Suriye'nin istikrarında İdlip'in rolü
Suriye sorunu bölgede istikrarsızlık yaratmayı sürdürürken en çok Türkiye''nin başını ağrıtmakta, hatta Türkiye için beka sorunu olmaya devam etmektedir.
Suriye''nin kuzeyinde ABD''nin, Irak''tan Akdeniz''e kadar uzanan bir terör devleti oluşturma projesi, Türkiye''nin bölgeye, Fırat kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı operasyonları adı altında üç yerden müdahalesiyle akamete uğratılmıştır.
Bu müdahalelerde Rusya''nın sessiz, ancak olumlu tutum ve tavrı önemli rol oynamıştır. Ancak bu durum ABD''yi, Suriye''nin kuzey doğusunda da olsa bir terör devleti kurdurma girişiminden vazgeçirmemiştir. Bu nedenle SDG/PYD/PKK''ya olan sınırsız desteğini sürdürmektedir.
ABD, SDG/PYD/PKK bölgesindeki durumunu devam ettirirken, İdlip''teki karmaşayı izlemekte, örtülü girişimlerde bulunmakta, bölgede meydana gelecek olumsuzlukları fırsata çevirmeyi kollamaktadır.
İdlip sorunu tırmanıyor
İdlip, radikal İslamcı örgütlerin kol gezdiği bir bölge olup, bunların çoğu yabancı terörist savaşçılardır. Sayılarının 30 bin civarında olduğu söylenmekte, bu örgütlerin başında da HTŞ gelmektedir. Türkistan İslam Partisi ve IŞİD, El-Kaide benzeri diğer radikal örgütler de burada yer almaktadır. Tamamı terör örgütü olarak kabul edilmiştir. Ayrıca bölgede ılımlı İslami örgütler de bulunmaktadır. Rejim güçleri de bölgeyi kontrol altına alabilmek için uğraş vermeye ve Rusya da bunu desteklemeye devam etmektedir.
Rejim güçleriyle muhalif örgütlerin çatışmasını önleyerek bölge halkının zarar görmemesi için, SOÇİ mutabakatıyla Türkiye ve Rusya tarafından karşılıklı gözlem noktaları ihdas edilmiştir. Belli bir zaman içinde de Türkiye, örgütlerin elindeki ağır silahların toplanması ve ılımlı-radikal ayırımının yapılması görevini üslenmiştir. Müteakiben Radikal İslamcı örgütlerin bölgeden çıkarılması öngörülmüştür.
Ancak ne gözlem noktaları etkili olabilmiş, ne de örgütlerle ilgili hususlar yerine getirilebilmiştir. Üstelik TSK ve SMO(ÖSO), Rusya, Rejim güçleri ve terör örgütlerinin saldırılarıyla şehitler vermiştir. En son üç askerimizin, açık olarak ilan edilmese de, HTŞ tarafından şehit edildiği söylenmektedir.
ABD, Türkistan İslam Partisini terör örgütü listesinden çıkarmıştır. Şimdi de HTŞ''yi çıkarma aşamasındadır. ABD, bunların bir kısmını Çin''e karşı kullanmak üzere, Afganistan-Çin sınırına göndermeyi düşünmektedir.
SOÇİ mutabakatının İdlip tarafı artık işlememektedir. Yakın zamanda Rusya destekli Rejim güçlerinin daha kapsamlı harekât yapabileceği değerlendirilmektedir. ABD, bölgedeki anlaşmazlığın daha da artarak Türkiye''nin Rusya''yla arasının açılmasını arzu etmektedir. Bununla kuzeydoğudaki Garnizon Terör Devletinin konumunu güçlendirmeyi de hesaplamaktadır.
Sorun ivedilikle çözümlenmeli
Putin''in Esat''la yaptığı görüşmede, Suriye''deki yasa dışı güçlerin ülkede birliği sağlamaya engel teşkil ettiğini söylemiştir. Görüşmede, ülkede %90 oranında sağlanan kontrolün, direnişçilerin elinde bulunan diğer yerlerde de sağlanması için yürütülecek operasyonların ele alındığını da duyurulmuştur. Ayrıca Türkiye''nin, Rusya seçimlerinin Kırım''daki sonuçları tanımaması açıklamasına, Rusya''dan ilişkilerin bozulabileceğini ima eden açıklamaların gelmesi de dikkat çekmiştir.
Esat rejimi, uluslararası alandaki meşruiyetini güçlendirmek için "Arap" kartını kullanmaya başlamıştır. Mısır, Ürdün ve Irak''la işbirliğini artırmıştır. Arap ülkeleriyle yakınlaşmaya çalışmaktadır.
İdlip''teki durum sürdürülebilir değildir. Mevcut statü Türkiye''nin cihatçıları koruduğu şeklinde algılanmaktadır. Sorun, "Geçici Suriye Ulusal Mutabakat Hükümeti" üzerinden değil, doğrudan meşru Suriye yönetimi üzerinden, Rusya''nın da desteği alınarak çözümlenmelidir. Bu nedenle ivedilikle Suriye yönetimiyle doğrudan irtibata geçilmeli, normalleşme sağlanmalıdır.
Böyle yapılmadığı taktirde, Suriye''nin bölgeyi kontrol altına alması için operasyonlarını arttıracağı, Türkiye''ye müteveccih büyük bir göç akımının olacağı, Rusya''yla aramızın bozulacağı, bunun Türkiye kontrolündeki bölgeleri de sıkıntıya sokacağı düşünülmektedir.
İdlip çözümlenmeden Suriye, siyasi çözüme ulaşamayacak, gelişmeler, ABD''nin istediği gibi, parçalanmaya yol açacak, Türkiye de beka sorunuyla karşı karşıya kalacaktır.