MHP ve CHP’nin Güneydoğu çıkışı

MHP’nin Şanlıurfa’daki “Bin yıllık kardeşliği yaşa ve yaşat” mitingi, gecikmiş de olsa önemli bir başlangıçtır. Meseleye siyasi olarak değil, milli kaygılarla bakanlar, MHP’nin de Güneydoğu’da varlık göstermesini arzular. Esasen MHP, 12 Eylül öncesinde Güneydoğu’da ciddi tabanı olan bir parti haline gelmişti. 12 Eylül bütün siyasi gruplarla birlikte MHP’nin Güneydoğu’daki gücünü de yıktı. O zaman Apocular olarak bilinen PKK’ya ise dokunan olmadı. Milli Selamet-Refah geleneğinden gelen AKP’nin üst kadroları bu tahribatı hiç yaşamadığı gibi Güneydoğu’da meydana getirilen siyasi boşluğu, etnik istismar ile doldurdu.
Bahçeli’nin konuşması, bu istismarın etkilerini silme girişimidir. Devamı gelirse çok etkili olacağı kesindir.
***
Bahçeli, konuşmasında Şanlıurfa’yı Şanlıurfa yapan, Fransız işgaline karşı direniş günlerinden başladı:
“1919’lı yıllarda Urfalı’nın yumruğunu yiyenler şimdilerde yeni oyun peşindeler. İstiyorlar ki parçalanalım, dağılalım ve bir birimize küselim. Adı açılım olan tuzağa düşelim. Parçalanınca sorunlar nasıl çözülecek? Bu aramıza sokulmak istenen sinsi bir fitnedir. Buna kimse boyun eğmez. ‘Urfalı sindi, Mardinli boyun eğdi, Diyarbakırlılar boyun eğdi’ diyenlere karşı tıpkı işgalcilere karşı yaptığı gibi Urfalılar da önce sabreder sonra elinin tersi ile iter. Doğruluğu ayağa kalkar ve deriz ki ‘Biz biriz, beraberiz, Bayrağımız toprağımız, inancımız, Devletimiz ve Allahımız birdir’ diye haykırır.”
Bahçeli, “Vatan elden giderse bunun dönüşü yoktur” uyarısında bulunarak “Türkiye yol ayırımına gelmiştir. Başbakan Erdoğan’ın açılım tuzaklarına kimse düşmeyecektir. Büyük milletimiz ve birlik beraberlik içinde kenetlenecektir. MHP dağılma ve parçalanmaya izin vermeyecektir, göz yummayacaktır” dedi.
***
Bahçeli, 1919’daki mücadeleden bahsederken, hukuk, basın ve siyaset dünyasının önemli simalarından, Bağımsız Cumhuriyet Partisi Genel Başkanı Mümtaz Soysal da Anayasa değişikliği çalışmalarının, hükümetin gündemi değiştirmeye yönelik çabalarından olduğunu, toplumun Anayasa değişikliği konusuyla oyalandığını belirterek “Türkiye üzerine oyunlar oynanıyor, 1918 öncesinde olduğu gibi haince planlar var. Bu bir paranoya gibi görülebilir. ‘Mümtaz Soysal yaşlandı, aklını oynattı’ diyebilirler ama bu bir paranoya değil. Burada kaybedersek, bizi feci akıbetler bekliyor. Toplumun bütün kesimleri bir araya gelerek yargı bağımsızlığını sağlamalı” diye konuştu.
***
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Siirt’te “Bizi birbirimizinden ayırmak isteyenlerin tuzağına biz düşmedik, siz de düşmüyorsunuz, Türkiye’de o tuzağa düşmeyecektir. Hep beraberiz. Hepimiz bu milletin bir evladıyız. Eşit vatandaş olarak bir aradayız. Hepimizin bir kimliği var ama hepimiz bu Türkiye’nin bir vatandaşıyız. Büyük toplumun eşit parçalarıyız. Antalya’da senin, Eruh da senin. Bütün Türkiye’ye aynı tapu ile sahibiz. 72 milyon adet tapu var. Her birimizin cebinde aynı tapu var. Bu tapu da bütün Türkiye’nin sınırlarını kapsıyor. Ayrışmaktan kimseye hayır, yarar gelmez” diyerek özünde aynı mesajları verdi.
Demokrat Parti, Hak ve Eşitlik Partisi’nin tutumu da aynı. Görülüyor ki, AKP’nin Anayasa değişikliği ile yargıyı ele geçirerek Türkiye’yi bir etnik mezarlığa çevirme girişimine artık dur denilmektedir.

Yazarın Diğer Yazıları