Milliyetçiler nasıl “uyum”lu hale getirildi?
Pakistan’da federal hükümet, Uluslararası Para Fonu ile anlaşma sağlanabilmek için 2023-2024 mali bütçesinde 755 milyon dolarlık ek vergi uygulamayı ve harcamaların 298,5 milyon dolar düşürülmesini kararlaştırdı.
Maliye Bakanı İshak Dar, Ulusal Meclis’te yaptığı açıklamada, IMF’nin Pakistan’a yönelik 1,17 milyar dolarlık krediyi serbest bırakması için bütçede bir dizi değişiklik yapıldığını açıkladı.
Pakistan, 2019'da IMF ile 39 ayda ödenmesi planlanan 6 milyar dolarlık kurtarma paketi için anlaşmıştı. Taraflar, geçen yıl yeniden masaya otururken IMF, toplam kredi miktarının 6 milyar dolardan 7 milyar dolara çıkarıldığını açıklamıştı.
Anlaşma kapsamında IMF, şartların sağlanması halinde Pakistan'a 1,17 milyar dolar tutarındaki krediyi serbest bırakacağını duyurmuştu. Kredinin serbest bırakılmasına ilişkin Şubat 2022'de tekrar başlayan görüşmelerde ilerleme kaydedilmemişti.
***
Bu görüşmeler bana, 57’nci hükümet dönemindeki “15 gün içinde 15 yasa” şeklindeki IMF dayatmasını hatırlattı. IMF, “15 gün içinde 15 yasa" dayatmasında bulunduğu zaman, ben TBMM Başkanı Ömer İzgi ile birlikte Kazakistan'daydım. Televizyonda TBMM Başkan Vekili Murat Sökmenoğlu'nun açıklamalarını hayretle dinlemiştim... Sökmenoğlu, “Gece gündüz çalışır, yasaları çıkarırız” diyordu... Bu yasalara göre Türkiye’de buğday ve pancar ekim alanları sınırlandırılıyordu. Şeker fabrikaları ise AKP döneminde kapatılacaktı.
57. hükümet döneminde başlatılan, ekonominin çökertilmesi ve bu sayede Türkiye'nin yasal alt yapısının değiştirilmesi uygulamaları, iktidarda milliyetçiler de bulunduğu için o dönemde sorgulanmadı. Ancak TBMM'de kabul edilen uluslararası tahkimin Türk hukuk sistemini yürürlükten kaldırması ilk işaret oldu. “Ecevit'in katılacağı Davos toplantısına yetişmesi gerek” diye, milletvekillerine onaylatılan geriye dönük tahkimin kabul edilmesi de şaşkınlığa yol açtı. Kredi dilimini serbest bırakmak için “15 gün içinde 15 yasa” diye bastıran IMF'nin esas olarak tarımda kendine yeterli bir ülke olan Türkiye'nin bu stratejik gücünü ortadan kaldırmak istediği göz ardı edildi. Amerikan şirketleri tarafından hazırlanıp Yabancı Sermaye Derneği üzerinden hükümete oradan da TBMM'ye getirilen Endüstri Bölgeleri Yasası, GAP bölgesindeki arazilerin de yabancılara satışını öngörüyordu... 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde uyum yasaları diye TBMM'ye getirilen azınlık vakıflarına gayrimenkul edinme hakkı, seçim gürültüsü arasında geçti.
Yabancı vakıflara, gerçek ve tüzel kişilere de Türkiye'de toprak satın alma hakkı getirildi.
AKP hükümeti de AB'nin dayattığı bütün yasaları TBMM'den geçirmeye girişti. Türk girişimcilere Avrupa’da her türlü zorluk çıkartılırken, "Yabancılara doğrudan yatırım hakkı" tanındı. Maden imtiyazı haritaları gözden geçirildiği zaman, bunların Amerikan ordusunun Tampa'daki üssünde duvarda asılı iken Türk generallerinin gördüğü Büyük Kürdistan haritası ve Karadeniz için planlanan Pontus haritası ile birebir örtüştüğü ortaya çıktı...
***
15 gün içinde 15 yasanın Meclis'ten uzun uzadıya tartışılmadan geçirilmesi için gündeme getirilen İç Tüzük değişikliği görüşmelerinde DYP Şanlıurfa milletvekili Fevzi Şıhanlıoğlu çıkan kavga sırasında kalp krizinden öldü... Başbakan Bülent Ecevit, "İstenen yasaları çıkaracağız, ancak 15 günde yetiştirmemiz mümkün değil. Ama bizde hiç fire olmayacak" diyordu... Mesut Yılmaz, "Yasaların hızla geçirilmesine özen gösterilecek" açıklamasında bulunuyor, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise, "İç Tüzük değişikliğini engellemek ihanettir" açıklamasında bulunuyordu! Bu değişiklik yasaların hızla çıkarılması içindi. Bugün bir kısmı Saadet Partisi çatısı altında toplanan Fazilet Partisi bile, "kapatılmasının önüne geçecek bir manevra olabileceği hesabıyla" Kemal Derviş'in telkin ettiği 15 yasanın çıkarılmasına destek vermişti!
Milliyetçileri temsil edenlerin desteğiyle teslimiyet yasaları geçti ve bütün yapılanlar, "uyum, istikrar, uzlaşma" sloganlarıyla izah edildi. Böylece milliyetçi kitlelerin de uyumlu hale gelmesi sağlandı!
Bugün de aynı durum devam ediyor...