Saray'ın anketçisinden "YENİ PARTİ" çıktı...
Bir siyasetçi, gidişat ile ilgili iddia da bulundu mu... Hemen yapıştırırız soruyu, "Elinizde gerçekçi anket var mı?" diye.. Cümledeki "gerçekçi" sözcüğü kilittir. Çünkü, ülkemizin siyaset geleneklerine göre (!) siyasetçiler toplumu kendi hedefleri doğrultusunda manüple etmek için anket yaptırırlar ve bunu ortalığa salarlar. Bir de gerçekleri görmek için gerçek anketler yaptırıp duruma göre kullanmak maksadıyla bunu kendilerine saklarlar. Ara sıra da dost sohbetlerinde fısıldarlar.
Meral Akşenir'in liderliğini yürüttüğü yeni parti kurma çalışmaları ülke gündeminin yanı sıra Saray'ın da en ciddiye aldığı konu başlıklarından. Akşener ve arkadaşlarının her faaliyetinin attıkları her adımın Saray tarafından çok yakından takip edildiği ve anında bilgilendirme yapıldığını çok iyi biliyorum. Saray'a çok yakın anket kuruluşlarından biri olan MAK Danışmanlığın sahibi Mehmet Ali Kulat'ın yaptığı son çalışma bu açıdan çok önemli. MAK Danışmanlık,15 Temmuz darbe girişimi, Adalet Yürüyüşü, yeni siyasi parti arayışları ve dış politikaya toplumun bakışı başlıkları altında geniş kapsamlı bir anket çalışması gerçekleştirdi.. Anket, 30 büyükşehir, 25 il, 158 ilçe de 5 bin 400 kişi ile yüz yüze görüşülerek yapıldı. Başlıklardan, kendimce belirlediğim önem sırasına göre bu anketin sonuçlarına yerim el verdiği ölçüde yer vermeye çalışacağım. Anketin sonuçlar bölümünden:
TBMM de sizi temsil etmek için yeni bir siyasi partiye ihtiyaç var mı?
"Bu soru aynı zamanda seçmene oy verdiğiniz partiniz sizi yeterince temsil ediyor mu? sorusudur. Türk seçmenin kararsızların matematiksel dağılımında yüzde 43 lük bir oranı TBMM de temsil olunacak yeni bir siyasi partiyi tercih edebileceğini ifade etmektedir. Yine bu oran Türkiye seçmeninin çok ciddi bir oranının oy verdiği bir parti olsa da bu partinin kendisini yeterince temsil edemediğini de ifade etmektedir. "
AKP'de erozyon
"TBMM de beni temsil edecek yeni bir siyasi partiye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum" diyen seçmenlerin partilere göre analizi de çok ilginç. Bu oranlar, MHP'de yüzde 65, CHP'de yüzde 35, AKP'de yüzde 22, HDP'de yüzde 40, Diğerlerinde yüzde 50 olarak çıkıyor. AKP'deki memnuniyetsizler oranının Saray'ın anketçisinde bile yüzde 22 çıkması oldukça önemli. Zaten yapılan analiz yorumda da, "... partim beni TBMM de yeterince iyi temsil edemiyor şeklinde okunabilir. Bu tablo bize seçmenlerin parti yönetimlerinden memnuniyet, güven ya da beklenti karşılama endeksini de vermektedir" deniyor.
"TBMM'de sizi temsil etmek için yeni bir siyasi partiye ihtiyaç var mı?" sorusuna evet diyenlere, "yeni kurulacak siyasi parti siyasi yelpazenin neresinde olmalıdır" sorusuna verilen cevap ise yüzde 42 oranında "ortada muhafazakar demokrat bir parti olmalıdır."
"FETÖ" operasyonları inandırıcı değil
Ankette, "üst bürokrasi ve siyasi partilerin milletvekilleri belediye başkanları ve üst yöneticileri arasında 'FETÖ'cü olduğunu düşünüyor musunuz?' sorusuna alınan cevaplarda çok çarpıcı;
Yüzde 64 evet, yüzde 16 hayır, yüzde 20 kararsız/görüş yok.
Yapılan analiz yorumda da, "Temmuz ayından bu yana her ay yaptığımız kamuoyu araştırmalarından gördüğümüz toplumun bu temizliğe ciddi destek verdiğini göstermektedir. Ancak geniş toplum kesimleri FETÖ konusunda halen; üst bürokrasi, siyasi partilerin eski ve yeni milletvekilleri, belediye başkanları ve üst yöneticileri arasında FETÖ'cü bulunduğuna inanmaktadır. Ve haklı olarak varsa bunlara yönelik de işlem yapılmasını beklemektedir. Bu düzeyde kişiler arasında FETÖ'cü bulunduğuna inanma oranı kararsızların matematiksel dağılımında yüzde 80'ler oranındadır. Bu oransal durum her partide FETÖ'cü bulunduğuna toplumsal kabulü göstermektedir. Bu sonuçla bir siyasi parti BİZİM PARTİDE FETÖCÜ YOKTUR diyorsa bu söylediğiyle toplumun ikna olmadığı sonucu çıkmaktadır." deniyor.
"Size göre halen bir darbe ihtimali var mı? Yeni bir darbe teşebbüsü olabilir mi?" sorusuna verilen yanıtlarda karşımıza çıkan oranların birbirine yakınlığı da çok dikkat çekici.
Evet yüzde 41, hayır yüzde 44, Kararsız/Görüş yok yüzde 15.
Adaletin hali
"Herhangi bir nedenle yolunuz adliyeye düştüğünde (Sanık - Tanık - Müşteki) hakkınızda adil karar verileceğini düşünüyor musunuz?" sorusuna verilen cevaplar ise adalet trajedimizi gözler önüne seriyor;
Evet yüzde 19, Hayır yüzde 73, Kararsız/Görüş yok yüzde 8.
Rapordaki tespit de çok çarpıcı:
"Mahkemelere olan güvensizlik konusu; teferruatı nedeniyle basınla paylaşmadığımız bu sorunun alt sorularında; bayatlayan hukuk, farklı kişilere farklı hukuk, hakim takdirlerindeki korkunç makas, adli karara etki eden yan dallar (adli tıp raporları, bilir kişi ve uzman raporları vs), yetersiz savunma hakkı kullanamama gibi pek çok alt başlıkta yığılmaktadır."
Bu anketin,10-16 Temmuz tarihleri arasında yapıldığını da yazımıza ekleyelim. Yani, çok sıcak!..