Son yıllarda, özellikle ağır tonajlı araçlar, oto yollarda, kendi şeritlerinde giderken kaza yapıyor, onlarca insan hayatını kaybediyor.
Bu tür kazaların büyük kısmı, virajlarda meydana geliyor. Usta sürücüler, "viraja girerken yavaşlamak, dönüş sırasında hızını korumak, çıkışta gaza basmak gerekir" diyor. Kazalar sadece bu kurala uymamaktan mı meydana geliyor, yoksa başka sebepleri mi var?
***
Kimyacı bir dostum, sorunun büyük ölçüde asfalt kalitesinin dünya standartlarına uygun olmamasından kaynaklandığını iddia ediyor:
"Hükümet her fırsatta otoyollarla övünüyor. Oysa otoyollar ve benzeri yatırımlar Osmanlı'dan beri süre gelen yap-işlet- devret yöntemi ile konsorsiyumlara yaptırılıyor. Bu şirket gruplarına kâr garantisi ve imtiyazlar veriliyor. Fiyat olarak da dünya standartlarının beş misli fazlasına kadar ödemeler yapılıyor. Bu yüksek fiyatlara rağmen otoyollar standartların çok altında yapılıyor.
Otoyolların üst yapısı, tabandan başlayarak, üst yapı tabanı, alt temel, temel, bitümlü temel ve binder aşınma tabakası yapılandırılır. Bunun yanı sıra, toprak seviye kodu, üst yapı tabanı tesviye kodu ve banket ile desteklenerek; kayma, yıpranma, tümsekleşme önlenmiş olur. Bu işlemler sonrası asfalt tabaka uygulamasına geçilir. Otoyollarda, özellikle ağır tonajlı araçların geçişi için en alta 10-20 cm. kalınlığında bitümlü temel tabakası, orta kısma 5-10 cm. kalınlığında binder tabakası, üst kısma da 7-10 cm. kalınlığında aşınma tabakası atılır. Bu asfaltın standardı bellidir. (Ayrıntılar veriyor…)
Asfaltlama aşamasından önce kayma direnci, yorulma direnci, eş değer dingil yükü, absorbe, emisyon gibi hesaplamalar yapılır.
Otoyollarda üst yapı uygulaması hiç uygulanmamaktadır. Bu çok aşamalı işlemler, masrafları kat kat artıracak külfet olarak algılanır. Toprak zemin düzlenerek sulanır silindirlenir ve asfalt döşemesine geçilir! Üç tabaka halinde döşenmesi gereken asfalt bir tabaka olarak döşenir. Bu uygunsuz otoyollar çok kısa zamanda deforme olur, kaymalar, çatlamalar başlar, tümsek ve çukurlar oluşur.
Aşınma tabakası standartları uygulaması olmadığından, sıcaklığa bağlı olarak asfaltın yüzeyinde kaygan bir zemin oluşur. Bu durum özellikle ağır tonajlı araçlarda sürate bağlı olarak frenle birlikte kayma etkisi yaratır ve araç yavaşlamak yerine hız kazanır. Saatte 70 kilometre hızın üzerinde araçlar tümsek ve çukurlardan etkilenerek direksiyon hâkimiyetinin kaybolmasına sebebiyet verir.
İşte AKP iktidarının ballandıra ballandıra anlattığı otoyolların durumu budur. Birilerine rant sağlamak amaçlı bu otoyollar şose bile değildir. Katliam gibi kazalara rağmen önlem alınmaması ve kısa sürede oluşan deformasyonun tamiratla kaplanmasıyla tehlike kat be kat artmaktadır. Sürücü hatasına bağlı kazalar, dünyanın her yerinde olur ama AKP'nin otoyolları, kazaları beş misli artırıyor."
***
Usta sürücüler, otoyollarda kullanılan şerit boyalarının bile kaymaya sebep olduğunu söylüyor. İşte AKP iktidarı, artık her işini böyle yapıyor. Asfaltın karışımı bozuk! Sebebi, ahlâki değerlerdeki eksikliktir. Metal yorgunluğu denilen, aslında budur! Zaten Tayyip Erdoğan da yolsuzluk yapanları tasfiye etmekten söz ediyor.
Asfalttaki karışım bozukluğu katliam gibi kazalara sebep oluyor da, devletin içindeki paralel yapılanma, darbeye sebep olmadı mı? 250 şehit az mı? Ya hendek savaşlarındaki şehitler? Ya Suriye politikasının sonuçları... AKP iktidarı, Türkiye'nin de temellerinin kaymasına sebep olmadı mı?
Türkiye, daha büyük felaketler yaşamadan, güvenlik sorunu haline gelen kendi iktidarına bir çeki düzen vermelidir.
