​​​​​​​Şimdi de biyolojik pasaport önerildi!

Google, koronavirüs salgını başladıktan sonra Türkiye dahil 130 ülkede insanların hareketlerini izleyerek farklı eğilimleri belgelemeye ve bunları yayınlamaya başladı. Google, bu değerlendirmeyi, salgın öncesi tespit ettiği verilerle kıyaslayıp, değişen insan davranışlarını analiz ederek yaptı. Google raporunda, insanların parklarda, meydanlarda, eczanelerde, iş merkezlerinde, otobüs, metro ve tren istasyonlarında ve konutlarda geçirdiği zamanı yüzde olarak belirtiliyor.

Bu gözetleme, yeni bir durum değil ama insanlığı nasıl bir geleceğin beklediğini gösteren önemli bir işaret.

Bir de Pentagon'un elinde Google'ın çok daha ileri modelleri var. Kapalı mekânların içinden bile uzaydan ses ve görüntü alabiliyorlar. Bu teknolojiyi bir ara, terörle mücadele sırasında kısa bir süre Türkiye'ye de kullandırmışlardı. Kandil'deki mağaralarda teröristleri seyreden dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, "BÇG evi gibi nefes alışlarını bile izliyoruz" demişti.

George Orwell'in "Büyük Gözaltı"sı, bu şekilde adım adım gerçek oluyor. Şimdi "Düşünce Polisi" uygulamasına doğru gidiyoruz...

***

Asıl bombayı ise dünyanın en büyük bankalarından Frankfurt merkezli Deutsche Bank patlattı.

Deutsche Bank'ın yaptığı bir araştırmaya göre, dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınından en çok turizm sektörü etkilenecek ve bu durum farklı ülkelere seyahat eden insanların koronavirüs taşıyıcısı olmadığını kanıtlayacak "biyolojik pasaportlar"ın ortaya çıkmasına sebep olabilecek.

Sputnik News'in haberine göre, Deutsche Bank uzmanları, mevcut krizin birkaç hafta içinde tanınmayacak bir boyuta ulaşacağına bu sebeple Kovid-19 salgınından sonra ülkelerin dış dünyaya sınırlarını açma konusundaki isteksiz davranabileceğine dikkat çekti.

Salgından en çok turizm sektörünün etkileneceğine vurgu yapan uzmanlar, şu tespitlerde bulundu:

"Muhtemelen turizm normale dönecek en son sektör olacak. Ülkeler virüsün üstesinden gelebilmek için ciddi çabalar sarf etti. Bu nedenle turistlerin virüsün taşıyıcısı olmadığına dair kanıtlar olmadan sınırları açma konusunda pek istekli davranmayacaklar. 'Temiz' olduklarını kanıtlayamayan insanlar, muhtemelen seyahatlerini iptal etmek zorunda kalacaklar."

Uzmanlara göre, farklı ülkelere seyahat etmek isteyen kişilerden virüs taşımadıklarına dair kanıt olarak kişisel verilerin güvenliğini dikkate alacak cep telefonları için özel olarak tasarlanmış "biyolojik pasaportlar" kullanılabilecek:

"Eğer sözkonusu teknoloji hızlı bir şekilde kullanılabilir hale gelirse, bu tür biyolojik pasaportlar turizme ve seyahatlere katkıda bulunabilir. Aksi taktirde, seyahat yasağı yerine zorunlu izolasyon süreleri uygulanabilir. Bu sebeple, hayatın diğer alanları normale dönse bile, turizm ve iş seyahatleri üzerindeki kısıtlamalar bir süre daha devam edebilir."

***

Biyolojik pasaport, doping kontrolü amacıyla ilk defa 2008 yılında Uluslararası Bisiklet Birliği tarafından kullanılmaya başlandı.

Biyolojik pasaportlar, zamanla diğer spor dallarında da hem doping kontrolü hem de performans değerlendirmesi amacıyla kullanıldı.

Biyolojik pasaport, sporcuların vücutlarındaki kimyasal değişimleri düzenli olarak kaydeden küçük bir cihaz...

Gerçi, şimdiki akıllı telefonlarda da yakın özellikler var. Sağlık ile ilgili programı aktifleştirirseniz, telefonunuz, ateşinizi, nabzınızı, tansiyonunuzu size bildiriyor. Çin, bu uygulamayı vatandaşları üzerinde kullanıyor. Zaten korona virüs salgınını da bu yöntemle kontrol altına alabildiklerine dair haberler var.

Deutsche Bank'ın analizinde "Yine de Haziran ayına kadar insanlar işlerine dönecek, dükkânlar ve restoranlar tekrar çalışmaya başlayacak. Belki de ziyaretçi sayısı sınırlı olacak. Bilindiği üzere, Çin'de birçok sektör yeniden açıldığında, çalışanlardan sosyal mesafeyi korumaları istendi." deniliyor.

Tek umut verici analiz de bu galiba… Haziran'da herkesin işine dönmesi…

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları