Gürel Yurttaş / YENİÇAĞ
Ermenistan beraberliği ve Japonya yenilgisinin ardından bakıyorum da yorumlara; hep aynı şeyleri görüyor, okuyorum.
"Kuntz gitsin!"
Ve çeşitli isimler ortaya atıyorlar:
- Abdullah Avcı gelsin.
- Sergen Yalçın olmaz mı?
- Fatih Terim başa geçsin.
Teknik direktör değişikliği ile iş bitecek mi sandınız?
Milli Takım için 'Teknik direktör' lafı da yanlış zaten.
Rahmetli Coşkun Özarı en çok milli takımın başında kalan hocalardan biridir. Derdi ki hep; "Milli Takım'ın teknik direktörü değilim ben. Tek Seçici denilse daha doğru olur. Milli Takımların başında olanlar ülkelerindeki en iyi, en formda oyuncuları seçerler ve sahaya sürerler. Yoksa kısa süreli milli takım kamplarında gelindeki adama futbolu öğretecek ne zamanın var, ne de topa nasıl vurulacağını, nasıl pas verileceğini anlatacak süren."
Milli Takım'da yabancı hocaya ben de karşıyım. Yerli olmalı. Coşkulu olmalı. Sahadaki oyuncuları sahaya çıkmadan önce yapacağı konuşmalarla ateşlemeli.
Neyse bu başka konu.
Şuna geleceğim.
Sadece Kuntz değil ki sorun. Kuntz kendi kendine gelmedi oraya. Onu getirdiler. Getirenlerin ve inatla tutanların hiç mi kabahati yok.
Milli Takım sorunu en baştan başlıyor aslında.
Bakın gece üniversite rektörleri atandı. Havacılık Üniversitesine Arap dili ve uzmanı getirildi. Adam büyük ihtimal uçağa sadece yolcu olarak binmiş! Nasıl bir vizyon bekliyorsunuz ki?
Türkiye Futbol Federasyonu da öyle işte.
Soruyorum; Mehmet Büyükekşi'nin futbolla ne kadar ilgisi var ki federasyon başkanlığı yapıyor?
Ya seçtiklerinin?
Yönetim kurulunun? Atadıklarının?
İddia ediyorum, mahallede maç yapan çocuklardan birini getirseniz federasyonun başına daha isabetli olur!
Peki bizde yok mu kimse o işi yapacak?
Olmaz mı? Hem de alası var.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mustafa Denizli olmalı diyorum ben. Daha önce de söylemiştim bunu, yine tekrar ediyorum.
Türk futbolunu bu kadar bilen, yıllarca işin içinde olan, Türk futboluna teknik direktör olarak yeni bir anlayış getiren, artık futbol duayeni olan ve bana göre bir bilen olan Mustafa Denizli kurtarır ancak Türk futbolunu.
Ülkende böylesine bir futbol bilgesi varken ne bekliyoruz, anlayamıyorum.
Diyeceğim budur.
Mehmet Büyükekşi ve federasyonu orada durduğu süreceke Kuntz gitmiş o gelmiş, bu gelmiş. Hiç farketmez.
Yoksa daha çook hayal kırıklıkları yaşarız. Ondan sonra da ligin değeri neden bu kadar düştü, milli takım neden bu halde diye sürekli ağlarız.
