Paranın yönü nereye? (11 Mayıs 2009)

Kriz her şeyi allak bullak etti. En güvenilir yatırım aracının bile zarar ettirdiği bu dönemde yatırımcı şaşkın durumda.
Parayı nereye yatırmalı?
Altına mı, borsaya mı? Yoksa yeniden dövize mi?
İşte önümüzdeki dönemde tüm yatırım araçları ile ilgili beklentiler:
BORSA: Krizden en çok etkilenen yatırım aracı olmasına rağmen son 20 günde yatırımcısının yüzünü güldürdü. 20 bin puana kadar gerileyen endeks, Amerika’dan gelen iyileşme haberleri ile 33 bin puana kadar yükseldi. Bu yükseliş ile hisse bazında yüzde 50’nin üzerinde bir iyileşme yaşandı. Uzun vadede borsanın kazandırabileceği yönünde görüşler hakim.
DÖVİZ: Alanın bir pişman, almayanın bin pişman olduğu döviz yine can yaktı. 1.2 liradan 1.8 liraya kadar yükselen doları maalesef yine 2001 yılında olduğu gibi yerli yatırımcı aldı. 2001 yılında 1.70 liradan dolar alanlar aradan geçen 9 yıla rağmen bir türlü yükselmeyen hatta her gün kaybettiren dolarlarını satmışlardı. Ancak krizle birlikte Türkiye’den para çıkışı olunca, dolar hızla yükseldi. Bazı TV yorumcularının da “2 lira olacak” gazı ile yerli yatırımcı 1.70 ile 1.80 aralığında dolar aldı. Şu an dolarda düşüş eğlimi hakim. Özellikle Türkiye’nin IMF ile yapacağı anlaşmanın döviz üzerinde büyük baskı yarattığı görülüyor. Anlaşmanın imzalanması halinde 1.40 seviyesine kadar gerileyebileceği yolunda beklentiler hakim. Anlaşmanın olmaması halinde ise dünyadaki gelişmelere paralel olarak 1.50 ile 1.60 aralığında hareket etmesi bekleniyor. Ancak yaz sezonu nedeniyle özellikle turizm gelirleri, dolar üzerindeki baskıyı ciddi derecede artırıyor.
ALTIN: Uyuyan dev uyanacak mı? İşte herkesin birbirine sorduğu soru. Altının onsu 900 dolar civarında seyrediyor. Özellikle sanayi devi Çin’in son dönemde ciddi altın alışı var. Bunun da önümüzdeki dönemde altına yeniden büyük talep yaratabileceği belirtiliyor. Ancak altının kriz döneminin yatırım aracı olması ve dünya ekonomilerinin yavaş yavaş krizden çıkmaya başlaması, altının yıldızını biraz da olsa söndürüyor. Uluslararası altın uzmanları, altının şu aşamada onsunun bin doların üzerine çıkmasının zor olduğunu belirtiyorlar.
FAİZ: Fırtınalı ortamın en güvenli limanı olarak bilinmesine karşın dünya merkez bankalarının aldığı ilginç indirim kararları ile tarihinin en kötü dönemini yaşıyor. Dünyada faizler neredeyse sıfıra yakın seyrediyor. Amerikan Merkez Bankası FED’in aldığı art arda faiz indirim kararlarına Avrupa Merkez Bankası’nın da katılması dünyada faiz rantını neredeyse ortadan kaldırdı. Burada amaç, paranın faiz yerine yatırıma yönelmesi. Önümüzdeki günlerde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni faiz artırımına gidebileceği öne sürülüyor. Faiz de şu an için cazip yatırım aracı olmaktan çıkıyor.
Tüm yatırım araçlarına özetle baktığımızda, paranın yönünün riske rağmen borsada olduğu görülüyor. Yine de az kazandırsın ama sabit getirisi olsun diyenler için ise faiz, yine rakipsiz. Döviz ve altın için ortam halen sisli ve riskli.

Yazarın Diğer Yazıları