"TSK’dan milliyetçi kadrolar tasfiye ediliyor" saçmalığı!
Ergenekon adı verilen soruşturmada mahkemenin gizlilik kararını bu kararı aldıranlar yüzlerce defa ihlâl etti.
Sanıkların savcılık ifadeleri bile avukatlarına verilmezken anında medyaya veriliyor! İşte Mustafa Balbay, “Ben daha Ankara’ya hareket etmeden, savcılıktaki ifademin gazetelere ulaştığını öğrendim” diyor. Uygulama böyle oluyor. Dolayısıyla gizliliğin hiçbir anlamı kalmamıştır.
Biz yine de iddianameyi bekleyelim!
* * *
Bekleyelim de soruşturmanın arka plânı ile ilgili kimilerinin ağızları kursaklarına varıyor. Nevzat Tarhan’a göre “TSK’dan milliyetçi kadrolar tasfiye ediliyor, ulusalcıların tezi olan Avrasya stratejik hedefi Enver Paşa’nın hayalidir. Tasfiye edilen budur! Ergenekon çetesi var ve misyonunu tamamladı.”
Emekli hâkim albay Ümit Kardaş’a göre “İki generalin orduevinden alınması bir mutabakatın sonucudur. Orduda bir bölünme var. Çünkü siyaset yapan bir ordu ve Amerika’ya daha yakın duran bir kesim var. Bunların karşısında ulusalcı dediğimiz, daha milliyetçi olanlar yer alıyor. Burada dış dinamik bunun farkında olabilir ve ulusalcı dediğimiz Şener Eruygur gibi isimlerin tasfiyesine yeşil ışık yakmış olabilir. Şimdi de tasfiye ediliyor.”
Engin Ardıç ise şöyle dedi:
“Türk faşistlerine iki çift laf;
Ne yani, ’NATO’culara karşı’ oynadığınız maçı kazanabileceğinizi sanacak kadar saf mısınız siz yahu? Nereye doğru gittiğinizi göremeyecek kadar kör müsünüz?
Size ’komünistlere bulaşın’ denilmişti, ’kendi kafanıza göre jeostrateji oynayın’diyen oldu mu?
Defalarca yazdık yıllardır: Avrupa’yla köprüleri atacak, Amerikan ittifakından çıkmak isteyecek, Rusya-Çin-Hindistan, hatta utanmadan şeriatçı İran ittifakı arayacaksanız, Amerika bunu size çok pahalı ödetir, diye!”
Biliyorsunuz daha önce de Fehmi Koru, operasyonun Tayyip Erdoğan-Bush görüşmesinde kararlaştırılmış olduğunu söylemişti.
* * *
Bana göre bu iddiaların hiçbiri doğru değildir. ABD, elbette, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde operasyon yapmaya çalışıyor, konu Bush-Erdoğan görüşmesinde de gündeme gelmiş olabilir. Fakat böyle bir talep olsa bile mevcut komutanlar, emekli generallerin tutuklanmasına sessiz kalmazdı. Sebep, tutuklananların Avrasyacılığı filan da değildir.
Kimin Amerikancı kimin Avrasyacı olduğu alnında mı yazıyor? Önemli olan söylemler değil, icraattır, icraat!
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin milliyetçilikten vazgeçmesi de mümkün değildir.
Bütün Türk subayları milliyetçidir. Türk subayının önünde Atatürk örneği durdukça bunu kimse değiştiremez! Fakat tabii ki komutanlar dünyanın değişen şartlarını değerlendirerek ne gerekiyorsa yapacaklardır.
Bir defa, sadece dört “emekli” generalin tutuklanması söz konusudur!
Emeklilikten tasfiye olur mu?
* * *
İkincisi, bu operasyona TSK’nın şimdiki komutanlarının ses çıkarmamasının sebebi, “Darbe Günlüğü” denilen notların 3 Şubat 2004 gününü anlatan bölümünde saklıdır!
Orada, bilhassa Şener Eruygur’a bugün reva görülen muamelenin sebebi fotoğraf gibi görünüyor.
Diyeceksiniz ki, bizi uğraştırma da orada ne deniliyorsa söyle!
O bölümü buraya alırsam, bir bu kadar daha yer gerekir. Fakat özetle söylemem gerekirse, bütün kavganın sebebi o dönem Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na kimin geleceği meselesidir. Çünkü Kara Kuvvetleri Komutanı, sonradan Genelkurmay Başkanı olacaktır.
Tarhan, Kardaş ve Ardıç, boşuna sevindirik olmasın; bugün TSK’nın yıpranması pahasına, emekli komutanlara bir dönemin faturası kesiliyor, hepsi bu!