Seçim güvenliği kime emanetti?
"Tabii bunlar, işe usulsüzlük noktasında şaibe getiriyor. Aslında samimi bir davranış olsa, bu iptale götürür… Neredeyse bütünü usulsüz… Örgütlü bazı eylemler yapıldığını tespit ettik…"
Söyleyen kişi Recep Tayyip Erdoğan… 17 yıldır iktidarda olan partinin Genel Başkanı…
***
"İl seçim kurulunda da bir oy yolsuzluğu var, su istimal var, usulsüzlük var… Seçimin sonucunu etkileyecek çok net olaylar var… Seçimin yenilenmesini isteyeceğiz… "
Söyleyen kişi Ali İhsan Yavuz… 17 yıldır iktidarda olan partinin Genel Başkan Yardımcısı…
***
"Şunu açık yüreklilikle söylüyorum: İstanbul seçimlerinde hile ve usulsüzlükler var... Adil seçim ortamı ifsat edildi… "
Söyleyen kişi Bayram Şenocak... 17 yıldır iktidarda olan partinin İstanbul İl Başkanı…
***
"Burada bir hile, yolsuzluk ve suistimal var… Bu seçim hangi şekilde biterse bitsin bu seçimin tartışması sürekli devam edecektir… Bu seçimin bu tartışmadan yoksun bırakılabilmesi için tekrarlanması, bu tartışmaların seçilecek kişileri gölgede bırakmasını ortadan kaldıracaktır…"
Söyleyen kişi Süleyman Soylu… 17 yıldır iktidarda olan partinin İçişleri Bakanı…
***
"Sandıklar FETÖ'ye teslim edilmiş… Hata yok sistematik hırsızlık var… İstanbul'da hangi sandıklarda hile yapıldı?"…
Soran gazete, 17 yıldır iktidarda olan partinin yarı resmi gazetesi…
***
"Nasıl ki, cumhurbaşkanının arkasındaki yaveri çözememişsek içimizdeki hainleri de görmedik. Onlar sandıkların birçok yerinde görevlerini yapmadılar ya da bilerek manipülasyon yaptılar. Güvenlik görevlileri içerisinde hâkim savcıların içerisinde hâlâ temizleyemediğimiz kriptolar vardır. Bunlar seçimleri dizayn ettiler, hile karıştırdılar…"
Söyleyen kişi Savcı Sayan… Sonradan hidayete ermiş olsa da 17 yıldır iktidarda olan partinin Ağrı Belediye Başkanı…
***
"İstanbul Belediye Başkanlık seçimlerinde hırsız ve metotları o kadar çeşitli ki insan hafsalası duruyor. Suçu insani bir hata olarak kabul etmek insan zekâsına hakarettir. Suç müteselsil suçtur ve örgütlüdür. Ya bütün sandıklar sayılmalı ya da seçim yenilenmelidir…"
Söyleyen kişi İ. Melih Gökçek… Sonradan 'metal yorgunu' ilân edilerek kapının önüne konsa da 17 yıldır iktidarda olan partinin Büyükşehir Belediye Başkanı… Tabii ki eski!..
***
"İstanbul'da seçimler yeniden yapılmalı… Çünkü 31 Mart'ta Türkiye'ye, seçimler üzerinden açık bir darbe yapıldı… Bu seçim hilesi ve yolsuzluk değil, çok uluslu bir müdahaledir… Operasyon FETÖ ve kripto PKK'lılar üzerinden yürütüldü… Ama arkasındaki akıl, 15 Temmuz aklıdır…"
Söyleyen kişi bir Genel Yayın Yönetmeni… Üstelik 17 yıldır iktidarda olan partiyi kesintisiz destekleyen bir gazetenin yöneticisi…
***
Bu yazıda, yukarıdaki sözlerin hiçbirinin doğruluğunu veya yanlışlığını tartışmıyorum…
Hatta var sayalım ki hepsi doğru… Esas felâket burada… Esas beka sorunu burada… Esas ürkütücü olan yer burası…
17 yıldır ülkeyi yönetenler 'hırsızlık'tan şikâyetçi!.. 'Can güvenliği' gibi bir çok güvenliğimizi emanet ettiğimiz iktidar, aslında 'seçim güvenliğimiz'in olmadığını itiraf ediyor!..
Peki biz seçmenler bunu hesabını kimden sormalıyız? İttihat ve Terakki'den mi?
Adliye size bağlı… Emniyet size bağlı… İstihbarat size bağlı… Zabıta size bağlı… Medya size bağlı, hem de nasıl bağlı… Devlet demek artık siz demek, siz demek devlet demek…
O halde iddialarınız doğruysa, bu skandalın hesabını kimin vermesi gerekiyor? 'Seçim güvenliği'nden sorumlu olan kurum Mozambik İçişleri Bakanlığı mıydı? Yoksa Lahey mi?
'Seçim güvenliği'ni sağlayamadığını itiraf eden, hatta bunun bir itiraf olduğunu bile fark edemeyen anlayışın inandırıcılığı ne kadar olabilir?
***
Bundan böyle bir 'beka sorunu'ndan söz edeceksek, galiba söze 'seçim güvenliği'yle ilgili itiraflardan başlamamız gerekiyor!.. O zaman sorunun kaynağı daha iyi anlaşılabilir!..