Kriz Avrupa'yı bitirir mi?
Büyük Veba Salgını, Kara Ölüm ya da Kara Veba 1347 yılında Avrupa’ya bir fare ile gelmiş ve bütün ülkeleri etkileyip yüz binlerce insanın ölmesine neden olmuştu.
O dönem tıpkı Osmanlı’nın Lale Devri’ndeki gibi aşk ve şarap sarhoşluğu yaşayan Avrupa dışarıdan gelen bu felakete karşı korumasız kalmış ve tarihinin en büyük felaketini yaşamıştır.
Aradan geçen yıllardan sonra 1870 yılında da Avrupa yine sarhoş.
Almanya-Fransa savaşı başlıyor ve bütün dünyayı etkiliyor. Bu savaş 1. Dünya Savaşı’nı tetikliyor.
Avrupa ikinci kara dönemini yaşıyor.
Avrupa’da veba ve savaşlar dönemi biteli çok oldu.
Önce Avrupa Topluluğu oldular sonra AB oldular.
Birlikle birlikte lale devri bir kez daha başladı.
Avrupalı sarhoş. Burnundan kıl aldırmıyor.
Zurnanın son deliği Yunanistan ve hatta Kıbrıs Rum Kesimi bile AB üyesi olmanın verdiği hava ile Türkiye’ye kan kusturmaya çalışıyor.
Sonunda Allah Avrupa’ya öyle bir sopa gösterdi ki, bu sopa aynı zamanda AB’nin sonu olacak gibi.
Amerika’da başlayıp bütün dünyaya yayılan ekonomik krizin bugün 1347 yılındaki Kara Veba kadar korkutucu olduğu öne sürülüyor.
Bugün belki insanlar o dönemdeki gibi ölmüyor ama ölümden beter bir hayat yaşıyorlar.
Krizin bittiği tartışılırken AB’nin şımarık çocuğu Yunanistan patlıyor.
1 kazanıp, 20 harcayan Yunanistan peşinden bütün kıtayı da sürüklüyor.
Sırf Türk düşmanlığından dolayı Yunanistan’ın poposunun altına yumuşak minder koyup havalandıran AB ülkeleri şimdi öfke kusuyor.
Yunanistan batıyor! Peşinden İspanya, Portekiz ve İtalya’yı sürüklüyor.
Yunanistan’ı kurtarayım derken Almanya da yavaş yavaş kayıyor.
Almanya’da bankacılık sistemi uyarı vermeye başladı. Alman ekonomisi her geçen gün hatta her saat biraz daha yavaşlıyor, durma noktasına geldi.
İngiltere ve Almanya’dan Yunanistan’dan kurtulalım feryatları yükseliyor.
Oyun bozan Fransa Almanya’yı tehdit ediyor.
Yunanistan’ı kurtarmazsak euro’dan çekiliriz.
Avrupa’nın o altın gibi parası şimdi gümüş değerine düştü. Bir sonraki ederi bakır olacağı yolunda görüşler var.
Kısacası Avrupa büyük krizle boğuşuyor.
İşsizlik ve yaşam zorluğu geçmişte yaşanan lale devrinin faturası olarak gösteriliyor.
Böyle bir ortamda Türkiye ne yapmalı?
Çaresiz ve eli zayıf AB’ye girmek için ısrar etmeli mi?
Bence kesinlikle Türkiye gündeminden Avrupa’yı çıkartmalı.
Yüzünü Rusya’ya çevirmeli.
Vizelerin kalktığı bir dönemde dünyanın en büyük pazarı Rusya ile sözde değil özde bir stratejik ortaklık Türkiye’yi bölgede çok güçlü yapabilir.
Tüm bu noktada Türkiye’yi bekleyen en büyük tehlike ise arka bahçesini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalan Amerika.
Amerika, Türkiye’nin Rusya hamlesine halen bir yanıt vermedi.
Amerika’nın bu uzun sessiz bekleyişi pek de hayırlı görünmüyor.
Önümüzdeki günlerde Türkiye’de karanlık eller karanlık senaryolara imza atabilir.