Sinan Ateş cinayeti üzerinden hesaplaşma!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş''in katledilmesi üzerine partisine yönelik suçlamalara ve özellikle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''nun, "Teslim edeceksin yanındaki çocukları, 3-5 torbacı ile geçiştiremezsin" mesajına cevap verdi ve "Milliyetçi Hareket Partisi''ni olmadık suçlamalarla durdurmaya, Cumhur İttifakı''nda çatlak oluşturmaya çalışıyorlar. Tek bir ülküdaşımı ezdirmeyeceğim, sonu ölüm de olsa surda gedik açtırmayacağım. Karın ağrısı çekenlere, bir cinayet üzerinden siyasi kurgu yapanlara tekrar haykırıyorum, adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan''dır. Milliyetçi-Ülkücü Hareket''e çirkefçe çamur atıp 2023 seçimlerini zillet ittifakının lehine dönüştürmek için ganimet avcılığına soyunanlar şerefsiz kere şerefsizdir." dedi.

Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi''nin kurumsal ve tüzel kişiliğini bu cinayetle irtibatlandıranlar iddialarını ispat etmezlerse şerefsizdir ve onların peşlerini asla bırakmayacağımızı bilmelerinde yarar vardır" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu ise Bahçeli''ye cevaben "Yanında cinayete azmettiricileri barındırıyorsun, teslim edeceksin. Kapısına gelen polisleri hakaret ederek gönderen azmettiricileri teslim edeceksin" dedi.

***

Bahçeli, bu konuşmayla yakalanan ve suçlarını bir şekilde itiraf eden Maltepe çetesi üyelerinin, "Cumhur İttifakı''n parçalamaya dönük" dese de "siyasi bir projeye" hizmet ettiğini kabul etmiş oluyor.

Medyada, doğrudan MHP''yi suçlayanlar var ama Kılıçdaroğlu, MHP''nin kurumsal kimliğini hedef almıyor, sadece cinayetin azmettiricilerinin teslim edilmesini istiyor.

Her iki konuşma da soruşturmanın genişletilmesini gerektirmez mi?

***

Bahçeli, ayrıca "Adına zafer denilen yenilmiş ve casusların şebekesine dönmüş marijinal bir partinin ümitsiz vakası, ''hepimiz katilin kim olduğunu biliyoruz'' açıklamasıyla Cumhuriyet savcılarının görev alanına giren bir açıklamada bulundu. Bu istihbarat fosiline bildiklerini sormak kuşkusuz şerefli Türk savcılarının ana görevi olduğunu buradan hatırlatmak, gereğinin yapılmasını istemek hem çağrım hem de görevimdir. Şimdi de parti binalarına ''yerli ve milli katil kim'' yazılı afişler asacak kadar küçülüp yeri dibine geçtiler." diye Ümit Özdağ''a da cevap verdi.

Özdağ da buna, "Sayın Bahçeli, sen önce Olcay''ı, Ulvi''yi ve Semih''i savcıya yolla, gerekirse ben de giderim. İstersen Gölbaşı''nda ''portakal sandıklarında yakalanan silahlar soruşturması''nı yürüten savcıya bile giderim..." diye bir mesajla hemen karşılık verdi.

Ümit Özdağ, bu mesajla, 12 Eylül''den önce, dört ülkücünün, Bahçeli''nin arabasıyla Adana''dan getirdikleri silahlarla Gölbaşı''nda yakalanmasını hatırlatmış oluyor. Bahçeli, bu olaydan yargılanmamıştı.

Görüldüğü gibi olay, 12 Eylül öncesinin sorgulanmasına kadar gidiyor...

***

Cinayetten sonra Sinan Ateş''in eşi Ayşe Ateş bir açıklama yapmış ve "Eşimin şehit edilmesinden bugüne gerek sosyal medyada gerekse bazı internet sitelerinde yer alan katil arayışlarının, hedef göstermelerin kimseye bir faydası yoktur. Sosyal medya, bir hüküm yeri değildir. Devletimiz, suçluları tespit edecek ve gereken cezayı verecek büyüklüktedir. Her şeyden önemlisi Allah, en büyük adalet ve hüküm sahibidir. Acımızı bir siyasi malzeme haline getirmek, acımız üzerinden siyasi hesaplaşma yapmak isteyenlerden istirhamımız, ellerini vicdanlarına koymaları, acımıza saygı duymalarıdır." demişti.

Cinayet, tam da Ayşe Ateş''in söylediği gibi bir siyasi hesaplaşmaya dönüşmüş durumdadır ama bu tartışmalar, olayın çözülmesinde etkili olacaktır; çünkü kamu vicdanı, bu terör olayının arka planının aydınlatılmasını istiyor.

Yazarın Diğer Yazıları