Tunceli’de Kemal Kılıçdaroğlu bayramı

Tunceli
CHP Erzincan İl Başkanı Çağdaş Baydaş ile birlikte Munzur suyunu takip ederek Tunceli’ye vardık. Yolda, dilimde Âşık Mahzuni’nin söylediği, çocukluğumdan beri hafızama yer eden “Bir Hozat Ovacık, bir de Tunceli” türküsü vardı. Yanılmıyorsam, “Yabancılar içer, içer Munzur suyunu” diye devam ediyordu. Sözlerini yanlış yazmayayım diye birkaç kişiye sordum, hatırlamadılar. Son olarak, Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi emekli öğretmen Yusuf Ziya Kılıçdaroğlu’na sordum, doğruladı. O zamanlar Munzur’un suyunu herhalde bölge halkı içiyordu ama şimdi HES’lerle birlikte sadece Munzur’un değil, Türkiye’nin bütün sularının, hatta AB belgelerine göre Fırat ve Dicle’nin sularının da yabancılara devri söz konusu. Tabii Tunceliler de HES’lere karşı.

***


Yolda Hayri Köklü Bey telefon etti, Pülümür’ü geçtikten sonra Zağve denilen yerdeki lokantayı tarif etti. Genç yaşlarda yemek yediği lokanta yıllar önce yakılmış; harabe durumundaydı.
Tunceli’de arabadan iner inmez ilk selamlaştığımız kişi Kamer Genç oldu. Miting alanında hazırlıklarla ilgileniyordu. Şaroğlu Otel’de CHP’li danışman Erol Şencan ile tanıştık. Küçük bir şehir turu yaptık. CHP seçim bürosuna uğradık. İkinci sıra milletvekili adayı, kendisinin tabiri ile “sosyalist gelenekten” Avukat Hüseyin Aygün ile sohbet ettik. “Türkiye, ana dilde eğitimin kabulüne doğru gidiyor” dedi.
Tabii, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ana dilin öğretilmesine evet diyor ama ana dilde eğitimi düşünmediklerini, fakat konunun tartışılabileceğini söylüyor. Tunceli’de de bu yaklaşımı tekrarladı ve “Ama resmi dilimiz Türkçe” dedi.
Hüseyin Aygün, Kılıçdaroğlu’nun gelişinden önce hazırladıkları Zazaca ve Türkçe afişlerin kaldırıldığını anlattı. Afişlerden birinde, Kemal Kılıçdaroğlu için “Resulullah’ın torunu Tunceli’ye hoş geldin” diye yazmışlar. Kılıçdaroğlu’nun mensup olduğu “Kureyşan aşireti” silsile yoluyla Hz. Peygambere bağlandığı için böyle kabul ediyorlar. Aşiret mensupları kendilerinin Horasan kökenli olduğunu da söylüyor.
Aygün, yazılarımı ilgiyle takip ettiğini de söyledi. Danışmanı ise köye dönüş yasası ile ilgili olarak çıkarılan yasaya uygun miktarların halka ödenmediğini anlattı. Tunceli’de 17 bin kişiye bir milyar, toplamda 360 bin kişiye altı-yedi milyar eksik ödemenin söz konusu olduğunu söyledi.
Yine, devletin kusuru yüzünden hayatını kaybedenlerin ailelerine 18 bin lira tazminat verildiğini, kaçak ayı avlamanın cezasının da 18 bin lira olduğunu anlattı.
Tunceliler, Kemal Kılıçdaroğlu’nun başbakan adaylığından dolayı çok heyecanlı. Diğer Zazaca-Türkçe afişlerde “Bizim liderimiz Türkiye’nin Başbakanı oluyor, Hızır yardımcısı olsun”, “Bizden biri başbakan olacak, sahip çık ya Hızır”, “Sayın liderimiz, çocuklarımızın günahı, sizin boynunuzdadır” masajları vardı.
Ancak, sözlü siyasi propagandada Türkçe dışında bir dile izin verilmekle birlikte, yazılı olarak aynı izin verilmediği gerekçesiyle ve CHP genel merkezinin başvurusu ile afişler kaldırılmış. Tunceli’de dağ köylerinde PKK baskısı hâlâ hissedildiği için BDP’nin buralarda oy alabileceği, ancak iki milletvekilini de CHP’nin alacağı konuşuluyor.

***


Kılıçdaroğlu, Tayyip Erdoğan’ın ikide bir soy sop konusunu gündeme getirmesine karşılık, “Aslımızla da neslimizle de soyumuz ve sopumuz ile de Tuncelili olmakla da Dersimli olmakla da gurur duyuyorum” diyerek Tuncelilerin gururlarını da okşadı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi Yusuf Ziya beyin az önce bana söylediği “Babam bize hiçbir insanı ayırmamamızı, herkese saygılı olmamızı öğütlerdi” sözlerine benzer ifadeler kullandı ve “Adım Kemal, Kemal’in kurduğu Cumhuriyetin okullarında yetiştim, siyasi parti genel başkanı oldum, millete hizmet etmeye çalışıyorum” dedikten sonra “Herkesin eşit ve özgür olduğu bir Türkiye için çalışıyorum” diyerek, Tayyip Erdoğan’ın soy sop veya dini inanç tartışmalarına girmelerini kınadı.
Tunceli, kendi öz evladı olan Kemal Kılıçdaroğlu’nu büyük bir heyecan ve coşku ile bağrına bastı. Gerçi şehirde, Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında “antiemperyalizme karşı bağımsızlık” savaşı vurgusu dışında 19 Mayıs ile ilgili bir işaret göremedim ama, “Tunceli’de Kılıçdaroğlu bayramı yaşandı” diyebilirim.
Kılıçdaroğlu’nun en önemli mesajı “Yeter ki bölünmeyelim. Yeter ki ayrışmayalım, bütün sorunlarımızı çözeriz” oldu. Tunceli halkı bu sözü, “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” diye karşıladı. Kılıçdaroğlu da “Benim umudum da sizsiniz” dedi ve ekledi, “Dersim özgürlük demektir.”

Yazarın Diğer Yazıları