Suriye'de av köpekleri yarışması!

Sakarya'nın merkez ilçesi Adapazarı'nda, "10. Fermalı Av Köpekleri Mera Yarışması" yapıldı.

"Ferma" av köpeğinin, avı bularak, avcı gelinceye dek onu gizlendiği yerden gözetlemesine deniliyor.

Adapazarı Belediyesi'nce Bileciler Köyü Dernekkırı Merası'nda düzenlenen yarışmada, av köpekleri, araziye salınan bıldırcın ve keklikleri en kısa sürede bulmaya çalıştı. İki köpeğin meraya salındığı yarışmada, arazide saklı olan keklik ve bıldırcınları en kısa zamanda bulan ve fermaya duran köpek finale kaldı.

Organizatör Yavuz Korkmaz, "Kahramanmaraş'tan Kars'a, Edirne'den İzmir'e, Muğla'ya kadar 58 ilden katılımcı var ve 234 köpek yarıştı. Biz bu etkinliğe 'Avcı Bayramı' diyoruz. Bu merada yarışan köpeklerimiz, Türkiye'yi temsilen Avrupa'da ikinci olmuştur. Buradan birçok cevherler çıkıp ülkemizi yurt ışında temsil ediyor." dedi.

Yarışma sonunda dereceye giren av köpeği sahiplerine ödülleri verildi.

***

Bu yarışma bana 2005 yılında söylenmiş, "Silâhımız dolu; uygun kuşu bekliyoruz" sözlerini hatırlattı. Haber 27 Nisan 2005 tarihli Sabah gazetesinde Sinan Cem Şahin imzasıyla çıkmıştı. Türkiye'deki özelleştirme ihalelerine katılan Electrolux şirketinin Türkiye Genel Müdürü Nevio Pollesel, Türkiye dahil birçok ülkede yatırım için fırsat kolladıklarını söylemiş, "İyi bir avcı silâhı dolu beklemeli. Üzerinden ne zaman bir kuş geçeceği belli olmaz. Biz de öyle yapıyoruz" diye konuşmuştu.

O günlerde 11 ülkeden, ciroları yaklaşık 900 milyar Avroyu bulan 19 çokuluslu şirketin üst düzey yöneticileri, İstanbul'da Başbakan Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında 2. Yatırım Danışma Konseyi Toplantısı'nda buluşmuştu.

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye akın akın geldiğini belirterek, ülkenin geleceğinin parlak olduğunu söylemişti.

***

Hani şimdi şeker fabrikaları satılıyor, ülkenin ormanlarının kiralanması, su kaynaklarının satılması için de yasa çıkarıldı ya, alıcılar da bunu bekliyordu işte! Av köpekleri, fermaya yatmış, avcılara gösterilecek uygun kuşu bekliyordu!

Orman köylüsü ise başlarına geleceklerden habersiz, "Yeşil Yol" çerçevesinde yaylaları birleştirme projesi devam ederken, orman içindeki toprak yolların sekiz metre genişliğinde asfalta dönüştürülmesini memnuniyetle karşılıyor... Bu arada yollar genişletilirken kesilen ağaçlar da yüklenici şirkete kalıyor! Sadece bu kadar değil elbette, kesimler başka gerekçelerle de yaygınlaştırıldı.

***

Türkiye böylece taşıyla, toprağıyla, ağacıyla ormanıyla su kaynaklarıyla pazarlanırken, 21. Yüzyılın Haçlı Seferi olan Büyük Orta Doğu Projesi çerçevesinde, Afganistan, Irak ve Libya'dan sonra Suriye de uydurma gerekçelerle bombalanıyor.

İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım ise, ABD, İngiltere, Fransa ortak saldırısı için, "kimyasal silâh tesisleri var" iddiasını doğru kabul ederek "Atılan füzeler içimizi serinletmedi. Çok az vuruş yapıldı ve o tesislerin yok edilmediğini, tesislere bir zarar verilmediğini düşünüyoruz. Danışıklı dövüş gibi bir atış yapıldığını düşünüyoruz." diyebildi.

Haçlılar, İslâm dünyasını, besledikleri El Kaide, IŞİD, PKK/PYD ve FETÖ gibi terör örgütlerine parçalatmak için "En çok Müslümanı kim öldürecek?" yarışması düzenlemişken, bu ülkeleri yönetenlerin çoğunluğu bu katliamları alkışlıyor.

Avcılar, İslâm dünyasında bir sürek avı başlatmış, Suudi Arabistan, Ürdün, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri gibi Müslüman ülkelerin yöneticileri de onlara yol gösteriyor! Füzeler İran ve Türkiye'ye atıldığı zaman mı içleri serinleyecek acaba? Ya bizimkilere ne demeli?

Yazarın Diğer Yazıları