''Tayyip tipi Başkanlık'' ''Tek adam diktatörlüğü''

Bugün birisi çıksın ortaya da "Tek Adam Rejimi projesinin mimarı benim" diye bu ucube rejimi sahiplensin. Hodri meydan, bekliyorum bugün bu babayiğitliği yapacak kişi ya da kişileri…

Bakın bir örnek daha vereyim.

"Tek Adam Rejimi" olarak tanımladığımız bu ucube sisteme göre;

- Bakanlar Kurulu yoktur.

Her hafta pazartesi günü yapılan toplantıya;

- Cumhurbaşkanı,

- Cumhurbaşkanı yardımcısı,

- Bakanlar katılıyorlar…

Peki, bu toplantıyı radyolar, televizyonlar, web siteleri ve yazılı basın nasıl haberleştiriyor?

- Bakanlar Kurulu…

Anayasada böyle bir kurul var mı? Yok…

Sakın şaşırmayın ve bakın anayasada hangi hükümler var:

- 21 Ocak 2017 tarihli ve 6771 sayılı Kanunun 16''ncı maddesiyle, bu fıkrada yer alan "Bakanlar Kurulu" ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

- Kanunlar ve diğer mevzuat ile Başbakanlık ve Bakanlar Kuruluna verilen yetkiler, ilgili mevzuatta değişiklik yapılıncaya kadar Cumhurbaşkanı tarafından kullanılır.

Evet, şok oldunuz değil mi?

Aziz Nesin''in, "Yaşar ne Yaşar ne Yaşamaz" hikâyesindeki gibi…

Bakanlar Kurulu var ama yok…

Peki, ne var?

Cumhurbaşkanı var, yardımcısı var, bakanlar var.

"Bakanlar Kurulu kararı" yok...

Peki, ne var?

Cumhurbaşkanlığı kararı var.

Bu anayasa öyle ucube bir anayasa ki;

Cumhurbaşkanına Meclis''te hem "Tarafsızlık" yemini ettirmekte, hem de "Partili" olmasına izin vermektedir.

Yasama, Yürütme ve Yargı "Tek Kişi" tarafından yönetilmektedir.

- Peki, bu ucube sisteme kimse karşı çıkmadı mı?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle önermişti;

- "Çok başlılık ayaklarımıza pranga vurmaktır, güç tek elde toplanmalıdır, sistem değişmelidir"

Erdoğan''ın bu sözlerine, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 30 Ocak 2015''de şöyle yanıt verdi:

- "Bunları söyleyenler halt etmiştir. Milletimize tepeden bakanlar, kibir olup, gıybet olup, inkarcı olup her emanetimizi öğütüyorlar. Kök yerinden oynadı mı dalın gücü kalır mı?"

27 Ağustos 2014 Bahçeli dedi ki;

"Erdoğan yanlıştadır, gaflettedir.

AKP hızla eriyecek, hızla emilecek ve gün gelecek siyasetten silinip gidecektir. Allah''ın izniyle bu, çok uzun sürmeyecek, milli karar ve milli diriliş, çözümcüleri, açılımcıları, hainleri, rüşvetçileri önüne katıp adaletin huzuruna kadar kovalayacaktır."

3 Şubat 2015 Bahçeli dedi ki;

"Sözümüz söz Türkiye''yi kurtaracağız. 17-25 diliyle konuşanlara 29 Ekim kudretiyle cevap vereceğiz.

Erdoğan''ın aklı, derdi koltuktur. Hedefi Türkiye''yi cehenneme çevirmektir. Erdoğan anayasayı delik deşik etmiştir.

Erdoğan''dan cumhurbaşkanı olmaz demiştim. Yine aynı yerdeyim, yine aynı görüşteyim.

Kuzey Kore''ye bakın. Görünüş halinde Erdoğan''ın aynısının tıpkısını göreceksiniz.. Ettiği yemini sayısız kere çiğnemiştir, bu bizi çok rahatsız etmiştir.

Erdoğan yemin etmiştir. Peki, Erdoğan, namustan ne anlamakta, şereften ne anlamaktadır?

Erdoğan bundan sonra ruh heybesinden düşürdüğü şeref kristallerini düşürüp de arayan ama bulamayan bir şahsiyet olacak anılacaktır.

AKP başkanlık sistemini getirmeye çalışmaktır. AKP, PKK, İmralı arasında bir al-ver süreci kurulmuştur."

9 Mayıs 2015 Bahçeli dedi ki;

"Recep Tayyip Erdoğan, aslında Türk tipi değil ''Tayyip tipi'' başkanlık hayalleri kurmaktadır.

Bütün yetkilerin kendisinde toplandığı, yargının kendisine bağlandığı, yasama organı Meclis''in kendi kontrolüne sokulduğu, denge, denetim ve fren sistemi olmayan, tek adam diktatörlüğü, tahtsız ve taçsız sultanlık peşinde koşmaktadır.

Erdoğan eline almış mukaddes Allah kelamını, halka doğru sallıyor. Ey gafil, milletimizin inancı tamdır. İmanı bütündür.

17-25 Erdoğan, sana sesleniyorum. Kendine gel, haddini bil, küfre sapma.

Recep Tayyip Erdoğan tipi Başkanlık sistemi; Türkiye''nin bölünmesinin reçetesidir. Demokrasinin idam fermanıdır. Tek adam diktatörlüğünün beratıdır. Hırsızlık ve yolsuzluk ruhsatıdır."

Bahçeli bunları dedi, dedi, dedi… Ve sonunda mealen şöyle dedi;

- "Ya Erdoğan''ı anayasaya uyduracağız, ya anayasayı Erdoğan''a uyduracağız"

Erdoğan''ı anayasaya uyduramayan Bahçeli, işte bu ucube anayasaya destek verdi ki şu sözleri akıllarda kaldı;

- "Tayyip tipi Başkanlık,

- Kuzey Kore modeli,

- Demokrasinin idam fermanı oldu,

- Tek adam diktatörlüğü,

- Tahtsız ve taçsız sultanlık,

- Erdoğan yanlıştadır, gaflettedir,

- Erdoğan anayasayı delik deşik etmiştir…"

Bugüne kadar 160 bin 170 kişiye, "Cumhurbaşkanına hakaret" davası açan Erdoğan;

Erdoğan kendisine bu hakaretleri yağdıran Bahçeli''ye Türk Ceza Kanunun yürürlükte olan "Cumhurbaşkanına hakaret" başlıklı 299''uncu maddesi gereği tek bir dava neden açmadı?

"Tek Adam rejimi" diye tanımlayınca hop oturup hop kalkanlar;

Devlet Bahçeli''nin bu sözlerini hatırladınız değil mi?

Sıkıysa haydi eleştirin…

Yazarın Diğer Yazıları