Turhan Çömez, Artı Tv''de, Erk Acerer''e "AKP''liler İngiltere''de şirket kurup Türkiye''deki şirketlerini satın alıyor" diye bir açıklama yaptı.
Çömez, "AKP yandaşlarının ve üst düzey AKP''lilerin Londra''yı mesken tuttuğu bilinen bir gerçek... Londra bir finans merkezi, güvenlik alanı, hukukun net olarak işlediği bir yer. Çok sayıda AKP''li siyasetçiyi ve AKP''li iş adamını görüyorum. Yatırım yapanlara tanık oluyorum. AKP''de dışarıda bir arayış var. Öyle şirketlere şahit oldum ki... Türkiye''de çok büyük şirket sahipleri İngiltere''de oranın yasalarına uygun bir şirket kurarak Türkiye''deki şirketlerini satın alıyorlar. Bunu yapmalarının temel sebebi, Türkiye''deki şirketlerini bir anlamda İngilizleştirmek... Bu ne demek; yarın şartlar değiştiğinde, bu şirketler ile ilgili bir süreç başlatıldığında uluslararası tahkimi çalıştırabilmek ve şirketlerine İngiltere adına sahip çıkabilmek için bunu yapıyorlar." dedi.
***
Bilindiği gibi Tayyip Erdoğan, "Şirketlere Kanal İstanbul için ödeme yapmayacağız" diyen Kemal Kılıçdaroğlu''na "Söke söke bu parayı uluslararası tahkim yoluyla sizden alırlar" diye cevap vermişti.
Erdoğan, "Kanal İstanbul açılışı" olduğu belirtilen Sazlıdere Köprüsü''nün temel atma töreninde, "Yatırımcıları tehdit ediyorlar; ''Biz geliyoruz, geldiğimizde size ödeme yapmayacağız, bu yatırımları elinizden alacağız.'' diye... Bankaları tehdit ediyorlar, hızlarını alamayıp projeye ilgi duyan ülkeleri tehdit ediyorlar. Bu ne terbiyesizliktir! Devletlerde devamlılık esastır, bunlar devlet terbiyesi de görmediler. Sizler nasıl devlet yönetimine talipsiniz ya? Söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla da alırlar." diye konuşmuştu.
CHP milletvekili Veli Ağbaba, Erdoğan''ın bu sözlerine, "Gidici olduğunu kabullenmiş. Siz dediği ''T.C. Devleti'' para dediği halkın parası... Bu ihanet sözleşmelerini yırttığımızda o paralar nasıl alınır göreceksiniz!" diye tepki göstermişti.
Duvar Gazetesi''nde konuk yazar olarak makalesi yayınlanan, Doç. Dr. Ahmet Cemil Yıldırım, konuyu "İhaleyi alacak yatırımcılar için ''söke söke alırlar'' diyor. Bu, henüz mevcut olmayan bir sözleşmeden çıkması muhtemel bir uyuşmazlığın sonucuna ilişkin bir varsayımdır. Bu ifadeyi kullanan bir Cumhurbaşkanı; muhtemel bir uyuşmazlık halinde uyuşmazlığın tarafı olacak devletin cumhurbaşkanı. ''Parayı söke söke alırlar'' dediği taraf ise muhtemel uyuşmazlığın karşı tarafındaki yatırımcılar. Haliyle bu ifade, devletin başındaki kişinin, devletin taraf olduğu bir uyuşmazlıkta, devletin değil karşı tarafın yanında olduğunu ve olacağını gösteren, çok sorunlu bir ifadedir." şeklinde yorumlamış ve Türk Borçlar Kanunu 28. maddesinin "Aşırı Yararlanma" başlığı altında düzenlenen hükümlerini hatırlatmıştı.
O hüküm şöyle: "Bir sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık bir oransızlık varsa, bu oransızlık, zarar görenin zor durumda kalmasından yararlanılmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde, zarar gören, sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini isteyebilir."
Yıldırım, o paraların geri istenebilmesi için güçlü bir siyasi irade gerektiğini ancak o iradeyi CHP''de göremediğini de belirtmişti...
***
AKP dönemi zenginlerinin, iktidarın değişeceğini öngörerek, kendi ülkelerinin kanunlarından kaçmak için sermayelerinin bir kısmını İngiltere''ye kaydırması ve orada kurdukları İngiliz şirketleri üzerinden kendi şirketlerini satın alması, uluslararası dolandırıcılık yöntemi olarak da kabul edilebilir!
Bir de şu var ki, Merkez Bankası, Türkiye''deki şirketleri piyasada döviz satmaya zorlarken, anılan iş adamlarının İngiltere''de yatırım yapması, ekonomik krizin bu kadar büyümesinin sebeplerinden biri olabilir! Sadece şirket kurmak için gereken masraflardan söz etmiyorum... Bu yolla, Türkiye''den yüksek miktarda döviz çıkarıldığı anlaşılıyor...
