İstanbul’un farklı bölgelerindeki birçok liseden öğrenciler, İnternet üzerinden haberleşerek Taksim’deki Gezi Parkı’nda buluştu ve şifreli sınava karşı protesto eylemi yaptı.
Eyüp Refhan Tümer Lisesi ve Uğur Mumcu Mahallesi Hatice Bayraktar Lisesi gibi bazı liselerde ise öğrencilerin eyleme gideceğini haber alan yöneticiler, okul giriş çıkışlarını kapatarak engelleme yaptı.
Yemek arasında serbest kalan öğrenciler, Taksim’e gitti.
Bizzat görüştüğüm başka bir okul müdürü ise “Olay büyüyor, farkında mısınız?” diye sordu.
Aslında olayın kendisi büyük! 1 milyon 700 bin öğrencinin katıldığı sınav şifreli çıkıyor ve ortalıkta bazı dershanelerin kendi öğrencilerine bu şifreyi verdiği söylentisi var.
Hayati derecede önemli olan bir sınavda, devlet eliyle bir adaletsizlik yapılması, elbette gençleri harekete geçirecekti.
ÖSYM Başkanı ise hâlâ gençleri karamsarlığı sevk edenler hakkında soruşturma açılacağını söyleyebiliyor.
Ancak iktidar hâlâ uyanmış değil. Kendileri bilir!
***
Muhalefet ise konunun ciddiyetini biraz geç kavradı. Nitekim gazeteciler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na
“YGS’de şifre iddialarıyla ilgili muhalefetin pek sesi çıkmıyor, bunun sebebi nedir?” diye sormak gereğini duydu.
Kılıçdaroğlu ise YGS ile ilgili iddiaları, günlük politikanın malzemesi haline getirmekten özenle kaçındıklarını kaydetti. Kılıçdaroğlu, 1 milyon 700 bin kişinin tepkisini siyasallaştırmak istemediklerini söyledi ve “Biz istedik ki 1 milyon 700 bin kişinin sınava girdiği bir ortamda, aileleri de ortaya konan yanlışlıklara tepki verebilsin. Çünkü, 1 milyon 700 bin kişilik bir kitlenin sadece CHP’ye oy verdiğini düşünmek yanlış olur. Dolayısıyla tepkinin blok olması lazım” dedi, ÖSYM yetkililerini istifaya çağırdı.
***
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise “Hepsi birbirinden tatmin oluyor. Böyle rezalet olur mu? Sayın Cumhurbaşkanı, Cemil Çiçek, Recep Tayyip Erdoğan ve ne bakanlığı yaptığı meçhul Nimet Çubukçu tatmin oluyor. Bu kişiler mahşerin 4 atlısı gibi çocuklarımızın geleceğini çalmışlardır. Madem tatmin olmuşlardır o zaman ortaktırlar bu işe” iddiasında bulundu.
Vural “Bir bilgisayar sınava girecekleri önceden biliyorsa, kime hangi soruların sorulacağını da bilmektedir. Bilgisayar biliyorsa soru kitapçığı üzerinde de oynamalar yapılabilir. İstenilene, istenilen sınav kazandırılabilir” dedi .
Vural, organize ve çete halinde kopyanın söz konusu olduğunu iddia ederek, “AKP döneminde yozlaşma diz boyudur. Her sınavda bir yolsuzluk vardır, şaibe vardır. Birileri hak gasp ediyor. Mızrak çuvala sığmıyor” dedi.
***
İşte Gül, Erdoğan, Çiçek ve Çubukçu’nun anlamadığı gerçek budur: Mızrak çuvala sığmıyor.Yahut şifre çuvala sığmıyor!
Muaviye gibi davranırsanız, erkek deveyi dişi deve olarak ancak yandaşlara kabul ettirebilirsiniz, fakat onlarda da büyük tereddüt meydana getirirsiniz..
Bir iktidar,bu kadar büyük bir adaletsizlik karşısında hâlâ olayı örtbas etmeye çalışıyorsa, artık orada deniz bitmiş demektir. Tuz kokmuş demektir.
Fakat “Allah zerre ağırlığınca haksızlık yapmaz!” Liseli gençlerin feryadını, okul duvarları arkasında ne kadar hapsedebilirsiniz?
