MOSSAD’ın Hakan Fidan operasyonu!
Önce Haziran ayı başında, İsrail basınında MİT Müsteşarı Hakan Fidan hakkında bir haber çıktı. Haber, Türk basınına, “Hakan Fidan, MOSSAD’ı korkuttu” gibi başlıklarla yansıtıldı.
İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz, İsrail savunma kuruluşlarının ve özellikle istihbarat örgütü MOSSAD’ın Dış İlişkiler bölümünün, Türk istihbarat örgütü MİT’in başına yapılan atamadan kaygı duyduğunu ileri sürüyordu.
Haberde, Fidan’ın, daha önceki görevlerinde, Türkiye’nin İran ile bağlarının güçlendirilmesinde merkezi rol oynadığı vurgulanıyordu.
Haaretz’e göre Fidan’ın atanmasına yönelik İsrail istihbarat ve güvenlik yetkililerinin kaygıları iki sonuç doğuracaktı: “Birincisi; iki ülke arasındaki istihbarat değişimi zarar görecektir. İkincisi; İsrail, kendisine düşman ülke veya örgütlerin eline geçebileceği kaygısıyla Türkiye’ye bilgi aktarımını sınırlandıracaktır.”
* * *
Birkaç gün önce de İsrail basını, İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak’ın “konuşmasının kaydedildiğinden habersiz”, şu ifadeleri kullandığını bildirdi:
“Türkiye dost bir ülke ve stratejik bir müttefik. Fakat son haftalarda İran destekçisi bir adam Türkiye MOSSAD’ının başına atandı. Onların elinde önemli miktarda sırrımız var. Son iki aydaki izlenimimiz, bu sırları İran’a açabilecekleri şeklinde. Bu da çok rahatsız edici.”
Bu arada İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres de “Arapların düşmanı İsrail değil İran’dır” diyerek, aynı hedefe yönelik bir başka psikolojik operasyon yapmaya çalıştı.
* * *
Görüldüğü gibi İsrail, Türkiye’yi de Arap dünyasını da İran konusunda yönlendirmeye çalışıyor. Şimon Peres ve Ehud Barak’ın sözleri planlanmış bir stratejinin ilk uygulamalarıdır.
Bir defa Peres de Barak da istihbaratçıdır. Ehud Barak, Genelkurmay Başkanlığı da yapmıştır. Dolayısıyla, MİT Müsteşarı ile ilgili konuşmasının kaydedildiğinden habersiz olması mümkün değildir. Aksine, daha önce beklenen yankıyı yaratmayan MİT Müsteşarı ile ilgili iddiayı bizzat tekrarlayıp, Türkiye’nin gündemine İran meselesini oturtmak istemektedir.
Yoksa İsrail’in, Hakan Fidan’dan rahatsız olması için hiçbir özel sebep yoktur. Aksine, İsrail kaynaklı bu haberler, Fidan’ı Türk kamuoyunda daha güçlü kılar. Öyle ya, şu anda Türk kamuoyu, çok yüksek oranda İsrail aleyhine dönmüş durumdadır. İsrail, Şenkal Atasagun, Emre Taner gibi çekirdekten yetişme istihbaratçılardan memnundu da 42 yaşındaki Hakan Fidan’dan mı rahatsız? O halde Hakan Fidan’ı el üstünde tutmak gerekir!
MOSSAD, MİT Müsteşarı aleyhinde yorum yapmanın, onu Türk kamuoyunda daha güçlü hale getireceğini bilmeyecek kadar tecrübesiz adamlar tarafından yönetilmiyor herhalde!
* * *
Kaldı ki BM’nin uluslararası soruşturma komisyonuna katılmayı kabul eden İsrail’in Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Dan Meridor, BM ile işbirliğine gitme kararının, Türkiye ile ilişkileri geliştirmesini beklediklerini söyledi.
Yani Türkiye’yi İran’ın aleyhine yönlendirmek için İsrail’in girmeyeceği kılık yoktur. Onlar için Türkiye tehdit değildir. Asıl tehdit olarak gördükleri ülke İran’dır. İran’ı çökertmek için de Türkiye engelini aşmaya çalışmaktadırlar. Bize göre İran’ın çökertilmesi, Türkiye’nin de çökertilmesi demektir. Ayrıca İran’a atılacak her bomba sonucunda ölecek olan iki kişiden biri Türk olacaktır! Bir milyon İranlı öldürülürse, beş yüz bini Türklerden gidecektir. Çünkü İran nüfusunun yarısı Türk’tür.