Çin’in nüfusunun ne kadarının Türk asıllı olduğu ortaya çıkarılırsa, bir anda dünyadaki Türk nüfusunun bugünkünün iki üç katına çıktığına tanık olabilirsiniz.
* * *
Şimdi Komando Ayvaz, Türk Ocağı Kurultayı’nda veda etmiş olmasaydı, şu Avrupa Parlamentosu milletvekiline söylediği sözlerden birini de içi boş iddialar öne süren Prof. Dr. Ahmet Çiğdem için söylerdi.
Ayvaz Gökdemir, o tartışmalar sırasında Avrupalı parlamenterin açtığı davada mahkûm edilmişti. Biz de “Az bile söylemiş” başlıklı bir yazı yazmıştık. Arayıp teşekkür etmişti.
Ayvaz Bey’in Türk kimliğine katkısı büyüktür. Çünkü o, Türk çocuğunu yetiştirecek öğretmenlerin yetişmesi ile ilgilenen bir kişiydi. Eşi Sevgi Gökdemir de benim hocamdır.
Komando Ayvaz’ın ruhu şad olsun.