TSK'nın 'Amerikalı ajan' uyarısı!
Açılım, artık kontrolden çıkmaya başladı. Kimbilir belki de açılım mimarlarının istediği sonuç buydu!
Muş’un Bulanık ilçesinde DTP’nin kapatılmasını protesto etmek için kepenk kapattırmak isteyen ve açık dükkanlara taşlarla saldıranlara, esnaftan bir kişi ateş açtı, iki kişi öldü. Reuters ajansı, haberi verirken “Yaşanan olaylar hükümetin Kürtlere daha fazla hak verme çabalarını raydan çıkarma tehlikesi taşıyordu” ifadesini kullandı.
Reuters böyle diyor ama açılım uygulamalarında söz konusu olan Kürtlere hak vermek değil PKK’nın dağdan inmesi bahanesiyle meşrulaştırılmasıdır.
* * *
ABD’de CIA güdümlü düşünce kuruluşlarından Carnagie Endowment Vakfı’nın uzmanı ve açılımı Türkiye’ye 2009 Nisan ayında öneren Henry Barkey, Türkiye’de son günlerde yaşananları CNN Türk’e değerlendirirken sokaklara taşan şiddetin görmezden gelinerek açılım konusunda yola devam edilmesi gerektiğini söyledi.
Barkey, okun yaydan çıktığını, açılımda artık geri dönülemeyeceğini iddia ederek, “DTP’nin kapatıIması, şehitler, açılım için çok ciddi yaralar. Fakat hükümetin çok akıllı davranıp açılımın bitmediğini gösteren simgesel de olsa hareketlerde bulunması, somut adımları atması lazım. Ve bunları çok çabuk yapması lâzım” diye konuştu.
Açılımı fırsat olarak nitelendiren Barkey “Bu fırsat bir kez daha ele geçmez” dedi.
Burada aklımıza Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün açılım için “tarihi fırsat” dediği geliyor.
Barkey, “Hükümetin açılımdan dönmesi çok büyük bir hezimet olur. Süreçten geri dönülmesi Türkiye’de büyük problemlere yol açar” diye uyarmayı da ihmal etmedi ve Türkiye’nin Ortadoğu’daki uzlaşmacı rolünün de sıkıntıya girebileceğini öne sürdü! Demek, açılım sürecinin Büyük Orta Doğu projesinin bir parçası olduğunu Barkey kabul ediyor!
* * *
Bütün bunlardan önce 11 Aralık tarihli gazetelerde çok önemli bir haber vardı. Tayyip Erdoğan’ın Barack Obama ile bir araya geldiği günlerde Genelkurmay Başkanlığı’nın İçişleri Bakanlığı’na “çok gizli” ibareli ve kriptolu bir yazı gönderdiği ve Türkiye’de görev yapan ABD’li ajanlara karşı polisin uyarılmasını istediği ortaya çıktı.
Yazıda, Türkiye’deki üslerde görevli ABD askerlerinin denetiminden sorumlu olan, ABD Hava Kuvvetleri Özel Tahkikat Bürosu elemanlarının, görevlerinin dışına çıktığı bildirildi.
Genelkurmay Başkanlığı, Barack Obama’nın Türkiye ziyareti öncesinde de ABD’li görevlilerin özellikle yerel belediye yöneticileriyle bir araya geldiklerine dikkat çekmişti.
* * *
Erdoğan ise Meclis kürsüsünden, muhalefetin sert eleştirileri karşısında, hançeresini yırtarcasına “inadına açılım” diyor. Erdoğan’ın Meclis kürsüsünde ortalık karıştığı andaki ses tonunu, babasından dayak yiyen çocuğun feryadına benzettim!
Toparlayacak olursak şöyle diyebiliriz:
Önce Türk Silahlı Kuvvetleri psikolojik operasyonlarla yıpratılarak kıpırdayamaz, hatta sesini çıkaramaz hale getirildi. TSK, ses çıkarmaktan aciz değildir elbette ama öyle bir ortam oluşturuldu ki, artık TSK adına yapılan her açıklama olumsuz karşılanıyor.
TSK’nın pasifleştirildiği ortamda da iç savaş tohumları filizlendirildi. Böyle bir girişimde “ajan” lar da kullanılacaktır elbette. Halkın içinde bu oyuna gelenler çıkabilir ama genelde Türk halkı, sağduyu ile hareket etmeli ve Türkiye’yi müdahale etmek için ellerini oğuşturan ABD ve AB’ye fırsat vermemelidir.