AKP’ye sıcak bakan bazı okurlarımız, “Tayyip Erdoğan’ın hiç mi başarısı yok, hep eleştiriyorsunuz” diyor. İsterseniz gelin hep birlikte düşünelim, AKP iktidarı ile birlikte Türkiye’de olumlu yönde değişen ne vardır?
* Ekonomideki değişime bakalım. Türkiye’nin tapusu el değiştirdi. Türkiye yabancıların eline geçti. Bakınız durum hangi noktalara geldi. Fatih Erboz’un haberine göre DP Polatlı İlçe Başkanı Birol Gökçe, “Yunan bankaları çiftçimize verdiği cazip kredilerle toprakları ipotek etti. Kurtuluş Savaşında kaybetmediğimiz topraklarımızı ipotek yoluyla Yunan bankalarına verme tehlikesiyle karşı karşıyayız” uyarısında bulundu. Tabii bu sadece bir örnektir. Trakya çiftçisi de toprağını Yunan bankalarına devretmek üzere!
* Eğitimde başarı oranı üniversite sınavlarından belli oluyor! Öğretmene değer vermeyen, sözleşmeli statüsünde düşük ücretlerle gençleri çalıştıran AKP iktidarı, bedava ders kitabı dağıtmakla belki oylarını korudu ama 30 bin öğrencinin sınavlarda sıfır çekmesini sağladı.
* Sağlık alanında eskisine göre olumlu değişiklikler var. Vatandaşın önündeki birçok bürokratik engelin kaldırılması gerçekten takdire değer. Fakat özellikle İstanbul’da yeni özel hastaneler zincirleri AKP’nin üst düzey yöneticilerinin elinde. Yasalar bile onlar için çıkarılıyor.
* Hukuk ve adalet camiasını hiç sormayın! Türkiye’de hukukun bu kadar ayaklar altına alındığı başka hiçbir dönem olmamıştır. Devam eden büyük soruşturmalarda, soruşturmanın gizliliğini ihlal edenler yargı ve emniyet mensupları olmuştur. Geçenlerde bu konuda bir savcı ile konuşuyordum. Soruşturmanın gizliliğini ihlâl eden medyayı suçluyordu. “Sanık ifadelerini avukatlar görmeden basına servis yapanların hiç mi suçu yok” diyecek oldum, “Evet ama, söz konusu olayı hırsızlık suçuna benzetirsek, hırsızlık malını satın almak suç olduğuna göre, yasadışı yollardan elde edilen haberleri yayımlamak da suçtur” diye cevap verdi. Uzatmayalım. Türkiye hukuk alanında çok gerilere gitti. Bir daha zor toparlanır.
* AKP iktidarı, demokrasicilik oyunu oynarken, Türkiye’nin güçlü bir devlet olarak ayakta durmasını sağlayan en büyük gücü olan TSK’yı yıprattı. Böylece Türkiye’nin milli gücünü zayıflatmış oldu. Son günlerde ise Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üzerinde bile medya terörü estiriliyor!

***

Bunun dışında güncel bir olay var ki gerçekten Tayyip Bey’in en büyük başarısıdır diyebiliriz. O da insan sağlığına çok büyük zarar veren sigara yasağıdır. Öyle ki kapalı mekânlarda sigara içilmemesi sayesinde sadece sigara içmeyenler değil, içenler de korunmuş oluyor. Çünkü sigara içenler, içtikleri sigaradan fazla, kapalı mekânlardaki dumandan etkileniyordu.
Bir milletvekili, Amerikan sigara tekellerinin baskısına rağmen sigara yasağının genişletildiğini söylemiş. Bu vekilimize, AKP’nin Amerikan Cargill şirketinin talepleri yerine gelsin diye, Danıştay kararlarını hiçe sayarak yasa üzerine yasa çıkarmasını da hatırlatmak gerekiyor.

***

Fakat sigara yasağı gerçekten önemli. Sigara ile Savaş Vakfı Onursal Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, “Sigaranın, öldürücülüğüyle nüfus kontrolünden başka hiçbir yararı yoktur, bu yasaya Türkiye sahip çıkmalı” dedi.
Türkiye Kahveciler, Kıraathaneciler Büfeciler Federasyonu ise 70 bine yakın kahvehane ve çay ocağının 19 Temmuz’dan (Bugün) itibaren kapsamı genişletilerek uygulanacak sigara yasağından etkileneceğini, bu işletmelerin 200 binin üzerinde çalışanı bulunduğunu bildirdi. Federasyon, mahkemeye başvurmaya hazırlanıyor. Bu başvurudan hiçbir sonuç çıkmaz.
Bu durumda Tayyip Bey’in kahvehaneleri de yeniden ele alması gerekecek galiba! Elbette insanların dinlenmeye ihtiyacı vardır. Bunun için kahvehaneleri dönüştürmek gerekiyor. Her kahvehaneye 100 kişi gitse, günde yedi milyon eder. Yedi milyon kişi ile dünya yeniden kurulabilir!