Neden o isimleri bilmek mecburiyetindeyiz?

70''lerde, 80''lerde, 90''larda insanların çoğu Genelkurmay Başkanı''nın, kuvvet komutanlarının, hatta ordu komutanlarının isimlerini bilirdi… Demokrasimizin kalitesi bu kadardı çünkü!..

Gelişmiş demokrasilerde halk, komutanların adını hemen hemen hiç bilmezken bizde siyasetin müdahil bir parçası oldukları için gündemden isimleri hiç düşmezdi… Şimdi ise bir başka uca geçtik… Halka sorsanız Genelkurmay Başkanı''nın adını bilen yüzde 1 bile çıkmaz…

Sadece Genelkurmay Başkanı''nın değil, bakanların çoğunun ismi de bilinmez… Bayındırlık ve Altyapı Bakanı''nın adını bir çırpıda hatırlayacak kaç kişi çıkar? Sistem değişince bakanların da milletvekillerinin de hükümleri azaldığı için haber değerleri de kalmadı, sıradanlaştı… Şu dezenfektan meselesi olmasaydı Ruhsar Pekcan''ın Bakan olduğunu kaç kişi biliyordu acaba?

***

Peki demokrasi kalitemize paralel olarak hangi isimler bilinir olmaya başladı? ''Kendine has demokrasimiz'' hangi isimleri halkın gündemine sokar ve onları ezberletir oldu?

Tabii ki siyasetçi çocukları… Soru şu: Biz niye bu çocukların isimlerin bilmek mecburiyetindeyiz? Neden gündemimizde bunlar var?

80''lerde başladı maraz… Önce Turgut Özal''ın çocuklarını öğrenmeye başladık… Siyasi magazinin ötesinde bir durumdu bu… Ahmet''i, Efe''si, Zeynep''i… Televizyonu, köpeği, davulcusu, Jaguar''cısı vs…

Sanki yeni bir gelenek oluşmuştu… Sonra Tansu Çiller çocuk derken, demokrasimiz yeni bir erk''e kavuşmuş oldu!..

2000''lerde bu isimlerden kaynamaya başladı zaten!.. O kadar ön planda oldular ki, hepsini ezberledik neredeyse… Norveç''te halk Başbakan''ı ancak hatırlarken, biz bırakalım Başbakan''ı, Bakan Bey''in çocuklarının sınıf arkadaşlarını bile tanıyacak hale geldik…

17-25 Aralık olaylarından sonra 4 Bakan görevlerinden alınmıştı… Egemen Bağış hariç, diğerlerinin çocukları olayların başrolündeydi… İsimleri kafamıza çakıldı…

***

Siyasetçi çocukları niye bu kadar ön plandalar? Onların sürekli gündemde olmalarına ve isimlerini beyinlerimize kazımaya mecbur muyuz?

Bu çocuklar bir icat mı gerçekleştirdiler? Nobellik eserler mi meydana getirdiler? Büyük sportif başarılara mı imza attılar? Tıp alanında devrim mi gerçekleştirdiler? Ne yaptılar da bu kadar gündemdeler hep?

Bir belediye başkanının çocuğunun niye televizyonu olur? Kaynak niye sorgulanmaz? Bir başkasının çocuklarının gemiyle ne taşıdığı sorgulanır da o gemilere nasıl sahip olduğu meselesi niye deşilmez? Siyasetçilerin birinci derece yakınları böylesine bir güç ve gelire sahip olsalar, Batı''da adamın iflâhını sökerler ama bizde neden normalmiş gibi davranılır?

***

Bülent Ecevit ve Süleyman Demirel, çocukları olmadığı için mi bu maraza tutulmadılar? Mümkün değil… Zaten Demirel''in yeğeni Yahya Demirel, karıştığı iki olaydan dolayı cezaevine bile düşerken amcası müdahil olmadı…

Ahmet Necdet Sezer''den pek hazzetmezdim… Gerekçelerimde kendimce haklıydım… Son derece adaletsiz rektör atamaları, af yetkisini kullanırken kimi teröristleri bile salmaktan çekinmemesi, 28 Şubat''ın kötü uygulamalarına hamilik yapması vs…

Yine de bir hakkı teslim edelim… Bırakın isimlerini kaç çocuğu olduğunu bile bilmezdik… Oğlunun düğünü Çankaya Köşkü''nde yapılıp, elektrik masrafları dâhil ödendiğini duyunca öğrendik ismini… Ve iki kızının Eximbank''ta çalışırken, banka İstanbul''a taşındığı için işten ayrılmak zorunda kaldıklarını…

***

Gerçekten halk bu çocukların isimlerini bilmek mecburiyetinde mi? Değilse neden bu kadar gündemdeler ve neden rahatsızlık fark edilmiyor? Ya da gereği neden yapılmıyor?

Yazarın Diğer Yazıları