Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Turgay BEŞYILDIZ
Turgay BEŞYILDIZ

Hangi Kredi'den Trabzon'a kupa kredisi

TURGAY BEŞYILDIZ / YENİÇAĞ

Öncelikle, böyle bir maçı tavuk kümesi gibi bir stadyumda oynatan TFF’yi, futbolun bu ince ayarlarını çok bildiklerini sandıkları için, Oskar’a aday gösteriyorum. Lütfen kabul buyurun!
    İlk yarıda sahaya çıkan Trabzonspor’un adeta ’Saldım çayıra mevlam kayıra’ on biri! bekleneni zaten sergilediği; al gülüm ver gülüm, vursun seyret gülüm, bırak geçsin gülüm’le geçirince, ilk yarıyı tek golle yenik kapattı.
     Bu akşam bir şeyler beklediğim Trezeguet’in ciddiyetsizliğine, Umut’un umutsuz vaka durumuna, Naci’nin de deplasmanda sevimli hayalet olması eklenince, Trabzonspor’un vurdum duymaz bu kötü futboluna, özellikle bu üç adamın bu gece; kırmızı biber, limon  ve sirke olması, bana iyi yapılmamış bir ayak, paça çorbasını hatırlattı.
     Trabzonspor’un üç sakat oyuncusuna karşı, Hangi Kredi Ümraniyespor takımının kadro dışı bırakılan iki oyuncusu Kaleci Serkan ve Del Valle 21 kişilik kadroda olmayanlardı.
     İlk 45 dakikada Trezeguet ve Umut’un kaçırdıkları ve ev sahibinde Umut Nayir’ın attığı gol aklımda diğer kalanlardı. Ümraniye takımının for hattını, bordo mavili defans bu dakikalarda demarke durumda bırakınca, kaleci Uğurcan’ı oldukça sıkıntı bastı. Bu yarıdaki Trabzon''a karşı esen rüzgarda, bordo-mavililerin oyun kurma becerisini uzaklaştırdı. 
     
                                                                     *
     Bu 90 dakika; futbol adına çok çok eski siyah, beyaz filmler gibi, karşı perdede çok zevk vermedi dersem yeridir sanırım.
     İkinci yarı başlamadan Trezeguet, Naci ve Umut’u dışarı alıp, Yusuf Yazıcı, Gomez ve Bakasetas ile doğru bir hamle yapan Abdullah Avcı, oyunun üçte ikilik bölümü bittiğinde, ne istediğini, ne de hayal ettiğini alamadı.
    Yaklaşık 300 civarında bordo mavili taraftarın, bu isteksiz takımını sıkılarak ama destekleyerek izlerken, dakikalar ilerledikçe Hamsik ve sol bek Arif’in yerlerini Djaniny ve Peres’e bırakması da, acaba beraberlik golü gelir mi? beklentisinden başka bir şey değildi!
     Bu akşam kendi arasında çok pas hatası yapan sahanın misafir takımı, yer yer Recep Uçar’ın talebelerine çok rahat şut attırması da enteresandı. Hamsik, oyundan alındıktan sonra yedek kulübesine değil de, soyunma odasına direkt gitmesi hangi akla hizmetti bilmiyorum. Yani Marek Hamsik, top mu oynadın da kapris yaptın? Yoksa gerçekten bilmediğim bir mazeret için mi, direkt soyunma odasına gittin? Bilmiyorum. Bunun futbol edepliğindeki kararını bilmeden sana bıraktım!
     Bordo mavililerde, Larsen’in kendi kalesindeki gol çizgisinden çıkardığı top, ev sahibi takımın 2-0 öne geçmesini önlerken, beraberlik için gol atma azmini ve isteğini normal sürede göremediğim Trabzonspor, bu gece seyir hanesine önce negatif, sonra pozitif bir not daha yazdırdı diyebilirim.
     Ligin devre arasında Yusuf Erdoğan’ı Adana Demirspor’a bonservisiyle, Emrehan Gedikli’yi de satın alma opsiyonlu olarak Austria Lustenau takıma gönderip, A takım kadrosundaki oyuncu sayısını, dördü kaleci 29’a indiren Trabzonspor, son haftalardaki anlam veremediğim saha içi görüntüsünü, bu akşamın ilk 90 dakikasında vizyona soktu.
                                                                     *
    Süper Ligin dibine demir atarak, benim bu ligde ne işim var diyen, el sallaya sallaya, bağıra bağıra, ben Spor Toto 1.Ligi’ne geri dönüyorum diye seslenen bir takıma, Türkiye Kupası’nda elenmek zurnanın son deliği olsa gerekecekti!    
     Hele de sonradan oyuna giren Glumac’ın son dakikada Ümraniye adına kaçırdığı gol, bordo mavililere talihin son anda güldüğü piyangoluk andı. 
    Oyunun uzatmalarında; sık sık defans bloğunu terk ederek hücum katkı veren Hugo, maç bitiyor derken bunun semeresini de attığı nefis kafa golüyle buldu. Takımını da ipten aldı.
      Normal süresi eşit biten karşılaşmanın uzatmalarında kazanılan penaltıyı, Bakasetas gibi kaliteli bir Yunan yapımının! dışarı atmasıyla, adeta oyunun normal süresinin bitiminden sonra toparlanan bordo mavililer, oyunu istediği gibi domine etmeye başlayınca, kaçan penaltı atışını Yusuf Yazıcı’nın bu sezon attığı ilk golle affettirdi. Ardından da kazanılan ikinci penaltı atışını bu sefer Yusuf gole çevirince, sanırım Abdullah Avcı ve ekibi, tribündekiler, ekran başındakiler ve de Trabzonspor camiası derin bir nefes aldı. İki devrelik uzatmaların başlamasıyla rakip sahayı ele geçiren Karadeniz ekibi, Gomez’le soğuk geceyi dört köşe yaparak ısıttı. 
    Maç boyunca oyun disiplininden kopmayan İstanbul ekibi, hep sahanın içinde kaldı, asla mücadeleden uzaklaşmadı. Oyunun normal süresinde güven vermeyen Avcı’nın takımı, uzatmalarda; son şampiyon, bir futbol takımı olduğunu hatırladı!

 

Yazarın Diğer Yazıları