Şehit amcası Özdağ iktidara tepki gösterdi
Şehit amcası Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, "İYİ Parti milletvekili Lütfü Türkkan''ın çirkin ifadeleri üzerinden fırtınalar koparılıyor. Birden bire bazıları şehit ailelerinin muhibbi oldu" diye konuştu.
Özdağ, yeğeni Volkan Canöz''ün 15 Temmuz kalkışması yapan hainler tarafından Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde şehit edildiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Eskiler, ''Hubbu Ali''den ziyade buğzu Muaviye'' derler.
Yani ''Ali''yi sevmekten çok Muaviye''ye karşı olmak.''
Söz, tasvip etmekten değil, karşıt olmaktan dolayı bir tarafı tutmayı ifade eder.
Türkkan konusu da öyle bir şey…
-Dertleri şehitler veya aileleri değil.
Hele şehitlerimiz için toplanan paraların hesabını veremeyenler için hiç değil.
Şehit aileleri başımızın tacı ama Şehit yakını olmak, kimseye önüne gelene hakaret etme, aşağılama, küfretme hakkı vermez.
Böylelerini şehit yakını olmaktan ayırmak gerekir.
Bir politikacı eğer biraz akıl, izan ve vicdan taşıyorsa küfür kelimelerini asla ağzına almamalıdır.
Şöyle bir intiba uyandırılıyor. Sanki Lütfü Türkkan, sözkonusu şahsın şehit yakını olduğunu bilerek veya bunu hedefleyerek küfür etmiş.
Şimdi siyasi iktidar ve destekçileri o sözlerin üzerinde tepiniyor.
-Güya bunu ahlaklılık ve milliyetçilik adına yapıyorlar.
Oysa bunu yapanların sicil kayıtlarına baktığınızda Lütfü Türkkan gibiler yanlarında masum kalır. Bugün ortalığı velveleye verenlerin sabıkaları o kadar çok ki;
-PKK ile masa kurulmadı mı?
-İmralı ikinci bir hükümet merkezi haline getirilmedi mi?
-Öcalan''a barışı seçti, heykeli dikilmeli gibi laflar edilmedi mi?
-İdris Naim Şahin, PKK''ya şirin görünmek için İçişleri Bakanlığı''ndan alınmadı mı?
-Akil adam adı altında ne kadar sakil adam varsa memlekete salınıp PKK''nın terör örgütü değil, Kürt Millî Kurtuluş ordusu olduğu propaganda edilmedi mi?
-Teröristler karakolların önünden geçerken asker susmaya, acısını içine gömmeye mecbur bırakılmadı mı?
-Türk yargısı Habur''a teröristlerin ayağına götürülmedi mi?
-Bebek katili Apo''ya teşekkür eden valiler çıkmadı mı?
-Mektupları Diyarbakır meydanında okunmadı mı?
-Öcalan büyük filozof edasıyla barış için şartlarını sayıp, koruculuk kaldırılmalı derken bugün Türkkan''ın sözleri üzerinde tepinenlerin çoğu buna destek vermedi mi?
-Hatta korucuların vatandaşa baskı yaptığı, köylerde terör estirdiği, birer güvenlik sorunu haline geldiğine dair bir sürü yazı yazılmadı mı?
-Kardeşi şehit olan Yarbay Mehmet Alkan, çözüm süreci ile ilgili bir çift laf etti diye mahkeme mahkeme süründürülmedi mi?
Bütün bunlara sesini çıkarmayan veya destek olanlar şimdi birden bire şehit yakınlarının sevdalısı kesildiler.
-Dertleri şehit aileleri değil, millî duygular üzerinden kayan koltuklarını tutmak.
''Apo başkan PKK şampiyon'' diyen kadın gazeteci TRT yönetim kuruluna getirildi.
Binlerce şehidi olan bir ülkede haysiyetli bir tepki yükselmedi.
-Bugün ortalığı birbirine katanlar küçük dillerini yuttular.
AKP iktidarı dini, imanı, şehidi, gaziyi, her şeyi istismar etti.
Bu ülkeye yaptığı en büyük kötülük, siyasi mücadelede vicdanı, merhameti, ahlakı yok etmesidir.
''Siyasi mücadelede ahlak olmaz'' fikri en çok bu dönemde yaygınlaştı.
Hedef, İYİ Parti''yi savunmaya zorlayıp, korkuların, tepkilerin yönettiği bir parti haline getirmekti. Ancak Sayın Akşener, iktidarın sabıka kaydını çıkararak bu tuzağa düşmeyeceğini gösterdi.
Riyakâr tepkiler ters tepecektir."